hesabın var mı? giriş yap

  • ulan hala anlamadınız mı ? termos pahalı değil, biz fakiriz. araba pahalı değil, biz fakiriz. rakı pahalı değil, biz fakiriz. kitaplar pahalı değil, biz fakiriz. yani şunu anla güzel kardeşim, biz türk halkı f a k i r i z.

    edit: tamam termos pahalı amk. kabul ediyorum, pahalı termos. mesaj atmayın yeter.

  • gönüllüler adası 7 adet turabi'den oluşuyor:

    turabi: turabi
    sahra: turabi'nin dişisi
    bozok: turabi'nin amerika görmüşü
    hilmicem: baby face turabi
    taner: sessiz turabi
    seda: acı vatan turabi
    begüm: atanamayan sahra

  • (bkz: al işte kırdın)

    soruları soran abla, kağıttan okuduğu soruların sırasını değiştirse, hababam’daki meşhur şaban-müfettiş sahnesi gerçek olabilirdi...

    ayrıca sorular belli; cevapları dinlemek için oraya bu robotumsu yerine bi teyp getirilse aynı işlevi yapardı.

  • meyveler en az 3'e ayrılır. en berbatları bu şekilde meyve suyu tesislerine verilir. biraz eli yüzü düzgün olanlar pazara, biblo gibi olanlar ise otellere vs dağıtılır. aynı şeyi salçada kullanılan domates için de söyleyebiliriz. bu tür tesislerde çalışanlar kolay kolay ürettikleri ürünleri tüketmezler.

    şahsımı hiç şaşırtmayan görüntülerdir.

    (bkz: şahsım)

    edit: bir de ihracat kısmı vardı doğru ya. en güzelleri yurtdışına.

  • geçen gün bir arkadaşım yazdığı bir raporu verip okusana nasıl olmuş dedi. bi baktım birleşik de'ler da'lar havada uçuşuyo. yanlışlıkla olsa 1 olur, ne bileyim 2 olur. hepsi birleşik, bir de bazılarını te/ta yapmış utanmadan. ingiliz dili ve edebiyatı okuyor üstüne üstlük. dedim; sevgilinin seni neden terk ettiği belli. baktım yüzü düştü; şaka lan şaka dedim, gönlünü aldım.
    ama şaka değildi.

  • berna küfrederken doğukan'ın yüzünü kapatması herşeyin özeti. sokak ağızlı birisi tv yarışmasında alenen küfrederken, beyefendi birisi onun adına utanıyor. reyting uğruna da acun kıvırdıkça kıvırıyor. ayıp yahu ayıp. reziller, kepazeler.

  • dicle üniversitesinde bu arkadaşlarla okumak zorunda kalan aklı başında kardeşlerime sabır diliyorum.

    ayrıca bi üniversite nasıl koskoca cem yılmaz'ı getirerek şöhretini daha da düşürür bunu görmüş olduk. enteresan gerçekten...

  • gerçekte, moda olduğu 1970'lerin sonundan yaklaşık bir asır kadar önce, sam lloyd adında birinin 15'li bilmecesinin bir nevi üç boyutlu versiyonudur. zira, söz konusu 15'li bilmecede amaç, 4x4 santimetrekarelik bir çerçeve içinde 1'den 15'e kadar numaralanmış, 15 tane birer santimetrekarelik yüzeyciği, tek bir boş kareden faydalanarak sıraya koymaktır. rubik'in kübünde ise, her bir yüzeyi ayrı renkte olan 7x5.7 santimetreküp hacmindeki bir küpçükler sistemi söz konusudur. burada her yüzey dış görünümleri küp olan 9 unsura ayrılmıştır. bu unsurlar yerleşmiş oldukları küpçükler düzleminde hareket edebilmektedirler. yüzeyler değişik yönlere çevrilerek, küpte 43 242 008 274 489 856 000 sayıda değişik renk patronu elde edilebilmekte ve bu bağlamda sistemsiz olarak çözülebilmesi neredeyse olanaksız olmaktadır.

    bu küpü çözmeye çalışırken, ilk önce öyle bir hamle uygulamalıyız ki, sadece bir küp istediğimiz şekilde yer değiştirmeli, diğerleri hamleler serisine başladığımız yerde kalmalı. hamleye başlarken hangi yüzey ortası küp bize , hangisi yukarı bakıyorsa , bütün hareketlerde o küp hep bize bakıyor olmalı ve her hareket 90 derece yönünde yapılmaya çalışılmalı, mesela bize bakan ve en soldaki yüzey 90 derece yukarı, bize bakan ve en sağdaki yüzey 90 derece aşağı, daha sonra bize bakan en üst sıra 90 derece sola , en alt yüzey 90 derece sağa, orta sıra 90 derece sağa doğru döndürülebilir. burada üst yüzde bir artı işareti oluşturulup, bu artı işaretindeki (renk grubu olarak) ikililerin düşey yüzleri, diğer düşey yüzlerdeki birlilerle aynı renk yapılmaya çalışılabilir. bunlar yapıldıktan sonra üçlüler kalan yerlere yerleştirilmeye çalışılarak üst yüz tek renk haline getirilebilir. yalnız burada, üst yüz tek renk olurken yan yüzlerdeki birer üst sıra da o yan yüzün birlisi ile aynı renk olmalıdır. burada iki olasılık söz konusudur, ya üst yüze üçlünün aynı renkli yüzü diktir, yada üst yüze paraleldir. eğer küp üst yüzeyde fakat kendi yerinden farklı bir yerde ise , yerine başka bir küp konularak yukardan yana veya tabana indirilir ve tekrar yukarıdaki hamleler yapılarak küp yerine konur. tıpkı ekvator gibi bir hat oluşturulmaya çalışılır. eğer bir ekvator oluşturulabilirse ortada altta bulunan kare yukarı gelecek şekilde çevirilmeye çalışılır. eğer bu noktaya gelinebilirse derhal alt yüzde bir artı işareti yapılmaya çalışılmalıdır, bu da yine ikililerin yerini değiştirerek yapılabilir. eğer her ikili olması lazım gelen yere getirildikten sonra dahi artı işareti oluşmamış ise bu durumda ikililer yerli yerinde olabilir ancak bu durumda, muhtemelen yatay düzlemde olması gereken yüzeylerden ya dört ya da iki tanesi düşey düzlemdedirler. bu hamleler sonucunda bir yüz ve ekvator tamamen yapılmış ve alt yüzde bir artı işareti meydana getirilebilmiş ise küp yine tepetaklak çevrilmelidir. bu öyle bir şekilde yapılmalıdır ki alt üçlüler diğer küplerin konumunu değiştirmeden çevrilmelidir. bu aşamadan sonra da köşe küp olduğu yerde çevrilir.