• mevsimi çok net ekim-kasim derim.
    ilk kez geldim ve mest olmuş durumdayım.
    mevsim muazzam, ısıtan ama yakmayan bir güneş, masmavi ve halen sicak deniz, minimum turistli bir ada...

    mevsimden bağımsız olarak içkiler ucuz, arabalar ucuz, elektronik ucuz.
    yaz saati uygulaması var, her medeni ülke gibi.
    tayyipsiz yaşam sahası üstelik. bunu her alanda hissediyor insan.

    muazzam. çok zengin olunca kışları burada geçirebilirim. ideal bence
  • göbeklitepe kurulduğu zamanlar yani bundan sadece 10.000-11.000 yıl kadar önce üstünde fillerin yaşadığı ada. pek tabi onların da soyunu adaya çıkan insanlar tüketti.

    göbeklitepe, karahantepe civarından başlayarak ürdün'e kadar uzanan tarihin ilk yerleşimlerinden insanlar planlı bir şekilde kıbrıs'a göç ettiler, bunun tam sebebi bilinmiyor ancak yaldır yaldır bir şeylerden (volkanik patlama, sel vs) kaçarak gitmedikleri, bilerek isteyerek gittikleri de ortada.

    10.000 sene önce deniz seviyesinin bugünkünün çok çok altında olduğu, henüz karadeniz'in bile marmara'ya bağlanmadığı bu dönemde kıbrıs'a ilkel deniz araçlarıyla ulaşmak çok da imkansız değildi. kıbrıs'ın sahil kesimlerinde ilk kolonileri kuran bu insanların ilk icraatlerinden biri adadaki filleri avlayarak bitirmek oldu. ayrıca yanlarında ilk evcilleştirdikleri, kıbrıs'a yabancı hayvanlarını da götürdüler.

    işin benim için heyecan verici kısmı ise göbeklitepe ve civarında medeniyet başlarken aynı anda kıbrıs'ta da başladı ve kıbrıs'a göç edenler hali hazırda çiftçiliği bilen, denizcilikten anlayan insanlardı.
  • nankör şu kıbrıslılar nankör!

    türkiye’de öyle pek yüksek sesle dillendirilmese de yaygın bir kanı vardır: “şu kıbrıslı türkler de amma nankördür ha! bir de hiç mi hiç sevmezler bunlar bizi!”…

    türkiye’den kıbrıs’a bakanların, dişlerinin arasından böyle homurdanmalarına neden olan düşünce açıktır aslında: “yahu, askerse asker verdik, kan döktük o kadar… paraysa para verdik yıllarca… yine de sevmezler bizi…”

    sorunun yanlış sorulduğunu pek düşünmez türkiye’den bakanlar…

    bunca askerin türkiye cumhuriyeti vatandaşlarına maliyetini sorgulamazlar örneğin. ya da, “bunca yıl akıtılan milyorlarca dolara rağmen kıbrıs’ın kuzeyinde neden tek bir sanayi tesisinin olmadığını, neden ciddi bir yatırımın olmadığını” sorgulamazlar.

    tuhaf bir düşünce sistematiğine sahibiz…

    “kan döktük o kadar” deniyor ya, sorun herhangi bir tc yurttaşına, kıbrıs’ta kaç askerin şehit olduğunu bilmez…

    “o kadar para veriyoruz” deniyor ya, “o paraların bunca yıl nereye, neye, kimlere harcandığına dair” en küçük bir fikri yoktur. ha, tabii bu kadar zaman kıbrıs’a kaç milyon dolar yatırıldığını da ne merak eden ne de sorgulayan vardır.

    osmanlı soyundan gelenlerin 400 yıl önce kıbrıs’a nasıl yerleştirildiğine; sonra ii. abdülhamit’in kıbrıs’ı bir arsa gibi ingilizlere sattığına, ingiliz gelene kadar türklerin, rumların, ermenilerin, maronitlerin kardeş kardeş yaşayıp gittiklerine dair hiçbir fikri yoktur türkiye’den kıbrıs’a bakanların.

    bir ülke düşünün. yurdunuz olduğu söylenmiş. sonra bir sabah uyanmışsınız bakmışsınız ki, yurt bellediğiniz topraklar bir gecekondu gibi başkasına satılıvermiş.

    sizi oraya gönderen kim? osmanlı!

    sizi toprağınızla birlikte bilmem kaç yüz bin baş koyun gibi ingiliz’e satıveren kim? osmanlı!

    hadi gelin de sevin osmanlı’yı! hadi gelin de güvenin osmanlı’ya!

    misak-ı milli demiş, sınırlar belirlemişsiniz. katmış mısınız kıbrıs’ı misak-ı milli’ye? hayır!

    misak-ı milli’yi lozan antlaşması ile perçinlemişsiniz. lozan’da kıbrıs’ın ingiliz olduğunu kabul edip altına imza atmış mısınız?

    evet!

    ta ki 1950’lere kadar dönüp bakmış mısınız kıbrıs nedir, kıbrıs’ta ne oluyor, kıbrıs’lı ne haldedir? hayır!

    aha da misak-ı milli! gelen gelsin içeriye, dışarıda kalan başının çaresine baksın demiş misiniz? evet!

    ondan sonra “kıbrıs türk’tür türk kalacak! diyorsanız…” siz olsanız sever misiniz o türkiye’yi? siz olsanız güvenir misiniz o türkiye’ye?

    1960’da kıbrıs cumhuriyeti kurulurken, bu cumhuriyetin toprak bütünlüğünün, bağımsızlığının “garantörlüğünü” üstlenmiş misiniz? evet!

    yunan cuntası mızıkçılık yapıp, rum faşistler eliyle kıbrıs cumhuriyeti’nde anayasal düzeni yıkmış mı? evet!

    ve siz adaya “kıbrıs cumhuriyetinde anayasal düzen yeniden tesis edilene kadar” olmak kaydıyla garantörlük haklarınıza dayanarak müdahale etmiş misiniz? evet!

    “aldım” demiş misiniz? hayır!

    “işgal ettim” demiş misiniz? hayır!

    “ilhak ediyorum” demiş misiniz? hayır!

    “kıbrıs cumhuriyeti’nde” demişsiniz, “anayasal düzen yeniden kurulana kadar” demişsiniz, “kıbrıslı türklerin ve rumların can ve mal güvenliğinin sağlanması için” demişsiniz…

    başka tek kelime fazlanız yok!

    peki ne yapmışsınız ondan sonra?

    adayı bir somun gibi ikiye bölmüşsünüz! kuzeyinde önce bir federe cumhuriyeti kurmuşsunuz. doğru mu? doğru!

    “federe cumhuriyet” demişsiniz, neden? “çünkü eğer kuzeyde bağımsız bir devlet kurmaya kalkışırsak, bu bm hükümlerine göre açıkça bir suçtur! çünkü bm güvenlik konseyi kararı der ki, “kıbrıs cumhuriyeti’ni bölmeye ve kuzey’de ayrılıkçı bir oluşum kurmaya yeltenmek, hele ki bunu tanimak suçtur”…

    dikmişsiniz bu federe devletin başına bir jandarma, gelmişsiniz 1983’e… doğru mu? doğru!

    1983’te bir oldu bittiye getirerek, bm tarafından açıkça suç sayılan bir fiili gerçekleştirip, kıbrıs’ın kuzeyinde “bağımsız bir devlet” ilan ettirmiş misiniz? evet! başına da aynı jandarmayı dikmiş misiniz yine? evet!

    almış mısın tüm uluslar arası platformlarda başına bela olan bir kıbrıs sorununu? evet!

    1983’ten bu yana tek ama tek bir muz cumhuriyetine bile “tanıtabilmiş misin” kktc’yi? hayır!

    peki sen resmen tanıyabilmiş misin? orası biraz şaibeli! çünkü bir devletin, bir başka devleti “resmen” tanıyabilmesinin koşulu belli: en üst organ olan parlamento kararı!

    var mı elinde tbmm kararı kktc’yi resmen tanıdığına dair? e yok, tanır gibiyiz ama… hani gözümüz bir yerden ısırıyor cinsinden!

    sanayicin gidip bir çivi çakmış mı “yavru vatana?” hayır! ama gidip kumarhaneler, kerhaneler kurmuş mu “türkiyeli yatırımcın”? evet…

    kıbrıslı türkler girebiliyor mu o kumarhanelere? hayır! çalışabiliyor mu oralarda? hayır! neden? eh, hatay’dan ucuz işçiyi kaçak olarak sokmak daha hesaplı çünkü!

    10 bin, 20 bin, 30 bin, 40 bin, 50 bin… anadolu’nun yaylalarından kopartıp getirmiş, doldurmuş musun onbinlerce bağrıyanık garibanı? evet…

    gönderdiklerine, rum’dan kalan malları hiçbir uluslar arası geçerliliği olmayan tapularla itelemiş misin? evet…

    nüfus yapısını değiştirmiş misin adanın? eeee… böyle ifade etmeyelim bunu… olur!

    şimdi o garibanlar, bir türlü uyum sağlayamadıkları adada, ellerindeki sahte tapular gitmesin diye oy depona dönüşmüş mü? evet!

    adada sen kimi işaret edersen ona oy verecek bir kitle oluşmuş mu? evet! bizzat serdar denktaş demiş mi “kelle başı hesaplanıyor oy fiyatları, biz alabildiğimiz kadarını almaya çalıştık” diye? evet!

    kıbrıslı gençler sanayisi, özel sektörü olmayan bir ülkede devlet kapısında memur olmaya mecbur edilmiş mi? evet! memuriyet bulamayan sokaklarda hayta beygiri gibi dolanmaya mahkum mu? evet!

    sanayisi, özel sektörü olmayan ülkede, toplumun tamamına yakını memurlaştırılmış mı? evet! başka şansları var mı bu insanların? hayır! her gün 5 bin kıbrıslı türk, güney’e rum kesimine geçip çalışmak zorunda kalıyor haberin var mı? hayır!

    hiçbir şey üretmeyen bir ülkeye, dünyayla bütün bağlarını kopartıp, ticaretini de engelledikten sonra bütün ürettiğin malını yığıp itelemiş misin? evet!

    tüm üretimini engelleyip, sadece türkiye’nin gönderdiği malları tüketmeye zorlamış mısın? evet!

    yani adamın elini kolunu bağlayıp, “illa benim verdiğimi, üstelik istediğim fiyattan verdiğimi yiyeceksin” demiş misin? evet!

    narenciye üretene, “gerek yok seni narenciyeye boğarım”, domates üretene “gerek yok seni domatese boğarım” demiş misin? evet! tarımın ve hayvancılığın çanına ot tıkamış mısın? evet!

    yunanistan güney kıbrıs’a tankerle su taşırken, sen israile manavgat suyunu nasıl satarım diye düşünürken, kuş uçumu 5 dakikalık mesafeye iki ton suyu götürebilmiş misin? hayır!

    sözde “bağımsız” ülkenin vatandaşları; eğitim, iş bulmak veya gezmek için kendi pasaportları ile gidebiliyorlar mı bir başka ülkeye? hayır!

    ya tc pasaportu veya kıbrıs cumhuriyeti pasaportu almaktan başka şansları var mı? hayır!

    kıbrıs cumhuriyeti pasaportu alana “hain” diyor musun? evet!

    en yurtsever denktaş bey’in torununun bile rum pasaportu var mı? evet! “rumcu” talat ve sülalesinin “rum” pasaportu var mı? hayır!

    kıbrıs’ta 50 bin askerin ne yapıyor haberin var mı? hayır!

    kıbrıslının polisi bile içişleri bakanlığı’na değil tsk’ya bağlı haberin var mı? hayır!

    “barış kuvvetleri komutanı” tepesi atarsa kıbrıslının seçtiği başbakanı azarlayıp “türklüğünü ispat et” diyebiliyor, haberin var mı? hayır!

    haklısın canım kardeşim! bu kıbrıslı türkler de çok nankör!

    sinan dirlik

    14.4.2010

    http://www.sinandirlik.com/
  • insanlarinin rahatliginin siniri olmadigi, en kotu seylerde bile insani guldurebilen rahat samimi ada.

    misal,

    berberdesinizdir, sac sakal bir kendime geleyim demissinizdir. cocukluk arkadasiniz olan berberle geyik yaparaktan icerde otururken bir bayan iceriye girer ve "xx yyy plakali arac * sizin mi?" diye sorar. dusunursunuz bir garaj yolu falan mi kapadim diye. ama bayan "hah tamam, park ederken carptim da *" diyerek olayi koparir.

    berber'e dur bir bakalim suna der takarsiniz gozluklerinizi arabaya bakarsiniz, tampon gitmistir. polis cagirmak icin telefona sarilinca bayan "ben zaten kocami aradim, kendisi polis, trafik mudurlugunde" der. tamam dersiniz iceriye gecersiniz, bayana bir gave yapilir. tras olmaya devam edersiniz. polis iceriye girer ve ...

    "ooo erhan napan sen miydin yahu" diye girisir. o da cocukluktan kalma bir arkadastir. gidip arabaya tekrar bakilir. polis arkadas "polisi karistirmayalim uzun surecek bu is" der ve "kaportaciyi cagiralim bugun hallettirim ben sana bunu" diye devam eder.

    tekrar iceriye icilir kahveler gelir, bayan bulmaca cozer, polis dunya kupasindan bahseder, ve ben tras olurum. eski gunler yad edilir.

    kaportacidan donerken, arkadasla kibris nasil kurtulur, ne olacak bu sakarya yolundaki trafik diye uzun uzun muhabbet edilir.

    rahattir kibris ve insanlari, her ne kadar dis mihraklar bozmaya calissa da.
  • türkiye'den gelen insanımsıların mahvettiği yerdir. bir siktirip gitseler rahat edeceğiz ama siktirmiyorlar aksine hamam böceği gibi, fare gibi çoğalıyor bunlar.

    biz dediğimizde kimyamız uyuşmuyor, nerde bir it kopuk bize gönderiyorsunuz, hemen türkiye düşmanı oluyoruz.

    taze taze, dün akşam saat 21:00 civarında 6 adet anası kevaşe orospu çocuğu girne amerikan üniversitesi öğrencisi urfalı, girnede, annemi evimizin önünde darp ettiler. tam o saatte ben de mağusa'da olduğumdan son sürat çıkmama yola çıkmama rağmen olay yerine ancak yarım saat sonra varabildim. halen polis şahısları arıyor ancak bakalım bu erkekler hangi kovuğa girdi.

    bunlar o kadar erkek ki, 6 kişi 51 yaşında bir kadına vurabiliyorlar. sizin törenizi sikeyim sizi yetiştirenleri, size ekmek, süt verenleri sikeyim. size bu güne kadar iyi niyet gösteren kim varsa sülalesini sikeyim ben. kadına şiddet sizin geldiğiniz topraklarda normal olabilir ama burada kadına el kaldıranın yeri ya mezardır ya hapishanedir. bu bir değil iki değil, yine aynı konu, evin önünde arabamızın plakası yazmasına rağmen adamlar gelip arabalarını oraya yerleştiriyorlar. bunlar ağa ya, bunlar aşiret dedikleri o sikim sonik anasını siktiğimin yapılanması ya istediklerini yapacaklar. annem de eve gelince arabasını park edecek yer bulamıyor ve bu şahısları beklemeye başlıyor. maksat gelince hem bu orospu evlatlarını uyarmak hem de aracını park etmek. bu orospu evlatları geliyor ve haliyle annem bunları araçlarını bir daha buraya park etmemeleri için uyarıyor. vay sen misin uyaran, yok bunlar yeni mezun olmuşlar da saygı bekliyorlarmış da bilmem ne, ulan yarrak karşındaki kadın 1 doktor 1 de mühendis yetiştirmiş muhteşem bir insan, anneme küfür edip bağırmaya başlıyorlar. annem de polis diye çığlık atıyor ve bu 6 adet orospu evladı güya annemi susturacaklar diye darp ediyorlar.

    ben 5 sene izmir'de öğrencilik yaşadım. türkiye insanının ne kadar çok uçtan insan barındırdığını çok iyi biliyorum. ancak kıbrıs'ta yaşayan türkiye vatandaşlarının %90'ı, iddia ediyorum bu dünya'nın en orospu evladı insanlarıdır. geriye kalan %10'u tenzih ederim.

    eğer bunu derken faşist olacaksam, evet faşistim, eğer ırkçı olacaksam, evet ırkçıyım. bir kadına el kaldıran benim gözümde bulunduğu yerde hapise atılmalı, bir ömür orada çürümelidir.
  • lllllllllllllllllllllllll
    k ı b r ı s
    lllllllllllllllllllllllll
    1 llllllllllllllllllllll
    9 llllllllllllllllllllll
    7 llllllllllllllllllllll
    4 llllllllllllllllllllll
    lllllllllllllllllllllllll
    r e k l a m l a r
    lllllllllllllllllllllllll

    barış harekatının da gerçekleştiği 1974 yılından türkçe gazete reklamları...

    adanın yerel markalarının yanı sıra başta türk ve ingiliz olmak üzere uluslararası markaları da içermektedir. *

    llllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllll
    ll aeg ll afs ll aksigorta ll ank ll arçelik ll atleks ll ayds ll aytaş blok fabrikası ll bcs ll bel cola ll bener ll berberoğlu kitabevi ll birinci damdelen ll braun ll british airways ll carreras of cyprus limited ll craven a ll çağlayan gazinosu ll dianellos & vergopulos ll efes pilsen ll erdin rıfat ll eros plak ll fuji ll georgios georgiades ll holiday tours ll ilker ll ikiz kardeşler ll jcm ll kawai ll kemal aynalı ll kemal yaşar ll kıbrıs türk kooperatif merkez bankası ll lefkoşa koşu kulübü ll lefkoşa türk lisesi ll ma motor agency ll milli piyango ll nasiboğulları ll öğretmenler bankası ll paksoy ll paralik termosifonları ll pasco ll raşit derviş bağzıbağlı ll rothmans ll selpak ll taşer turizm ll technos ll tekin birinci şoför okulu ll toshiba ll tuborg ll türk milli piyangosu ll umut şoför okulu ll ülker ll volkswagen ll yoğurt makinesi ll
    llllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllll

    3,5 yıl önce benzer bir çalışma
    (bkz: #108825792)
  • sivri ucunu götüme sokmak istediğim adadır.
    daraldım lan.
  • adanın yarısı adanadan diğer yarısı mersinden göçmüş iken arabesk kültürü yok demek fantastiktir.
  • karısını kanser tedavisi gördüğü sıralarda iki çocuğu ile yalnız bırakıp, yeğeni ile birlikte eğlenmeye giden kocamın tercih ettiği ülke.
  • bir allahın kulu da şuraya kıbrısa dış hatlardan uçulur, nüfus cüzdanıyla çıkış yapacaksanız pul alınmaz, pasaportla çıkacaksanız harç ödersiniz yazmamış ya la. bu da böyle biline.
hesabın var mı? giriş yap