ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
cumartesi gecesi evde oturanlar zirvesi
-
evde olacağım için katılamayacağım zirve.
küçük şehirlerde zaman nasıl geçiyor
-
sahibindene girin 2. el arabalara bakın. ben öyle yapardım
19 mayıs 2014 zeytinburnu'nda yer yarılması
-
açılın ben yol mühendisiyim.
fotoğraflardan görüldüğü kadarı ile alınan önlem korkunçtur.
şimdi yarık bu.
görünen o ki yüzeysel bir asfalt çatlağı değil. altyapı'daki oturmaların getirisi ile oluşmuş ve ileride olabilecek bir faciaya davet çıkarıcı şekilde.
bu yarığı bu şekilde geçici de olsa sorunun köküne inmeden, altyapı temellerini sağlamlaştırmadan ya da yol kenarına herhangi bir istinat duvarı desteği yapmadan yama yapmak tek kelime ile aymazlıktır, sorumsuzluktur.
ileride olacak herhangi bir ani çökme durumunda bu yarığa araba da düşer, insan da ölür.
sonra bir takım siyasiler çıkar, kaderinde varmış der, olay kapanır.
bakın size bu konuya benzer örnek bir fotoğraf
tekrar söylüyorum, bu çok önemli bir konu. yüzeysel bir yama ile geçiştirilemez.
ekleme : cumhuriyet gazetesinin haberinde şöyle bir fotoğraf var. sondaj aracına benziyor, herhalde zemin etütü yapıyorlar.
ayrıca; yine aynı gazetedeki diğer bir fotoğraf ta destek amacı ile yol kenarına istifsiz taş dolgu yapıldığı görülmekte.
umarım yolu trafiğe tam çözümlendirmeden açmazlar.
bahçeli'nin ülkeye ne faydası var merak ediyorum
-
tüm türkiye'nin merak ettiği o can alıcı soruyu sormuş ali babacan.
adapazarı'nda gece 1'de başlayan ucuz et kuyruğu
-
olum senelerdir sürekli et kuyruğu, meyve sebze kuyruğu oluyor. askıda ekmek diye bir şey çıktı ama bu dayılar ecevit dönemindeki kuyruğu bir türlü unutmuyor. bunları o kuyrukta s.kmiş olmasınlar.
bahadır baruter
-
bu güne kadar nedensizce hep antipatiyle yaklaştığım insan. ancak gezi olaylarıyla ilgili, dolmabahçe yakınlarından*.kendi facebook adresinden şöyle bir yazı paylaşmış;
insanın ağırına gidiyor lan! gencecik, tertemiz, taptaze çocukların üzerine gazı acımadan boca ediyorlar. iblisler!!!. zerre vicdanı olmayan bir faşist sürüsü, genç olana, güzel olana, aydınlık olana karşı biriktirdiği bütün ezikliğini vandalca, pervasızca, gaddarca kusuyor kusuyor kusuyor.... pırıl pırıl çocukların birbirine bir tutunuşu, bir dayanışması, gazın ızdırabına zerafetle bir katlanışı var içiniz parçalanır arkadaşlar. gaz gerçek bir kabus. onu tadan oraya değil evladını düşmanını salmaz. önce solunumunuz kavruluyor sonra böcekler gibi aşağılanmış hissediyorsunuz kendinizi. sinirinden ağlayanları görmelisiniz. boyunlar bükük gururlar kırık hüzünlü bir öfkeyle burkulmuş büyük acıyı görmelisiniz. sonra derinlerden bir çığlık: "oomuuzoomuuza".... böyle başlıyor direnişin şakıması... kıpırdanmaya başlıyor umut. geçti geçti diyorsunuz birkaç dakika birkaç sloganla... " faşiiizme kaarşı..." sonra annesini arayanlar... sevgilsine sarılanlar... arkadaşına yaslananlar... ve sonra tekrar başlıyor herşey. pat pat paaat pata pata pata ta ta ta!!!...oradan oraya koşturuyor ürkek kediler gibi ülkenin aydınlık geleceği... imdaaaaaaat diye haykırasınız geliyor, yediremiyorsunuz... lanet olsun ki katlana katlana büyüyorsunuz oracıkta, birkaç dakika içinde.... aaahhhhhh!!!
faşizme karşı ne yapılabilir arkadşlar? allah aşkına ne yapılabilir? birşey yapmak lazım, bişey... birşey...
bu halkı uyandıralım en azından ne olur... ne olur! ne olur!!
bu halkı uyutan, yalancı , sahtekar, işbirlikçi medyayı asla affetmeyelim! gözünü seveyim affetmeyelim bu aşağılık kelekçileri.
asla asla asla!!!!
tanım: gezi olaylarını gitmeyenler/gidemeenlere betimleyen çizer.
koyu bilal
-
evlenmek istemediği ancak ailesi tarafından evlendirilmeye zorlandığı hatunun "içkin, kumarın var mı?" sorusunu "içkisine kumar oynuyorum. tüm günahları tek potada eritiyorum." gibi harika bir şekilde cevaplamış geniş aile karakteridir.
sharon jones
-
orta yaşlarında şöhreti yakalayan amerikalı funk/soul şarkıcısı. sharon jones and the dap kings in vokali ve beyni. eskiden gardiyanlık yaparmış ny hapishanesinde...bence son dönemin en iyi funk/soul vokallerinden, oldschool....what have you done for me lately, 100 days 100 nights gibi muhteşem parçaları mevcut...
muhteşem yüzyıl
-
ağır akışı yüzünden bir türlü seyredemediğim dizilerdendir muhteşem yüzyıl. ama öyle ya da böyle bilgileniyorsunuz medyadan, internetten. acaba ilerki bölümlerde şehzade mustafa'nın öldürülmesinden sonra halkın doğan erkek çocuklarına şehzadeye olan sevgilerini belirtmek için "mustafa" ismini vermelerini gösterecek mi ? öyle ki o dönem istanbul'a gelen yabancı bir gezgin istanbul'daki her 4 erkeğin 3'ünün isminin mustafa olduğunu yazmıştır. hatta bu gelenek o kadar uzun yıllar sürmüş ki, 1881 yılında selanik'te doğan bir erkek çocuğa da bu isim verilir.
ve gün gelir bu çocuk kanuni'nin saltanatından mustafa'nın intikamını alır.
welcome to nani
-
nani'nin stadyumda yapılacak imza töreni için orada olan anadolu gfb'lilerin yaptıkları pankartta bulunan ve türk misafirperverliğini tam manasıyla yansıtan ingilizcede çığır açan cümle. hakikaten güldüm.
http://i.hizliresim.com/0zd2nb.jpg
hatta pink floyd'un aynı isimde çok güzel bir şarkısı da vardır.
welcome my son
welcome to nani