i am the resurrection

• en kutsal, en naif, en sakin, en efendi efendi nefret kusma sarkisi. ^*
• brit pop'un simgesi olmuş şarkı. noel gallagher in her gittiği partide ısrarla çaldırdığı stone roses eseri.
• 03.40 sonrası içimde ona buna kur yapma, her şeyi siktir edip içip içip dans etme, eğlenme gibi istekler uyandırdığı için bu sene dinlemeyi kendime yasakladığım şarkı.
  
  dıp tıs dıp tıss dıp tıss.. yoldan çıkıyorum abidin.
• çok başarılı bir codeine velvet club coverı bulunan şarkı.
• bu şarkı, ortaokul yıllarında korn-fagget dinlediğimde hissettiğim dünyayı fethetme gazını yeniden hissettiriyor bana; bunca zaman sonra ilk defa.
• bir isa repligi esasen: "jesus said unto her, i am the resurrection, and the life: he that believeth in me, though he were dead, yet shall he live. and whosoever liveth and believeth in me shall never die. believest thou this?" (yuhanna 11:25-26, king james v.) cenaze torenlerinde kullanilan incil okumalarindan biridir.
• 90lar brit popunun ulusal marşı.down down bring me down
• en güzel yerinin bittikten sonra tekrar başladığı an olan aşmış şarkı. yapılan araştırmalarda şarkıdan alınan hazzın loop sayısı n'e giderken geometrik bir artış gösterdiği kanıtlanmıştır.
• bütün titrekliğiyle güzel, solosuyla güzel, öyle güzel böyle güzide eser.
  
  sonrası meçhul.
• kafa iyiyken dinlenmesi şart olan şarkı. ha ayıkken dinlesen de bu sefer deli gibi içme isteği uyandırıyor. o içki illa içilecek arkadaş.