7 entry daha
  • 98 senesinin yazı. havalar 40 derece, hissedilen 400 kelvin. ikarus'un içinde 100 kişi varız. ergen ben tutacaktan tutunmuş tutunabilenleri oynuyoruz diğer 80 kişiyle.
    boyum yeni atmaya başlamış, yanımdaki normal ebatlarda amcanın omzuna filan anca geliyorum. (bkz: bir ölçü birimi olarak amca)

    her şey orta karar giderken, sirke ile ayak ve apış arası ortası bir koku ile nefes almaya çalışırken 90lı yılların sonunda bir otobüsteki o anı paylaşan insanlar olarak, yanımdaki amca tutacaktaki elini bırakıp benden yana olan eliyle hayata tutunmaya karar veriyor. işte o kısa anda görebildiğim ve hatırladığım tek şey nemli, parlak ve traşlı bir koltuk altı.
    milisaniyeler süren bu görüntüden sonra gözüme bir perde iniyor. tekrar görebilmek için gözlerimi iyice belertmiş diğer yana bakarak hızlı hızlı kırpıştırıyorum, derin derin nefes alıyorum ama oksijen değil resmen bütirik asit soluyorum, ölüyorum haberi yok kimsenin. kısa süre sonra görüntü yerine geliyor ama o an belleğimden hiç silinmemek üzere kazınıyor hafızama.

    işte o amca şimdi benim çocuğuma hamile... hopp bu başka hikaye pardon.*
1104 entry daha
hesabın var mı? giriş yap