hesabın var mı? giriş yap

  • protonların bir nötron yıldızından 10 kat daha fazla basınç içerdiği tespit eden yeni bir araştırmanın sonucunda ortaya konmuştur. şimdi biraz ayrıntılara inelim.

    protonların nasıl bir işlev gördüklerini belirlemek için uzun yıllardır çalışmakta olan bilim adamları, bir protonun iç basıncını sonunda ölçmeyi başardılar. araştırmacılar ilk defa her atomun çekirdeğinde bulunan bir atom altı parçacığı olan protonun içindeki basıncı hesapladılar ve bir protonun merkezindeki basıncın, dünya'nın atmosferik basıncının trilyon çarpı trilyon katı olduğunu belirlediler. bu hesaplama, söz konusu basıncın yoğun ve ölü bir yıldız olan bir nötron yıldızının iç basıncının yaklaşık 10 katı basınca eş değer olduğunu ortaya koydu. araştırmanın bulguları, 16 mayıs'ta nature dergisinde yayınlandı.

    çalışmanın yazarlarından biri olan fizikçi volker burkert, bunun şimdiye kadar görülen en yüksek basınç olduğunu belirtti. protonun merkezinden dışarı doğru aşırı yoğun bir basıncın olduğu ve ayrıca, protonun çevresinden gelen ve içe doğru olan karşıt basınç olduğu da belirtildi.

    protonun merkezine yakın yerde ortalama en yüksek basıncın 10 üzeri 35 pascal olduğu belirlendi ki bu basınç, evrendeki en yoğun nesnelerden biri olan nötron yıldızları için hesaplanan değerin çok üzerinde. yani nötron yıldızların evrende bilinen en yoğun nesnelerden biri olduğunu söyleyen burkert, bunun ondan daha büyük bir değere sahip olduğunu vurgulamış oldu.

    bilim adamları yıllardır protonun içindeki basıncı hesaplamayı denemişler; ancak bunu başaramamışlardı. bu araştırmacılar ise farklı bir yöntem izlediler. fazla sayıda proton içeren hidrojendeki elektronları ateşlediler. daha sonra protonun içindeki kuarkların etkileşimlerini kaydettiler.

    araştırmacılar, bulguların bilim insanlarının protonların çalışma şekli hakkında yeni bilgiler edinmelerine yardımcı olacağını umuyorlar. yapılan çalışma, kuvvetlerin protonun içinde nasıl dağıldıklarını açıklamanın yanında; çalışmanın bulguları, bilim insanlarının gelecekte nükleer ve parçacık fiziğine olan bakış açılarını etkileyebilir.

    kaynak: http://www.techtimes.com/…r-than-a-neutron-star.htm

    orijinal çalışma: https://www.nature.com/articles/s41586-018-0060-z

    edit1: fizikçi değilim, sadece meraklıyım. bu tarz konulardaki her türlü katkıya açığım.

    edit2: orijinal çalışmadan bir cümle: “the average peak pressure near the centre is about 10^35 pascals, which exceeds the pressure estimated for the most densely packed known objects in the universe, neutron stars”

  • "hamsi bu sıralar çok trend" diyen bir insan. mevsimi geldi filan diyoruz biz ona halk arasında allahım yarebbim.

  • umarsızca sözcüğünün olur olmaz yerde ve sıklıkla kullanılması bunların başlıcalarındandır.

    diğerleri ise kısaca:

    *marifetmiş gibi oksimoron ifadelere abanmak (zifiri aydınlık, kalabalık yalnızlık, sessiz çığlık vs.)

    *sonsuza kadar uzayıp giden zincirleme şiir tamlamaları (sonbahar hüznüne tutsak umarsız bir kelebeğin kanadında çarpan yüreğimin vs. vs.)

    *hep ayrılık teması içermesi (sen gittin ya, şimdi sen yoksun ya.. diye başlayıp depresifliğin dibini bulmak)

    böyle gider.

  • kedi çizimleriyle tanınan ingiliz sanatçı.

    şizofreni hastası olduğu iddia edilmektedir. 1924'te kız kardeşleri artık onun değişken, bazen şiddet içeren davranışlarıyla başa çıkamayınca hastaneye yatırılmıştır fakat hastalığının 1924'te başlamadığı, uzun yıllar hafif bir biçimde var olduğu, kız kardeşi caroline'ın ölümüne yanıt olarak şiddetli bir forma dönüştüğü düşünülmektedir. şizofrenisinin sanatı üzerinde muhtemelen az etkisi oldu. hastalığın akut atakları sırasında hiç resim yapmamış veya yapamamıştır, ancak daha stabil hale geldiğinde resim yapma eğiliminde olmuştur. hastanede bir süre sonra hastalık tekrar hafif bir forma büründü ve sanat çalışmalarına kaldığı yerden devam etti. 1936'da serebrovasküler olay geçirdi ve bunun sonucunda ölüm yılı olan 1939'da muhtemelen vasküler demansın birçok özelliğini gösteriyordu.

    psikiyatrlar, louis wain'in bazı resimlerinin şizofrenisinin ilerlemesinin görsel bir temsilini ortaya koyduğunu düşündü. fakat bu çizimlerden herhangi birinin gerçekte ne zaman yapıldığına dair hiçbir kanıt olmaması nedeniyle bu fikir eleştiriye açıktır. bununla birlikte şimdi koyuldukları sıra tamamen yapaydır. görünüşe göre dr. maclay, wain öldükten sonra bu resimlerin bir kısmını veya tamamını camden hill'deki küçük bir dükkanda bulmuş ve daha sonra onları klinik bir ilerleme sırası olarak değerlendirdiği şekilde düzenlemiştir. şimdiki ortak kanı, resimlerin louis wain'in farklı zamanlarda yaptığı çalışmaların örneklerinden fazlası olmadığı yönünde. bu yüzden wain’in eserleri ile hastalığının farklı aşamaları arasındaki bağlantı yalnızca spekülasyonlardan ibarettir. tıpkı hastalığının kedi dışkısıyla atılan bir parazit olan toxoplasma gondii tarafından tetiklenmiş olabileceği gibi.

  • deniz seki'nin şarkısı olmasına rağmen deniz seki'nin klibinde yer al(a)madığı şarkıdır...

    klibin linki, izlemek isteyenler için -----> [https://www.youtube.com/watch?v=xuphmyvgnhw https://www.youtube.com/watch?v=xuphmyvgnhw]

    neden ayrı başlık açmak gerektiğine gelirsek eğer şöyle ki; klipte armağan çağlayan, berkay, demet akalın, deniz akkaya, emel müftüoğlu, gülben ergen, hakan altun, ışın karaca, iskender paydaş, linet, nihat odabaşı, nilgün belgün, oktay kaynarca, onur baştürk, ömür gedik, pınar altuğ, reyhan karaca, saba tümer, serdar seki, yonca evcimik rol alıyor... hepsi siyahlar giymiş şekilde ayrı ayrı görüntülerde şarkıyı söylüyorlar ve bunlardan bir kolaj yapılmış görünüyor...

    deniz seki'ye destek vermek amacıyla böyle bir çalışma yapıldığı söyleniyor... fakat neye destek veriliyor bilemedim... uyuşturucu ticareti yaptığı tescil edilmiş, kendisi tarafından itiraf edilmiş ve şu anda uyuşturucu temin etmek ve kullanımına yer sağlamak suçlarından cezasını çekmekte olan bir kişiye nasıl bir destektir anlayamadım... bu destek meşru mudur? eğer meşru ise uyuşturucu kullanımı veya satışı nedeniyle cezaevinde olan diğer suçluların durumu nedir? onlara kim destek verecektir? tam karşıt noktaya denk gelirsek bayhan için kim, ne destek vermiştir???

    suç sabit, ceza sabit...
    tck 188/3 “uyuşturucu ve uyarıcı maddeleri satan, satışa arz eden, başkalarına verenler 5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.” aynı maddenin 4. fıkrasındaysa söz konusu uyuşturucu madde eroin, kokain veya morfinse cezanın yarı oranında artırılacağı düzenlenmiştir...

    ama klibin sonunda yazanlar dehşete düşürücü...
    "şarkılarını özgürce söyleyebildiğin günlerde buluşmak dileğiyle... "

    sanırsınız ki deniz seki cezaevine şarkı söylediği için girdi... kitap yazdığı için girdi... şiir okuduğu için girdi...
    hayır tam tersine uyuşturucu denen bela nedeniyle girdi ve bu günümüz yasalarına göre suç...

    o zaman ben de rahmetli özgecan aslan'ın katilleri için de klip çekeyim.... sonuna da yazayım...
    "minibüsünü özgürce sürebildiğin günlerde buluşmak dileğiyle..." olabilir mi sizce??? yok böyle birşey...

    umarım klibe destekte bulunan ünlüler(!) neye destek olduklarının farkında değillerdir... en azından bir ajans veya müzik yapım şirketi tarafından bu klipte yer almaları için zorlanmışlardır... yoksa hiçbirinin bu noktadan sonra benim gözümde beş kuruş değeri yoktur... ha önceden var mıydı orası da ayrı konu...

    p.s... iskender paydaş var lan... yapma be iskender abi...

    edit: klibin operasyon açısından destek olmak için çekildiği söylenmiş, lakin klipte bu konuya hiçbir gönderme yapılmaması ile beraber üstelik de klibin sonunda "şarkılarını özgürce söyleyebildiğin günlerde buluşmak dileğiyle... " yazması ile neye destek verdiği açıkça görülmektedir...

    edit2: özgecan aslan örneği günümüze oldukça yakın, herkes tarafından bilinen ve tüm toplumun duyarlı olduğu bir konu olması nedeniyle verilmiştir... kıyaslanması için değil, ikisinin de "suç" olduğunun göz önünde bulundurulması gerekir... suç kavramının hiçbir zaman destek ile beraber aynı paydada bulunmaması gerektiğine dikkat çekilmek istenmektedir...

    edit3: uyuşturucu ile cinayeti kıyaslayan ve uyuşturucunun legalitesini savunan yazarlar olduğunu da göstermiştir... kendileri bir kere bile uyuşturucu krizine giren ve bu nedenle ölen hastalar görmemiş demek ki... uyuşturucuyu da köşedeki bakkalda satılan ciklet zannediyorlar herhalde... yazık...

  • asil dehsete dusuren kendi aralarinda gulup eglenmeleri. bir manyagin başının altindan cikan birsey olsa ruh hastasi deyip gecersin. fakat oradaki grup bunu normallestirmis. el kadar bebek olmasina ragmen. simdi cocugunuzun bunlarla ayni otobuse binip ayni markete girdigini, ayni asansorde tek basina kaldigini dusunun. aklima tek birsey geliyor. hepsini tek tek yok etmek. başka cikar yolu yok cunku. kanunlarimiz bizi korumuyor artik.

  • kedilerle ilgili güzel bir dedikleri hatırlanmaya değer.

    "etrafta birkaç tane kedi olması iyidir" der.sonra şöyle devam eder;
    " kendini kötü hissediyorsan, kedilere bakman yeter, kendini daha iyi hissetmeye başlarsın, çünkü kediler her şeyin olması gerektiği gibi olduğunu bilirler.
    bunda heyecanlanacak bir şey yok. bilirler işte. hayat kurtarırlar.
    ne kadar çok kedin varsa, o kadar uzun yaşarsın. yüz kediniz varsa, on kediniz olduğu duruma göre on kat daha uzun yaşarsınız.
    bir gün bunu keşfedecekler ve insanların binlerce kedisi olacak ve sonsuza dek yaşayacaklar.