• hoca gel burada fena cümbüş var. geçen sene avrupa'nın en büyük kupasını kazandın ya, buraya geldiğinde serhat ulueren ve rasim ozan kütahyalı senin kariyerini meze yapacak. gel.
  • maç sonu açıklamasında ''beşiktaş çok iyi bir takım. 5-0'lık sonucu hak edecek bir takım değil. kırmızı kart ve ilk yarıyı 1-0 önde tamamlamamızın bir avantajı oldu.'' demiş hoca. profesyonelliğe bakar mısın. içimizdeki irlandalılar da 8 yemedik diye üzülüyor. türk gazetecilerden biri hakemi sorup şenol hocanın ağzından laf almaya çalışıyor. neden onlar almanya biz türkiye'yiz açıklaması burada. türk'ün türk'ten başka düşmana ihtiyacı yok.
  • yanında oturtuğu adamlara bakınca egodan arınmış. futbolculara güven vermiş. hepsinden önce başarının ekip işi olduğunu göstermiş büyük hoca.
  • beşiktaş'ın bugüne kadar son 16'ya neden kalamadığını bugün anlamıştır herhalde.
  • alman futbolunun unutulmaz ismi. bazılarının gerd müller ile mukayese ettikleri tek forvettir heynckes. biz babadan torpilliyiz heynckes hususunda. rahmetli sahada bile seyretmiş bu amcayı. kandırdı mı bilmem ancak pek bilen bir hâli vardı. doğduğu şehrin takımı borussia mönchengladbach'da başladı kariyerine, arada bir hannover 96'ya uğradıysa da, sonra ait olduğu yere, borussia'sına geri döndü. hannover'de pişmişti adeta genç forvet. 1970-71 sezonundan itibaren bir gol makinası damgasını vurmaya başlamıştı almanya'da. playboy günter netzer bir manada ruh ikizini bulmuştu. 1971'de gelen şampiyonluk önemli bir ortaklığın meyvasi olmuştu. tarihe geçen 20 ekim 1971 borussia mönchengladbach inter maçında heynckes yine çakmıştı golünü. tabii o gün parlayan yine her zamanki gibi maestro playboy olmuştu, bir de bir kola kutusu. jupp, 1972'de avrupa şampiyonluğu kupasını kaldırdı, 1974'de dünya kupasını. arada kazanılan almanya kupası'dan falan bahsetmeyeceğim. 1975 yılında uefa kupasını da kaldırarak yeni bir madalya ile de tanışmıştı. 1977'de zamanın şampiyon kulüpler kupasını ise kaldıramamış ve finaldeki gözyaşları 21 sene sonra ancak dinebilmişti. bundesligada 369 maçta toplam 220 gol kaydeden isim, mönchengladbach'ta sembol oldu. 4 şampiyonluk, iki gol krallığı üzerine fazla söze gerek yok herhalde. 1978'de gol atmayı bıraktıysa da, borussia'yı bırakamadı. hemen ertesi sezon teknik adamlığa getirilen isim bu sefer kenardan gol attırmaya çalışıyordu, şüphesiz dünyada en iyi bildiği şeyi. belki de ilginç olan sevgililerin eşofmanla buluşmasıydı. playboy netzer, hamburg'a can verirken, eski takım arkadaşı, forveti mönchengladbach'taydı. buradaki güreşten yine playboy galip çıkacaktı. heynckes antrenörlük kariyerinde ilk önemli adımını bayern münchen'e geçerek attı. burada gelen şampiyonluklar, uzun bir kariyerinin müjdesi oldu. athletic bilbao'da bask havası aldı, frankfurt'taysa havasını aldı. bir ara tenerife'de güneşlenirken görüldüyse de, oradan madrid'e geçti. oyuncuyken yapamadığını antrenörken tattı ve şampiyonlar ligi şampiyonu oldu. ancak bu bile kendisini madrid'de tutmaya yetmemişti. benfica, yeniden bilbao derken, şu anda schalke 04'den başında. mönchengladbachlı bakalım gelsenkirchen'de zafer marşları söyletebilecek mi....
  • (bkz: üzülme olm)(bkz: biz biliyoruz da mı oynuyoruz)

    maçın başında takımı bir garipti evet, ama beşiktaş 11 kişi olsa da 5 olurdu, adamlar altı pasta paslaşıyor, ceza sahasında en az 4 bayernli hep oluyor, çok enteresan bir seviye. adam 5 tane gol atmış ne diyecekti basın toplantısında nasıl koyduk mu diyecekti?

    edit: ya siz gerizekalı mısınız? adam polemiğe girmedi diye “almanlar çok başka abi polemiğe girmedi, saygı duydu” diyorlar hayır cidden ne yapmasını bekliyordunuz? besiktasla ne alıp veremediği olur ki laf çaksın? sahada beşiktaş takımı yoktu bunu mu demeliydi? alışmışız senolun sacmalamasina, aykutun kekelemesine, “adam kalite aağbe” diyoruz.

    muhtemelen yardımcısına “bunlar bundesligada oynasa küme düşer bu ne la eheheheheh, besiktasin içinden geçtik” falan demiştir ama kamera karşısında ne demesini bekliyorsunuz?
  • beşiktaş'a yüzyılın kıyağını robben'i 11 çıkartmayarak yapmıştır.. robben'in 11 çıktığını düşünemiyorum mk. aksi halde 8-0'ı mumla arardı heralde büyük beşiktaş taraftarı..
  • heynckes çok sevdiğim bir isim, sevgi dışında inanılmaz da saygı duyuyorum. bugün maç sonundaki açıklamaları neden kendisine saygı duyduğumun bir nevi göstergesi diyebilirim. burada yazılan yorumlardan gördüğüm kadarıyla heynckes'in karakterini hala öğrenemeyenler var. emin olun beşiktaş maçı 5-0 değil, 10-0 bitmiş olsa yine benzer açıklamalar yapar rakibini asla küçümsemezdi. futbol dünyasında özellikle üst düzey teknik direktörler tabiki basın toplantısında rakibini küçük düşürücü, aşağılayıcı şeyler söylemez diyebilirsiniz ama heynckes çok farklı bir adam. bu adamın her zaman, her durumda karakteri aynı. yani yendi tabiki öyle konuşmayacak lafları bu adam için asla geçerli değil.

    kendisinin başarılı olmasının en büyük nedenlerinden birisi rakibini asla küçümsememesi ve maç ne kadar kolay olursa olsun takımını inanılmaz bir şekilde motive edebilmesi. bayern münih bugün skor 5-0'a geldiğinde hala daha fazlasını atmak için uğraşıyorsa bunun nedeni heynckes'ten başkası değildir. bu adamda inanılmaz bir alman disiplini, ne olursa olsun bitmek bilmeyen bir kazanma hırsı ve alabildiğinin maksimumunu alma durumu var. yüzüne baktığınızda belki göremezsiniz, o derece de soğukkanlı ve hislerini belli etmeyen bir adam. farklı yendiği bir takıma karşı bile saygısını hiçbir zaman yitirmeyen, maç sonunda akılcı konuşan, son derece mütevazı sıfır ego bir adam. bugün yine maç sonunda beşiktaş için güzel şeyler söylemiş, beşiktaş 10 kişi kalmasa belki böyle olmazdı demiş ki beşiktaş 10 kişi kalmasa 5 yemezdi belki 3 yerdi, öyle bir futbol oynanıyordu o dakikaya kadar. bunlara rağmen olaylara yine farklı açıdan bakmış, ben hiç şaşırmadım.

    neyse, biz konumuza dönersek bayern guardiola ve özellike ancelotti dönemlerinde belli bir skoru yakaladığında oyunu dibine kadar rölantiye almaya başlamış, geriye düştüğü maçlarda skor bulmakta inanılmaz zorlanmaya başlamış bir takım haline gelmişti. özellikle şampiyonlar ligi'nde zorlu rakiplere karşı kendi futbol anlayışından uzaklaşıp daha korkak bir futbol oynamaya başlamıştı. bunlar da bayern'in avrupa'da başarısız olmasına neden oldu. heynckes'in tekrar gelmesiyle kısa süre içerisinde takım eski kimliğine geri dönmeye başladı. ligdeki takımlara eskisi gibi 6-7 atmasalar da yine hücum anlamında takım yapabildiğinin en fazlasını yapmaya çalışıyor. heynckes gittiğinde neyse hala aynı adam. oyun anlayışı tamamen hücum üzerine kurulu, rakip kim olursa olsun.

    bu adamı başarılı yapan en önemli etken de disiplini, futbolculara sağladığı motivasyonu ve rakibine karşı hiçbir zaman elden bırakmadığı temkinli ve saygılı tavırları. maç 5-0 olmuş, bitime sayılı dakikalar var adama bakıyorum hala kenarda taça itiraz ediyor, böyle değişik bir karakter. bugün şampiyonlar ligi maçında karşısına halı saha takımı çıksa ona karşı bile en ufak konsantrasyon kaybı yaşamaz, yine takımının atabildiği kadar atmasını ister ve maç sonrasında da bırakın alaycı veya küçümseyici bir kelime etmeyi, maç esnasında en ufak bir alaycı hareketini veya mimiğini yakalayamazdınız.

    futbolcular üzerindeki etkisine en basit örnek; bayern'de bugün çok etkili olan coman'a bakıyorum, bu adamın bile oyunu farklılaşmış kendisinin gelmesiyle. topu aldığında saçma sapan hareketler yapıp, bir iki adam geçtikten sonra kahraman olmaya çalışan ve devamı için zorlayıp da topu kaybeden adam gitmiş, yerine olgun bir oyuncu gelmiş resmen. bu çok yetenekli ama kafasız adamı bile hizaya sokmuş heynckes. bu sezon ne olur bilmiyorum, rakipleri kendi takımının kadrosunun seviyesinin üstünde ama gitmeden bayern münih'i bir kez daha şampiyonlar ligi şampiyonu yaparsa çok sevinirim. futbolu güzelleştiren, tarihin en iyi hücum takımlarından birisini bize izleten bu güzel adam bunu kesinlikle hak ediyor. ne olursa olsun benim kendisine inancım da sonsuz. takımda hala eski öğrencileri var, onların da yardımıyla zoru yine başarabilir. bu sezon sonunda muhtemelen gidecek ve ne yazık ki bir daha hiç dönmeyecek, futbol dünyası için çok büyük kayıp. keşke heynckes 73 değil de 53 yaşında olsaydı da bir 10 sene daha takımlarını izleyebilseydik. bugün bayern münih'in imzalı bir formasını alma şansım olsa üzerinde hiçbir futbolcunun değil, sadece kendisinin imzası olan bir formayı isterdim. benim için o derece büyük bir futbol adamı.
  • önce sametin yerine beşiktaşa gelmişti, sonra aykutun yerine fenerbahçeye geldi. şimdi de galatasaraya geliyor. iyi bir teknik direktör ve iyi kalpli bir insan. hangi türk takımının başı sıkışsa hemen yetişiyor. helal olsun.

    (bkz: qtm)
hesabın var mı? giriş yap