ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
media markt
-
açılışinda yaşanan izdiham nedeni ile türk halkının görmemiş, aç, cahil, karaktersiz gibi hakaretlere uğramasına neden olmuş tükkan...
çok değil 3 gün önce berlin alexanderplatz'da açılan mediamarktta, dün yaşanan izdihamın kat be kat fazlası yaşanmış, mağaza resmen yerle bir olmuştur. amerikada iphone denen osuruktan alet için haftalar önceden kapı önlerinde yatmaya başlayan denyolar vardır. bu dünyanın her yerinde böyledir. promosyon varsa insanoğlu gider...
nedir bu aşağılık kompleksi, nedir bu her fırsatta kendi milletine bok atma hevesi anlamak mümkün değil.
sanki herkes kraliyet soyu, o açılışa giden vatandaş tü-kaka anasını satiim.
her fırsatta "türk olmaktan utandım" demek için abidik gubidik nedenler uydurmayın güzel kardeşim.. ne utangaç insanlarmışsınız lan...!
hezarfen ahmet çelebi
-
xvii.yüzyilda yasamis,1623-1640 yillari arasinda saltanat süren murat iv. zamaninda uçma tasarisini gerçeklestirmis ve genis bilgisinden ötürü halk arasinda “binfenli” anlamina gelan “hezarfen” lakabiyla anilmis türk havaciliginin babasi.
cevheri’nin basarisizlikla sonuçlanan deneyi üzerinde uzun süre düsünmüs ,özellikle hava akimlari ve kuslarin uçusunu inceleyerek kendi çalismalarini onun biraktigi yerden alip gelistirmistir.
tarihi uçustan önce kanatlarinin dayaniklilik derecesini saptamak üzere okmeydani’da deneyler yapmis ve bir sabah kiyilarda biriken istanbul halkinin gözleri önünde,galata kulesinden kendisini bosluga birakmis, rüzgardan faydalanarak yani uçarak bogazi asmis ve üsküdar semtinde dogancilar meydani'na inmistir.
sarayburnu’nda sinanpasa köskünde bu durumu seyreden ve deneyin basariyle sonuçlandigini gören murat iv.,ahmet çelebi’yle önce yakindan ilgilenip ,hatta evliya çelebi'ye göre “bir kese de altinla” sevindirdikten sonra,"bu adem pek havf edilecek bir ademdir, her ne murad ederse elinden gelür,böyle kimselerin bakaasi caiz degil" diyerek, bu derece bilgili ve becerikli bir adami cezayir’e sürgün etmistir.cezayir'de ölmüstür...
kaynak:http://www.tayyareci.com/hezarfen.htm
avrupa gelişirken osmanlı ne yapıyordu sorunsalı
-
cevabı birazda osmanlı hanedan/yönetim sisteminde saklı olan sorudur.
osmanlı dışardan cariye alması ve ülkede başka güçlü bir beylik, aile vs oluşmasına izin vermeyerek yani bir nevi soylu/aristokrat sınıfını engellemiş, olanı da kaderi parmağının ucunda, 2 dudağı arasında kişiler olarak dizyn etmiştir. bunu yararları elbette vardı ama zararları da vardır.
avrupadaki gelişme bu soylu kesimin kolonilerden gelen zenginlikle eğildiği konulardır. kimi bilim adamı, kimi kaşif, kimi sanatçı olmuş, kimide bunlara fon sağlamıştır.
ağzı süt kokan, çakma osmanlı torunu tarihçi özentisi fesli veletler 'cumhuriyetttt araba yapamadı' derken esas sorun burada bizim araba yapamamız değil, avrupada bunların 200 sene önce başlamış olması ve bunu yapanların ya soylu ya zengin tüccar ya da onların fonladığı kişiler olması ile alakalı. avrupada hala seceresi 300-400 sene önceye dayanan aileler ve onları nsoyluluk veya ticaretle kurdukları bir nevi hanedanları hala devam ediyor. geçmişte osmanlıda böyle 1 aile gösteremezsiniz.
osmanlı zaten 1800lerde savaş gemilerini ingiltere'ye sipariş ediyor, silahları fransa ve almanyadan alıyordu... yahu o çanakkaleyi geçilmez yapan krupp toplar bile alman malıydı . adamların şirketinin kuruluşu 1800. o yıllarda anadoluya çivi çakamıyordu osmanlı.
bir daha da gitmem denilen şehirler
-
benim konyaydi
selçuk universitesini kazandım neyse dedim 4 sene dayanayim
derken memleketimde iş bulamadım yine konyaya döndüm.
bide üstüne evlendim tamamen yerleşmek zorunda kaldım.
konya karadelik gibi içine girdinmi çıkamiyorsun
yetiş ya picasso yetiş ya dali
-
20. yüzyıl sanatının güçlüklerine dikkat çeken bir şarkıdır.
kübisti fauvistten ayırıyorlar
bu sizden bu bizden kayırıyorlar
guernica ne diyor anlamıyorlar
ortalık karıştı modern bozuldu
yetiş ya picasso yetiş ya dali
yolumuz düştü piet mondrian'a
tuvalde olan gelirmiş başa
can düşman olmuş ressam ressama
yetiş ya picasso yetiş ya dali
magritte'e duchamp'a saygı kalmamış
insanlık matisseden nasip almamış
galerisi var ama gözü doymamış
biçare kandinsky abstrakta uymuş
yetiş ya picasso yetiş ya dali
öyle bir dünya ki, pop-art avant-gardea
sürrealistin sırtından vuran vurana
aşkolsun gerçekten pollock bulana
insanlık yaralı postmodern sanatta
yetiş ya picasso, yetiş ya dali
green book
-
tartışmasız 10 yılın en iyi filmlerinden. birbirine zıt özelliklerde iki karakterin, olağandışı bir ortamda geliştirdiği dostluğu zekice ve yürek ısıtıcı bir biçimde sunuyor. mesajı çok çarpıcı. yönetmeninin ise salak ile avanakla aynı olması ilginç bir detay.
ethem sarısülük'ü öldüren polise verilen ceza
-
adaletin yerini bulmamasıdır
edit: entry debe'ye girmiş, haberim yok. o zaman sizi şöyle alayım: (bkz: çanakkale'de evi yanan çiftimize yardım ediyoruz)
tuğçe kazaz
-
nüfus cüzdanının din hanesinde ben bilmem beyim bilir yazıyormuş.
twitter'da taleplerini paylaşan öğretmen
-
12 adaları istemeyi unutmuş.
uzun öpüşmeden sonraki kısa öpücük
kaybolan meslekler
-
cumhurbaşkanlığı ve genelkurmay başkanlığı.