• oğluna bıraktığı vasiyet tam anlamıyla mizah harikası olan bir tarihsel dökümandır.
    yagmur oglum!

    bugun tam bir bucuk yasindasin. vasiyetnameyi bitirdim, kapatiyorum. sana bir resmimi yadigar olarak birakiyorum. ogutlerimi tut, iyi bir turk ol.
    komunizm bize dusman bir meslektir. bunu iyi belle. yahudiler butun milletlerin gizli dusmanidir. ruslar, cinliler, acemler, yunanlilar tarihi dusmanlarimizdir.
    bulgarlar, almanlar, italyanlar, ingilizler, fransizlar, araplar, sirplar, hirvatlar, ispanyollar, portekizliler, romenler yeni dusmanlarimizdir.
    japonlar, afganlilar ve amerikalilar yarinki dusmanlarimizdir.
    ermeniler, kurtler, cerkezler, abazalar, bosnaklar, arnavutlar, pomaklar, lazlar, lezgiler, gurculer, cecenler icer(de)ki dusmanlarimizdir.
    bu kadar cok dusmanla carpismak icin iyi hazirlanmali.
    tanri yardimcin olsun!

    nihal atsiz
    4 mayis 1941

    adam türkün türkten başka dostu yokturu bile aşmış yani bu adam bu paranoyayla bunca yıl delirmeden nasıl yaşamış o da ayrı meseledir.
  • "bugün türkiye'de türklüğe ve dolayısı ile türk bayrağına düşman üç zümre vardır: moskofçular, kürtçüler ve siyasi ümmetçiler." demiş birisi için tayyip'e methiyeler düzerdi demek de ne bileyim biraz şey...
  • aslen arnavut olan mehmet akif ersoy hakkındaki görüşleri şu şekildedir:

    "en büyük türkler'den birisi olan yıldırım beyazıd’ın anası türk değildir. hangi türkçü onu türklük kadrosundan çıkarmıştır veya çıkarabilir? istiklâl marşı şairi mehmet akif’in babası arnavut olduğu halde hangi türkçü mehmet akif için türk değildir demiştir? mesele yıldırım bayezid veya mehmet akif kadar türk olabilmektir."

    hüseyin nihâl atsız
  • eğer yanılmıyorsam kendisi müslüman değil, şamanisttir.

    türk-islam sentezini savunan ve aynı zamanda ırkçı olan arkadaşlara saygı ile duyurulur.
  • atatürk'e hakaret eden ve çirkin iftiralarda bulunan, 68. vilayete seyahat kitabında hitler'e methiyeler düzen, ırkçılığı açık bir şekilde savunan gerici, faşist bir zattır kendisi.

    iyi bir edebiyatçı, iyi bir tarihçi ve on numara bir ruh hastasıdır. günümüz takipçilerinde bu üç temel özelliğinin ilk ikisi bulunmaz*.

    edit: o ağzınıza aldığınız ismet inönü sizin atsizforum'da "çerkes kızla evlenilir mi" tartışması yaptığınız yaşlarda balkanlar'da, yemen'de, dumlupınar'da bu ülke için can alıp can veriyordu. haddinizi bilin.
  • siyasi kimliğinden dolayı, yazdığı bozkurtlar romanı bir türlü hak ettiği ilgiyi görememiştir.
  • kitaplarından birinde nazım hikmet için:

    -----------------------------------------
    "acaba bu nazım hikmetof yoldaşın san'atta ne değeri var? bazı budalalar tarafından asrın en yüksek şairi olduğu bile ilan edilen bu sanso pansa`nın şairliği hakikaten 100 numara mıdır? bana sorarsanız sıfır. şiirin bir tarifi vardır. nazım hikmetof yoldaşın hezeyanları o tarife sığmaz. san'atta dar bir çerçeve içinde kapalı kalmak taraftarı değilim. fakat tulumbacı argolarını, zevk fesadına uğramış naraları da san'at diye kabul edemem. aklı başıda kimse de kabul edemez. şiir vezinle ve kafiyeyle olur. böyle olmuyan yazılara nesir derler. gerçi nesirde de şiir yapılır ama bu, manzum şiirden daha güç, daha san'atkarane birşeydir ve hikmetof yoldaşta bunun zerresi yoktur. nitekim gölgesi orhan selim`in yazıları da meydandadır. işte nazım hikmetofun san'atından parçalar:

    bana bak:
    hey!
    avanak!

    * * *
    trrrrum,
    trrrrum,
    trrrrum!
    trak tiki tak!
    makinalaşmak
    istiyorum,

    * * *
    şiirlerim içilmez
    ingiliz tuzu gibi.

    hakikaten, ingiliz tuzunu, moskof mushili içilerek yazılmış olan bu satırların üzerine içmek daha doğru olur. sonra trrrrum diye makine taklidi yapmak hangi şiirin ve hangi zevkin kabul edeceği şeydir? şiir yalnız taklidi lafizlarla mı meydana gelir? kelimelerin ahengi yok mudur? hikmetof yoldaşın ağzındaki teneke düdüğün sesine çelik pistonlu makinelerin iniltisidir diyebilir miyiz?" ...
    -----------------------------------------

    seklinde gayet leziz saptamalarda bulunmuş, şiirin bir tarifi vardır efendiler demiş, ardından aşağıdaki müthiş dizeleri döktürmüştür:

    -----------------------------------------
    unutma

    yetmiş gün bir öksüz gibi yaşadın;
    annenin gittiği günü unutma!
    senin için kendini harcayan kadın,
    unutulmaz oğlum, onu unutma...

    mezarı olursa koy bir kaç çiçek,
    babanın rüyası olunca gerçek.
    istersen dünyada her şeyden el çek;
    bayrağı, ırkını, dünü unutma!

    anneni konuştur getirip dile;
    anlatsın nasıldı çektiğim çile.
    gurbette tükenip dönmesem bile
    unutma oğlum hiç, beni unutma!
    -----------------------------------------

    vatandas abuzer diye bir kitapta, (buyuk ihtimalle nihal atsız'a ithafen) bir milliyetçinin ağzından, nazım hikmet'in güneşi içenlerin türküsü şiirine ; "akın varmış, güneşe akın, güneşi zapt edeceklermiş. ne demek lan güneşi zaptetmek. güneş zaptedilir mi hiç, adam anında erir karşısında... işte komünistler böyledir. bunun gibi abuk subuk isteklerle halkı gaza getirirler, sonra saf vatandaşlar, ulen du bakalım, guneşi fethedince bir iki donum arazi bize de verirler belki diye, bunlarin peşinden giderler..."
    diye giden bir taslama mevcuttu. ilk okuduğumda, yazar mesaj için, işin mizah tarafını fazla zorlamis diye düşünmüştüm, lakin nihal atsız'ın bir kaç paragraf yazısını okuyunca, öyle kalakaldım... gülemedim bile. bir sigara yaktım, derinlere daldim...
  • bu başlık cahil turnusolü oldu iyice. hele bir kısmı var ki ırkçılık denen kavramı ciddi ciddi nazi almanyası'nın keşfettiğini düşünüyor. ırkçılık deyince nazilerden başka hiçbir çağrışım yapmıyor adamlarda.

    milliyetçiliği de fransızlar bulmuş demi? ondan evvel asırlarca insanları birarada tutan değerler bütününden eser yoktu? bi anda böyle her şey 19-20. asırlarda ortaya çıktı.

    ne bilgi be... paçalardan akıyor. avrupa görse kıskanır.
  • bu adam bir kere normal pasif bir söylem ırkçısı değil. evet ırkçı ama hem edebi yönü, hem tarihçi hem de politik tahlil yapma yönü ve becerisi üst düzey olan bir insan. yani milliyetçiliği öyle sakız gibi ağzında gezdirmiyor. ve milliyetçi olmakda öyle kolay bir mesele değil. milliyetçi, türkçü, ırkçı adını her ne koyacaksanız önce bir zeka ürünü ortaya koymanız gerek aksi takdirde madara olursunuz. bu adam karşısında kendine argüman oluşturacak bir muhattap bile bulamıyor bu kadar açık yani. aşırı derecede mükemmeliyetçi aynı zamanda korkusuz birisi yani o dönem kalkıp islam'ı muhammed'i yerebiliyor ve bunu mantıklı açıklamalarla da kanıtlıyor. o kadar korkusuz ki yeri geldiğinde atatürk'ü eleştirip ismet inönü'yü yerden yere vurabiliyor. mapuslara düşüyor yine eyvallah etmiyor. ne kadar tasvip etmesem de rıza nur'un mezarını türkiye'ye getirip mezar taşına "türklük için yaşadı, türklük için öldü" yazdırabiliyor. daha üniversitede asistanken kalkıp dönemin milli eğitim bakanına gider yapan bir telgraf çekebiliyor. görevi elinden alınıyor tarih öğretmenliği yapmaya başlıyor o da elinden alınıyor, kütüphanede görevli oluyor burda görevliyken osmanlı dönemindeki kroniklerinin büyük bir bölümünü çeviriyor. yani bu adam öyle her beyinsizin hakkında ileri geri konuşacağı bir adam değil, önce bi açıp okuyun sonra gelip burda yok kafatasçı ırkçı diye kelime istifrası yapın...
  • şimdi bu adamı seversin, sevmezsin, şöyle dersin böyle dersin ama anlayamadığım oğlu üzerinden yıllarca bu adama vurdular, neymiş solcuymuş koministmiş, yok hedepeye oy verecekmiş, amına koyim isteyen istediğine oy verir, "atsız'ın oğlu kominist he solcu he kürtlere oy verecekmiş hahahahahah" sığlığını bir türlü aşamadı bazı mallar. sen babanla aynı fikirlerde mısın? olmalı mısın? öyle bir şart mı var?
hesabın var mı? giriş yap