• eğer bir gün bu nöbet işi ek ücrete ve isteğe bağlanırsa kafasında sineğin boku kadar akıl olan bir öğretmen nöbet tutmak için istekli olmaz. aşk acısı çekiyorum diye camdan aşağı atlayan var lan. şaka yapıyorum diye arkadaşının kafasını sınıf kitaplığının camına geçiren var.

    bana sorarsanız okullarda nöbet için özel olarak yetiştirilmiş görevli şart. psikoloji, ilk yardım, iletişim gibi birçok alanda düzgün bir eğitim almış insanlar yapmalı bu işi. öğrenci düşmüş kafasını kırmış ve kanıyor. kan görünce bayılan kadın öğretmen de orada nöbetçi. sonuç ne olur dersiniz? sendikalar yanlış şekilde mücadele ediyor. nöbet görevi tümden profesyonellere devredilmeli. çocuk oyuncağı değil, yüzlerce insanın sorumluluğu söz konusu.
  • görev anında yaşananlardan sorumlu tutulmasının sebebi, 360 derece görüş ve her tarafından megafonla uyarı yapabilme yeteneğine sahip olması gerektiğidir. abi bunun eğitimini üniversitede alıyor musun? alıyorsun! bunu yapamıyorsan istifanı ver git abi!
  • kesinlikle olmamasi gerekir ancak okulda ogrenciye sanki onun isiymis gibi yeri geldiginde sinif nobeti, yeri geldiginde kantin nobeti, yeri geldiginde bayrak nobeti ve yeri geldiginde de okul nobeti kitleyen ogretmenleri, mudur muavinlerini ve mudurleri hatirladikca pek te hayiflanilmamasi gereken bir durumdur. ogrenciydim lan ben. neyin nobetleriydi bunlar.

    ilkokuldayken bu nobetlerden sinif nobetini tutmustum millet teneffuste eglenirken. ilkokuldayken teneffuslerde kantinde simit, ayran ve gazoz satarak nobetci olmustum. ve yine ilkokuldayken okulun acilisinda (pazartesi sabah) ve kapanisinda (cuma ogleden sonra) bayrak nobeti tutmustum. lisedeyken de okulun girisindeki kulubede okul nobeti tutmustum giren cikanin ogrenci olup olmadigini denetlemek icin. sokayim boyle zihniyete. bu zihniyet simdi nasil? bilemiyecegim.
  • bundan sikayet eden öğretmenleri suclayan arkadaslari tum ictenligimle bir teneffus icin endustri meslek lisesine davet ediyorum. yol masrafi benden.
  • benim de bir nöbetim esnasında 3.sınıf öğrencisi üzerine dolap düşürmeye çalışıyordu. tuttum götürdüm idareye, "hocam enes böyle ya" dediler. sınıftaki diğer çocuklar bana haber vermeseydi ne olacaktı acaba?
    ama yönetmelikte öğretmenin görevlerinden olan iştir nihayetinde.
  • öğretmenin maaşına içtiği çaya göz dikmiş lokmasını sayan herzeleri ortaya çıkartmıştır.

    diğer göz dikilebilecek maaşlar :
    - polis
    - asker
    - hemşire
    - doktor
    - çöpçüler

    adam olamamışsınız ya, işte ondan.
  • bir özel eğitim okulundaysanız çok daha zor olan şeydir. birbirlerine neden ve ne kadar zarar verdiğini bilmeyen bireylerin elinden büyük kazalar çıkması an meselesi... ağlayan, korkan öğretmenler, stajyerler... farklı bir psikolojide olursunuz nöbet günleri.
  • ders aralarında kantinde çay içilmesini lüzumsuz gören insanların kendilerine dert ettiği olay.
    öğretmenlik bildiğiniz gibi kafa yoran bir meslek, bedeni pek yormaz.

    cuma günü kantinci dedi: hocam durumun nasıl?
    karamanin koyunu: valla yoruldum abi ya.
    kantinci: hocam nasıl yoruldun sabahtan beri oturuyosun?
    karamanin koyunu: abi tamam sen kutu taşıyon da, benim de kafam yoruluyor sınıfta.

    bizim kantinde çay içmemiz laklak yapmaktan, bacaklarımızı dinlendirmekten ziyade kafamızı dinlendirmek için oluyor. bi dersten çıkıp, dinlenmeden diğerine girersek nasıl ders anlatacaz? nasıl öğretecez? nasıl öğrenecekler? ne kadar başarılı olunacak?

    sene boyunca tatillerde yatmak sanki tercihe bağlı bişey ve öğretmenler bunu tercih ediyormuş gibi bi algı var kafalarınızda. okul yok ulan o gün zaten? şimdi seminer dönemlerini söylesem, e iki ay yatıyon iki hafta erken gidiver diyecek olanlarınız var. o gün okul yokken çağrılmamıza bişey demiyosunuz. bırak allasen ya.

    şimdi git kantinde çocuğunun öğretmeni ile çay iç çocuğunun durumunu sormaya gittiğinde.
hesabın var mı? giriş yap