• '' ve ben kayboldum... sana karışan bir akşamüzeri...''
  • "garip şeydi avunmak yeryüzünde
    ikindilerin
    toprağını bitirdim." köpükler, adam yayınları 1996
  • dönemin en kaliteli şairlerindendir. her şiiri bir yitim tapınağı bir ölüm ağıdıdır sanki.
    ve ayrıca tüm kitapları ile birlikte hiç yayımlanmamış şiirlerini barındıran gizli adındaki kitabı bu ay çıkmıştır.
  • kitap-lık dergisinin 113. sayısında
    "sen elimi tutunca" başlıklı şiiri yayınlanan şair.

    şöyledir:
    sen elimi tutunca

    sen elimi tutunca kalbi karışıyor içimdeki adamın
    sen elimi tutunca iki küçük asker
    cennette kapıları çalıp çalıp kaçıyorlar
    sen elimi tutunca leylekler uyumuş
    burunları nemlenmiş, maskeli süvariler damlarda
    açmışlar rakıları, atları peynir kesiyor
    sen elimi tutunca çinli bir şairin yamağı
    dizeleri mutfakta bırakıp orman yoluna çıkıyor
    kirazlar açmışlar çiçekleri, ilkyazmış
    sonunda sen varmışsın yaralı ülkemizin
    sen elimi tutunca sonunda
    dediklerini anlıyorum denizin
    sen elimi tutunca bana geldim de
    sen olmasan ben kimsesizim

    sen elimi tutunca aklı dolaşıyor içimdeki adamın
    iki küçük asker cennette kurşunkalemle mektup yazıyor
    sen elimi tutunca mahallenin kızlarına
    görülmemiş mektuplar getiriyor postacı
    postacının şapkasında kar var karın kalbinde gökyüzü
    çinden biri gelmiş, turşucular şiire başlıyor
    sen elimi tutunca sonunda
    kadrosu tamamlandı meyhanemizin
    mesut cemil bey, vaftizci yahya
    elini öpüyor hanfendimizin
    todori'nin köpeği filozof necla
    diyor ki neyim eksik benim bir turşucudan

    sen elimi tutunca aşiyan tepeleri boydan boya erguvan
    sen elimi tutunca iki küçük asker
    cennettten kesip kesip atıyor tepeme şiirleri
    sen elimi tutunca ben hülyalı bir muaviniyim
    hong-kong'da bir minibüsün
    sen elimi tutunca bütün sureler aklıma geliyor
    ezberlettiği lise müdürümüzün
    sensiz sarsak sepelek bir tavuskuşuyum
    bilgisizim, yorgunum, çaresizim

    ben yalnız bir şairim sen elimi tutunca
    sadece bir şairim sen elimi tutunca
    yanımda çinli sadık bir yamak
    erguvanlardan... erguvanlara...
  • unutulmuş çocukluk eskizleri kitabından.

    "poetika

    geceleri gözlerimi görünce ayakucuma büzülüyor ejderham
    sessizışıkta nar taneleri kusuyor
    bıraksam yaralarımla ovsan beni uyusak
    bir balıkçı köyü ağlarken arkamızdan
    karkuyularıyım, çocukluk ülkesinin elçisi
    konuşsam susuyor soytarılar ve cariyeler sessizleşiyor saray
    bosna ve kalbim, şırnak ve kırbaç
    artık kimseden bir bok beklediğim yok
    bir likör kadehinde bunları sakla
    1994"
  • 'onlar aşklardan gelip hayallere gittiler
    sen bir hayalden gelip onları yazacaksın'
  • köpükler kitabından, gül şiiri şöyledir:

    "hece hece öğrendi dalgalardaki dili akşamın eşsiz kalbi
    güleç yunuslar geçti...götürdüler eski bir yosun panayırına
    ablaların bir yaz diye bağlandığı o
    eksiklikleri
    sen beni düşlerimin yanında buldun
    bu bir gül sana...arkadaş oldum
    sessizlik adında bir çocukla

    o çocuk sazanların yuvalarında
    sevdiği kızın
    gülüşünü izlerdi
    gurbet
    anlattı bunu kırlara uyanınca
    küçük yağmur ormanda kaybolmuştu, bir dilenci
    kuş dansları öğretti o ağlayınca

    ölü bir cüceyi bile boyadı bahar

    seni sevdim sokaklar aklımı çeldi
    balıkkız kekemeydi sevmek tenini buldu sen elimi tutunca

    bu bir gül sana pelin

    sokak çocuklarının uykuları renginde
    yağmurun bittiği yerde usulca

    mart 95 "
  • kitap-lık dergisi 2018 ocak-şubat sayısında yer alan "yüzün" şiirini oldukça beğendiğim şair.
  • adana'yı kimse onun kadar büyülü ve gerçekçi anlatmamıştır herhalde.

    "...herkese bozuktu, bizden başka
    gün batar, şişleri toplar, rakısını açardı
    konumuz yunan felsefesi!sandalyaye çıkardı
    siz bunlara gülen küçük beyler,
    varoluşunuzu gerçekleştirebildiniz mi?

    dayıoğlu öldüğünde işemeye giderken
    düşüp damdan bir yaz gecesi
    kasabın duvarına yağlı boyayla yazdı
    adanalılar, evlerin tepelerinde uyunmaz beyinsizler!
    bayram gezmelerine gitmeye utanırdı müzeyyen teyze
    açtığı konu hep seks özgürlüğü
    küçükbey, bunların hepsi iki yüzlü..."

    "...yakın arap köylerinden mahzun çocuklar
    dostumuzdu, jilet fırlatmayı öğrendik,
    ve dar bir kapıdan girdik içine, fosforlu iç çamaşırlı yaşlı teyzeler
    alay eden adamlar, hayvan kafesleriyle, ilk yaramız adane genelevi'ne
    ...ağlama dostum... hadi ağlama..."
  • şairin unutulmuş çocukluk eskizleri, köpükler, sanşo panza'nın ölümü, go dersleri, yalnızca müzik için, turuncu ve gizli adlı kitaplarındaki şiirlerden seçtiğim 36 şiirine ses verdiğim şiir albümüne bu link üzerinden ulaşılabilir..
hesabın var mı? giriş yap