iş yerine beslenme kabında kahvaltı götüren kız

• muhtemelen kahvaltısını bitirdikten sonra, türk kahvesi içip, pembe mause'u ile magazin haberleri okuyup, işe bir süre geç başlarlar.
  bir de çaycı abla ile araları en iyi olandır.
• içinde haşlanmış yumurta ve doğranmış salatalık varsa, kapağı açması ile birlikte rakı masasından yeni kalkmış birinin yüzünüze geğirmesi hissi yasatacak kızdır. yoksa tost, sandviç, peynir, domates, zeytin falan varsa ekonomisine ve yediklerine dikkat eden biridir bu açıdan güzel.
• ben özel bir diyet uyguladığım için her gün beslenme kabında işyerime yemek taşıyorum bunu olay etmelerinin sebebi ne ola ki? kendini düşünen ve sağlıklı beslenen kadındır.
  
  görsel
  görsel
  görsel
  görsel
• son zamanlarda dışarıdaki yiyeceklerin kalitesinin düştüğünü düşündüğüm içince tatlarının da pek bana uymadığını düşündüğüm için granolalı salatamı evde hazırlayıp çıkarken bende yanıma alıyorum.
• kaldıysa öyle bir kız yıldırım nikahını basın. evli değilse.
• açık ofis, şu an saat olmuş 9 , mesai 8 de başlıyor , kadın bir yandan katır kutur salatalık yiyor, çatal sürekli tabağa vuruyor, bir çiğneme sesi, ve bu kadın bir departman müdürü..
• akıllı insandır.
  çalıştığı her sabahın köründe poğaçalar, açmalar, kruvasanlar yiyip filtre kahve içip reflü, gastrit gibi hazımsızlıklar yaşayacağına metabolizmasına ve sindirim sistemine önem verir.
• çalışması gereken vakti kahvaltı yaparak aksatan çalışandır. azıcık erken kalkta kahvaltını evde yap.
• 6 ay boyunca eski işyerime taşıdım. sonuçta 30 kg verdim. iyi ki yapmışım, iyi ki kendime bakmışım.
  
  yemekleri geceden hazırlayıp dolaba koyardım. sabah da çantaya atıp işe götürürdüm. günlük yemeklerimi böyle taşıyordum.
  
  benim anlamadığım olay şu: bu olay milleti neden geriyor?
• kahvaltı yapacağım zamanlarda akşamdan bir güzel hazırlarım, zeytinim, kaşarım, domatesim, yeşilliğim, salatalığım.. amip gibi poğaça börek alıp midemi de çöplüğe döndürmektense her şeyimi kendim hazırlıyorum. öğlenleri de yemeğimi getiriyorum yanımda. her zaman kendi evimde pişen yemeği yiyorum ve maliyetimi yarı yarıya düşüyorum. bunu eziklik, garibanlık olarak görenin de aklına sıçayım ya.