• aşırı duygusal/dramatik kişilik bozukluğu olan.
    (bkz: histriyonik kişilik bozukluğu)
  • histiryonik kisilik bozukluguyla alakali olmayip histerik kisilik bozuklugu denilen bambaska bir kisilik ozelligi yasiyan insanlarin bulundugu guruptur. cinsel istek duyduklari insanlari once idealize edip beraber olduktan sonra ensestoz korkulari nedeniyle degersizlestirme yaparlar. doyurulmamis veya tamtersi olarak fazla doyurulmus karsi cins ebeveyn ilgi durumu bu durumu yaratir. romantiklerdir. ama karsiligi olan bir romantizmde kacarlar kalamazlar. isin bence dramatik yani bu iki durumdada samimidirler.
  • latince histeron kelimesinden türemiştir. histeron rahim anlamına gelir. özellikle kadınlar için kullanılmasının sebebi de budur. rahim'le kafayı bozmuş bu kadınların, doyumsuzlukları sebebiyle rahimlerinin vücutlarının içinde gezindiği ve onları çok hareketli, hiper aktif hale soktuğu düşünülmüştür antik kuntik çağlarda. fazlasıyla teatral, ayartıcı, cinsellik üzerinden hayatı anlamlandıran kadın tipidir. çok güleç olduğu gibi çok ağlak da olabilir* freud'da çakılı kalmıştır, erich fromm'dan bihaberdir. sevme sanatı kitabını görünce sevişme sanatı olarak algıda seçip, kamasutranın inceliklerini bekleyen insandır. sevme sanatı ismini görüp suna tanaltay tadında birşey bekleyenlere ise hiç itimat etmeyiniz.
    histeriklik erkeklerde de mevcuttur, hatta yaygınlaşmaktadır. taşkın hareketler olarak kendini gösterdiği gibi, kol, bacak uyuşmaları olarak da belirti verebilir. histriyonik kişilik bozukluğu okunmadan geçilmemelidir.
  • gözlerinin içine baktığınızda acıdan kıvranan yinemi sende mi değilsin diyen, yürüyüşünde bir çağrı olan ve boğuk ses tonundaki aşırı heyecanı hissedeceğiniz kadınlarda olabildiği gibi gördüğü her güzelin kendine ait olması için ölüp-biten erkeklerde de olan ruh veya hormon bozukluğudur.
  • pascale chapaux-morelli ve pascal couderc'in "ikili ilişkilerde duygusal manipülasyon" kitabında ilişkiler üzerinden anlatılmıştır.* kitapta bölümün ismi "isterik" olarak geçer ama sözlükteki içerik açısından bu başlığa yazmayı uygun gördüm.

    şunu da belirtmeden geçemeyeceğim. isterik konusunun ana başlığında, sunulan özelliklerin her biri için bir kadından ziyade bir erkeği tanık gösterme tercihi yapılmışsa da tam tersinin de olabileceğinden, günümüz toplumu şartlarında giderek artan sayıda erkeğin isterik tutum sergilediğinden, toplumu böyle düşünmeye etimolojinin de yönlendirdiğinden bahsetmişler.

    "kadın özellikleri altında temsil etmeyi seçtiğimiz isterik, psikanalitik bir terimin gündelik dil tarafından sahiplenilmesinin en karakteristik örneğidir. psikanaliz neredeyse isteri olgusunu incelemek için icat edilmiştir (ya da tersine, isteri incelemesinin önemli psikanalistlerin, örneğin freud'un, teorilerini hazırlamalarını sağladığı da söylenebilir). hem yakın hem de uzak o dönemden beri (nesnel olarak yakın, ama psikanalizden alınan kapsam dikkate alındığında uzak) gündelik dil, sinirli, ajite, teatral, tepkileri ani ve gösterişçi bir kadını basitçe belirtmekte bu terimi kullanmıştır. kısacası, kendi sinirliliği nedeniyle sinire dokunan kadın. genel görüşü yansıtan bu tanım oldukça indirgemecidir ve yeterince belirgin değildir.

    örneğin isterik, halk inancının belirttiği gibi, yalnızca hiç yüzünden sinirlenen ve kendi bahtsızlıklarına dikkat çekmek için önemli etkiler yaratmaya çalışan kadın değildir. onun zihni psikanalizin gün ışığına çıkardığı zikzakları izler: sonsuz bir tatminsizlik spirali içinde hem tahakküm kurmaya hem boyun eğmeye çalışır. asla tamamen hoşnut olmamakta yarar görür, ama diğer yandan bundan acı çeker...

    isterik hangi konuda emretmek ve emredilmek ister? özellikle de neden bunu ister? sadist ve mazoşist midir? katiyen değil! burada derinleştirmeyeceğimiz nedenlerle, isteriğin bilinçdışı bir şekilde hoşnutsuz yaşamaya çalıştığı (bu öncelikle bir ıstırap olsa bile) saptanmıştır.

    eş yaşamında bu tip kadın ötekini sonradan üzülebileceği davranışlara sürükler. kendi efendisini tahta çıkartıp sonra da azleder. fakat yine de efendinin fazla netlikle hüküm sürmemesi gerekir: ona karşı merhamet de beslemelidir. dolayısıyla öteki hem güçlü hem de güçsüz olmalıdır, duygulandırıcı bir zorba olmalıdır. bu şekilde, isterik kişi hem ıstırap çeker hem de kendine acır, müebbet bir tatminsizliği garanti edecek sonsuz bir çarkın içine girer (partnerini de sokar). eşin ya da sevgilinin ötesinde, yakındaki her kişi de, ister sevilsin ister nefret edilsin, bu tatminsizlik sağlama rolünü yerine getirecektir. özetlersek, isterik asla mutlu değildir ve sürekli şikayet eder. bu kısır döngüyü sağlamak için dramlar sahneler (teatral yan buradan kaynaklanır), çatışma yaratmakta eşi benzeri yoktur.

    evveliyatı bilen isterik, insanlığın geri kalanında kesin bir öfke uyandırmadan amaçlarına ulaşmak için nasıl davranır?

    özellikle sürekli şikayet ederek, yalnızca başkalarından, durum ve olumsallıklardan değil, kendinden de şikayet ederek tatmin aradığı izlenimi verir, çünkü elbette daima bir yeri ağrımaktadır: kendi kaygısını fiziksel ıstıraba dönüştürür; bunun da sonucu, çeşitli ve "gerçek" semptomlardır. bu varsayılan tatmin talebi partnerini onu memnun etmeye yöneltir. partner kimi zaman bu çaba içinde tükenir, çoğu zaman da başarısız kalır.

    kadın özellikle tatmin etmeyi başaramayan ötekini suçlar. "beni mutlu edemiyorsun" diyecektir sık sık (oysa ki farkında olmasa da, o ışıltılı ve parlak mutluluğu istememektedir). kendini ötekine, onun tahakkümüne yem olarak sunar, sonra da isyan eder. isterik, sunacak bir şeyi olduğunu düşündürür, oysa ki karşısındakini besleyecek hiçbir şeyi yoktur: yalnızca kendi engin kaygısı bakımından zengin bir göz boyayıcıdır.

    çoğu zaman güzel bir imge sunar, baştan çıkarmayı sever, oysa ki içerik yetersizdir. baştan çıkarmak için sürekli temsil halindedir. bir mimiğiyle, bir jestiyle, konuşkan, büyüleyici, yaşam dolu ve ilginç aksanıyla ve boş laflarıyla muhatabını "hipnotize eder."

    "kahraman" bir kurban gibi kendini göstermeye çalışır. "onun ne kadar boş biri olduğunu görün!" dolayısıyla, yıldızlık rolünü partnerinden sürekli çalan bir oyuncudur. oluşturduğu birlikteliğin, -onun etrafında, (yapmacık) tatmin duygusundan dramatize hayal kırıklığına- yükselmeleri ve alçalmalarıyla onun kişiliğine bağlı olarak işlemesi yönünde manipüle eder. öteki, ona düzenli olarak kaygısını maskelemesi için gerekli olan tatminsizliği sağlayacak şekilde manipüle edilir; tamamen süklüm püklüm bir halde, çoğu zaman müşkül durumdadır ve ne analiz edebildiği ne de anlayabildiği bu durumdan nasıl yakasını sıyıracağını bilmemektedir. yalnızca dengeli bir çift oluşturmayı arzulamışken, bu duruma maruz kalır ve hatayı kendinde görür.

    bir başka örnekte, isterik kişinin huysuz ya da yaklaşımlarına karşılık vermeyen bir erkeği seçtiği (temel önlem) de olur. bu, kendinden on yaş daha genç veya evli biri de olabilir: bu durumda tatminsizlik kesin sağlanmış olur.

    güç durumlar isteriğe çok uygun düşer ve asla vazgeçmediği gibi, bu "ilişkiler" neredeyse var olmasalar ya da pamuk ipliğine bağlı olsalar bile genellikle uzun sürer."

    ikili ilişkilerde duygusal manipülasyon - s. 70
  • dr lacan der ki " histerik kendi arzusu hakkında doğruyu söyler (enunciation düzeyinde) yalan kılığında ya da en azından konuştuğu kişinin gerçeklerine kayıtsız kalarak (enunciated düzeyinde) çünkü obsesif her zaman doğruyu söyler hallerde konuştuğu kişinin doğrusuyla bğlantılı yalan söyler .
  • birşeyleri çok isteyene histerik, isterik denir yanlışına kurban giden kelime, tavır, tutum, bozukluk.
    http://www.bilgininadresi.net/…892/histerik-kişilik
  • 'şeyler' yalnızlaşınca her şey bir olacak ve çoğu şey anlam düşüğü sayılacak.

    lacan okumaları kuşkusuz ki çok mühim lakin öznenin cinsiyeti hakkında süregelen düşünceye şüpheci bakmakta fayda olabilir. zira 'şeylerin' belleği insanın kendisi kadardır. isterik ya da histerik hal daha ziyade bireyin topluma karşı bir tavrı ve uzlaşma adına yaptığı bir çağrı olması da mümkündür. bireyin varoluşsal sanı üzerinde dönüşümü ve ötekine karşı ifadede güçlük yaşaması buna başka bir sebebiyet sayılabilir. zizek kültürel olanın bastırılması neticesinde histerinin feminen olduğunu düşünür ve düşüncesini lacan'dan besler. bilemiyorum, belkide cinsiyetin ardılı olarak görülen ve kapitalist toplumların uygarlık adı altında yapılmış bir tanıdır; zira nedenler hem çoktan varolan hem de yoktan geldiği sanılan bir duruş gibi görünüyor daha çok. insanın közü ya da tözü bilinenin aksine toplumsal bir halde yaşamaz diye zannediyorum.

    edit: imlada kusur onarma.
  • "histeriğin sevgi ihtiyacını, kendi ışığıyla ötekini kör etme arzusuyla karıştırmaktan vazgeçmesine yardım etmeliyiz. histeriğin istediği sadece aşk değil; körlerin, büyülenmişlerin, hipnotize edilmişlerin bütüncül ve yok edici aşkıdır."
  • bastırılan cinsel veya saldırgan dürtüler bedende semptom olarak açığa çıkar. histerik tipler konuşmalarıyla, hareketleriyle, giyimleriyle vs çok dikkat çekici ve etkileyici olabilirler. taciz ve tecavüe kurban giden tipler de genellikle histerik tipler olduğu görülmüştür. karşısındakini kendini bedeniyle, hal ve hareketleriyle uyarır ancak bunu yaparken farkında değildir.
hesabın var mı? giriş yap