hesabın var mı? giriş yap

  • - abi eve hırsız girmiş.
    + laptoplar yanımızda mı?
    - evet.
    + o zaman değerli bir şeyimiz kalmadı içerde. kapıyı üstüne kilitleyin, açlıktan ölsün şerefsiz.

  • takdir ettim yine. aylık 1 milyon lira maaş aldığım bir işten ayrılacak olsam ben de ağlarım. ne ağlaması kendimi parçalarım. kendimi oraya zincirlerim. o yine metanetini korumuş.

  • sinemada da brecht epiği yapılabileceğini gösteren film. tiyatro oyunu gibi akar. anlatıcımız mahkemeye çıkarılmış olan feyzo'dur. anlatır anlatır... bütün bu anlatının arasında ekrandan sloganlar izleriz. "işçiler kardeş patron kalleş", "kahrolsun faşizm" gibi. sonunda da feyzo ağalık düzenini hakime şikayet eder. son bölümde "sen devletsin, sen bilirsin, sen söyle babam, suç kimde?" dediği anda, hakimin biz olduğumuzu, bir yargıya varmamız gerektiğini, bu yargı ışığında kendi hayatımızda bu tür sorunlar gördüğümüzde müdahale etmemiz gerektiğini anlarız. brecht mumla arasa kendi teoremini özetleyebilecek ancak bu kadar güzel bir film bulabilirdi.

    bu film 88'lere kadar yasaklıydı. o tarihlere kadar aynen şimdiki gibi kemal sunal'ın filmlerine ezber olan bizler, 88 senesinde (yanılmıyosam) bu filmin yasağının kaldırılmasıyla, yepyeni bir film gibi izlemiştik. ancak filmin yasağının kaldırılması benim hep canımı sıkmıştı. çünkü 80'lerden beri süren apolitikleştirme sürecinin tamamlandığını, artık tam anlamıyla apolitikleştiğimizi, bu filmin artık "zararsız" hale gelmesi suratlarımıza çarpmıştı. sonuç? filmin zamanında yasaklanmasına neden olan tüm bu göndermeleri ve laf sokmaları, dürtmeleri "gülerek" izlemiş, ağzımızın kenarından sızan "apolitik" salyaları silmiş, yaşantımıza aynen devam etmiştik. zararsızdık artık. ne güzeldi...

  • 2006’da bizimkileri de böyle dövmüşlerdi. arap, türk fark etmiyor yani kazaklar için. boş yere içinize su serpilmesin.

    edit: 2004 değil 2006’da olmuş. düzelten arkadaşlara teşekkürler.

  • dede ve baba mesleği kasaplık olduğu için bu konuya ucundan değinmek istedim.

    kuzu eti kokar mı?
    kısmen evet, kokabilir. hatta sırf kokuyor diye kuzu eti tüketmeyen ülkeler var.

    hangi kuzunun eti kokar?
    özellikle temmuz, ağustos aylarında kuzu eti hafif bir koku verir. bu koku başta karaman kuzusu olmak üzere büyük kuyruklu kuzularda yoğunken, kısa kuyruklu yayla kuzusunda yok denecek kadar azdır.

    bunun dışında ben kışın yedim kokuyordu derseniz bilin ki kuzu değil koyun eti yemişsinizdir.

    ayrıca demeden edemeyeceğim. kaliteli kuzu etine kekik başta olmak üzere asla baharat atılmaz. etin lezzetini kaçırmış olursunuz. tavsiyem mangalda kalem pirzola olarak tüketmeniz yönündedir.

    dipnot: kısa kuyruklu kuzuların yağı, et içerisine daha dengeli yayıldığı için çok daha lezzetlidir.

    edit: kendimi daha fazla yazmamak için zor tutuyorum.* kuzu eti tencere, tava eti değildir. kebap, pirzola etidir. lütfen mutfakta kuzu etinden yemek yapmaya kalkmayınız. ete yazık etmiş olursunuz.

  • istanbul ilçeleri esprilerine yeterince gülündüyse ve başıma bir iş gelmeyecekse 5 bin tl ile ciddi ciddi yurt dışı tatili yapabilir.

    öncelikle en temel gider uçak bileti. onu da pegasus'un senede 3-4 kez yaptığı 1 euro+vergiler kampanyası ile ucuz yollu hallediyoruz. örnek vermem gerekirse ekim ayı için tiflis gidiş dönüş uçak biletini 926 liraya aldık. ne kadarımız kaldı? 4k..

    ikinci en önemli gider vize işi. o işi de vizesiz ülkelere 0 lira ile girerek çözüyoruz. evet hala 4k paramız var..

    3 gece 4 günlük bir konaklama yapacağımızı varsayalım.

    bu dönemde vizesiz seçeneklerden tiflis dışında balkanlardan kotor ve budva'yı da ucuz yollu şahane bir yurt dışı tatili için önerebilirim. hem deniz tatili de yapabilirsiniz. çünkü balkanlara da aynı uçuş kampanyasını yaptı pegasus kralı.

    mesela kotor'da 1 gecelik şu şahane yerin 2 kişilik fiyatı 453 lira. türkiye'de yaz döneminde kişi başı 225 liraya nerede kalabilirsiniz? (ki kotor çoğu balkan ülkesine göre en pahalı yerlerden biri)
    burada 3 gece kaldığımızı düşünürsek kişi başı 675 lira da konaklamaya gitti.

    926+675= 1601 lira harcadık. kalan paramız 3400 lira. bu parayı da 4' bölerseniz kişi başı günlük 850 lira harcama hakkınız var. günlük 45 dolar civarı para yapar (bkz: 40 yapar)

    günlük 45 doları cidden azımsamayın. mesela dev gibi dilim pizzalar 1-2 dolar, marketlerden küçük atıştırmalıklar keza o seviyelerde. ben akşama kadar ucuza gezilebileceğini, neler yiyip içilebileceğini anlatırım da bunların anlatılmışı zaten blog'da var :)

    mesela lapland'da kuzey ışıklarını bu şekilde izledik. a101'den konserveleri çantaya doldurup kuzey kutbunda hayallerimizi gerçekleştirdik. keza balkan turunu da sabahları cornflakes yiyip akşamları aşırı lezzetli dilim pizzalarla geçiştirerek,( 1-2 gün de kendimizi tabii ki şımartarak) 6 ülke 12 şehir gezdik.

    ucuza yurt dışı gezmeyi herkes çok kafasında büyütüyor yok kur şöyle yok böyle diye.. türkiye'de 1 hafta yaz tatili yapma bütçesi olan hemen herkes vizesiz yurt dışı ülkelerinin birinde bu tatil parasını harcayabilir.

    ne diyorduk, yol açık yola çık..

  • bir sefer tecavüzden bir şey olmaz diyen bakan mı bu?

    hımm...

    ben bunu anlamıyorum işte bir sefer tecavüzden bir şey olmaz diyen bakan görevine devam edebiliyor ve oyları düşürmüyor ama kemal abinin cümlesi hemen akpnin oylarını arttırıyor.

    sizce de bu işte bir gerizekalılık yok mu?

  • “kadın da kendini bilecek. ‘benim çocuğum var’ diyor, arkasından da ‘beni taciz etti’ diyor. tutarsızlığa bak. söyleme o zaman!”

    ''benim de annem kadın.''

    ''ben nurgül’ün nesini taciz edeceğim? beyonce mi o? bilime aykırı, akla aykırı.''

    ***********************************************

    bence kendisinin de milyonlarca sperm arasından birinci gelmesi bilime ve akla aykırı.