206 entry daha
  • leşlikten kırılan kamp alanına, adamı kilyosa indiren alkol fiyatlarına, tamamen organizasyon faciası olan queensr che ve anathema konserlerine, sabah 8de hamam olup 3 saatten fazla uykuya izin vermeyen çadırlarımıza rağmen çooook eğlendiğim bir festivaldi...

    ara sıra lise festivallerine, veyahut bronx ayarındaki barlara giden her istanbullunun bildiği suitcase ve direc-t her zamanki gibilerdi... aynı şarkıları, aynı performans. ama izmir, ankara vs. 'den gelenler tarafından beğenildiler sanırsam.

    çilekeş epey başarılıydı, ankaralı (eh haliyle efendi ve mütevazi) bir grup imiş, pek bir beğendik. fairuz derin bulutun, ve psychedeli müziğinin hastası oldum şahsen, saklambaç oynayan kaleye mum diksin müziği tüm gün beynimde yankılandı. sahne performansları fevkalbeşer, ve kendileri ziyadesiyle manyaklardı. gördüğüm kaderiyla 1-2. sahnede cumartesi çıkanlardan en fazla alkışı da onlar topladılar.

    teomandan uzak durup queensr che'a önlerden yer bulmak için 40 dakika erken (11:20 gibi) gitmemiz bacaklarımızda varis oluşum sürecini epey hızlandırdı... 1 saat 45 dakika geç çıkan queensr che'ı beklerkene hundred reasons'a istemsizce saydırırdım içimden; ve konser kalabalığının epey bir kısmının dağıldığını izledim. organizasyonun en fazla sıçtığı konserdi yüksek ihtimal, sahnede tek bir kişi bateri köyünü kurdu, soundcheckle ilgilendi, takdir topladı. lakin queensr che'ın performansı benim gibi yorgunluktan bayılma aşamasına gelenleri kendine getirdi. en sonda kaptığım pena da mutlu eyledi, unutturdu rockistanbula saydırdığım saatleri.

    pazar gününden ceza, aylin aslım, mor ve ötesi, ve gripin sorunsuz konserlerdi. yeni yeni dinlediğim gruplardan izmirden gelmiş disenchanti takdir ettim epeycene. bulutsuzluk özleminin teknik aksaklıklardan ötürü çıkmaması azıcık deli etse de anathema rezaletine kadar çok problemli bir gün değildi... zira koskoca anathema genelde yarı/yeni profosyonel gruplara tahsis edilen 1/2. sahnede, cozur cozur cozurdayan bir ses sistemiyle, ve 35 dakika gecikmeyle çıktı. gördüğüm en gudik seyirci kitlesi içinde dinlemek zorunda kaldığımız yetmiyormuş gibi 20. dakikalarından sonra 3. sahneden gelen faithless sesleri de eblek etti bünyemizi. buna rağmen empty, angelica, judgement ve özellikle de confortably numb ile orgazmik tadlar yaşattı bana.

    son gün ise oldukça müzikten uzak geçti benim için, ve bu tip festivallerin neden 3 günden fazla uzun tutulmamaya çalışıldıklarını anlamama sebep oldu. müslüm gürses üretilen tüm efsaneleri yalanladı ve hiçbir sürpriz yapmadı. evergrey şahsımı oldukça baysa da anladığım kadarıyla başarılardı. 3 günlük uykusuzluğa isyan edip powersave moduna geçen vücudum nedeniyle pentagramı kaçırdım, eh pek de hayıflanamadım ama.

    müzik dışında da oldukça sikko tarafları vardı festivalin... adidas animatörü pek bir kafa sitti, yemek ve içecek fiyatları gerçek anlamda oeehh dedirtti, dolayısıyla festival alanına alkol sokmak için binbir şebeklik yapıldı. bu aşamada birbirini tanımayan birsürü insan rockistanbul rezaletine karşı yardımlaşarak komik ama hoş bir portre çizdiler, iyi bile oldu bir yerde.

    güvenlik epeycene yordu; her geçişte yapılan, ama oldukça üstünkörü olan çanta ve cep kontrolleri çok sıktı. genelde içeri isteyen istediğini soktu (ki buna insan da dahil), yordamına uygun yapılmayan kontroller de sadece emek ve zaman kaybı oldu.

    pazartesi akşamı gelen fırtına, yağmurluksuzları sudan çıkmış balığa çevirirken salı sabahı da otobüs rezaleti mahvetti bünyemizi; yukardan pis pis sırıtan güneş yaktı kavurdu her yanımızı saatler boyunca.

    sonuç olarak organizasyon ne kadar eblehse, festival ortamı da o kadar fevkalşeker idi şahsi kanaatime göre. tüm festival boyunca toplam 10 saat kadar uyuyabilip günde 1 öğün yiyebilsem de ağzım kulaklarımda gezdim çoğunlukla, buna da katkısı olanı öpüyorum bolcana.

    (bkz: bu da böyle bir anımdır)
38 entry daha
hesabın var mı? giriş yap