ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
nevşin mengü'ye bir kere ver kurtul diyen adam
-
ismi (bkz: kerep) ve bir akp ve reis sevdalısı.
yediği nane şu: https://i.hizliresim.com/2e3pdd.jpg , https://i.hizliresim.com/lozj5a.jpg
izmirlilerin lokma dağıtmayı bir şey zannetmesi
-
lokma cenaze sebebiyle dağıtılır. senin şekerin yükselsin diye değil.
neredeyse sokakta dağıtılan bütün lokmacıların önünde bilmem kimin ruhuna fatiha diye yazar.
beyninde lokma olsa yine de bu kadar saçmalamazdın kerata!
rte'nin arap turiste i love you demesi
ido tatlıses
alparslan türkeş'in cezayirlilere silah göndermesi
-
araplar cezayir örneği gibi bir sömürgeye karşı mücadele verseler suriye'ye silah gönderilmesi ile bir tutabilecegim hadisedir efenim.
ama araplar yıllardır bagımsız olan devletlerini sömürgeleştirmek ve kendi halklarını din ve mezhep ugruna katletmek ugruna silah alıyorlar. ve biz de buna bu başlıgın ilk entrysinde söylendigi gibi ortak oluyoruz.
bunu suriye meselesi ile bir tutmak biraz da silah gönderilmesini kabul etmek olmuş oluyor.
silahların kime gittigi ve kimleri katlettiği de belli zaten. türkmenlerin silahı olsaydı durumları böyle mi olurdu acep?
kibariye'nin 1995'te verdiği frikik
-
(bkz: caps vermediğin iyi oldu)
snickers 1 tl iken tadelle'nin 1.75 tl olması
-
böyle bir kıyası kompleksli ve çirkin buluyorum. yabancı çikolata her zaman daha iyidir istediği kadar pahalı olabilir ama yerli çikolata sen kimsin de fiyat koyuyorsun demek gibi.
kaldı ki tadelle her şeyiyle orijinal bir lezzettir. kalitelidir ve aynı tadı başka yerde bulamazsınız. hani alman ürünü olmuş olsa burada nutella gibi fanları olurdu.
hokkabaz replikleri
-
-baba manyak mısın ya giden arabadan atlanır mı hiç?
-öyle güzel oluyor ki..
uyutmayan sivriyi öldürdükten sonra zafer çığlığı
-
yazık değil mi o hayvana ? hayvanı katletmişsin, sonrada gelip utanmadan başlık açmışsın, birde bunu başarı telakki ediyorsun. gibi şeyler söyleyeceğimi sanıyorsan yanılıyorsun.iyi olmuş öldürdüğün.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
" sadece annemlerin tanıdığı bir elalem var: sorumluluk sahibi, başarılı, becerikli. kimdir bunlar, nerede yaşarlar anlamadım gitti. "
çocukken babanın işyerine gitmek
-
çok büyük bir olaydı bu...
babam sirkeci'de bir atölyede çalışıyordu. annem kardeşimle beni alır, trene binerdik, tren cankurtaranla sirkeci arasından geçerken kız kulesini görmeye çalışırdım her defasında. sirkeci desen ana baba günü. kaybolacağım diye ödüm kopar annemin elini sıkıca tutardım. mısır çarşına uğrar, kuşlara yem atardık. babam bizi çakmakçılar yokuşunda karşılardı. atölyede çorap yapıyorlar. her yer kutular, ayak şablonları, çorap ütüleri, kumaşlarla kaplı. kendine has bir kokusu var hanın. çay içilen markalara bayılır, bir tanesini mutlaka cebime atıp eve getirirdim. mavi ya da kırmızı fark etmezdi. bizde iş yapacağız diye tuttururduk, çorapları kopçalama ya da kutuları sayma gibi görevler verirlerdi başlarından savmak için. sonra öğlen oldu mu, şimdilerde asla aynı tadı bulamadığım dönerlerimizi yerdik. uykumuz gelirdi bir vakit sonra. yere karton kutular serip üzerlerine örtücek yumuşak yastıklardan bulurdu hep babam. o makine seslerinin arasında uyumanın verdiği huzuru unutamam.uyandığımızda da atölyedeki ablalar bez bebek yapmış olurlardı bize.içi kırpık dolu renkli küçük bebekler, eve gidince düğmelerden göz ve yünden saç yapardı annem...
güzeldi,çok güzeldi