• kendimde gözlemlediğim korkunç bir dönüşüm. en tıfıl, en beybi çağlarımda bile deli gibi sıcak suyla banyo yapardım. hala da öyle... şimdi şöyle bir durum var: insan sıcak suyla banyo yaptıktan sonra hayata bakışı değişiyor aslında. daha bir sakin, daha bir mülayim oluyor. misal sıcak banyo öncesi kapıma aidat artışını haber vermek için kapıcı (aka apartman görevlisi) geldi... ne oluyor? üzülüyorum, geriliyorum, neyin zammı lan bu şimdi diyorum, içim içimi yiyor, sinirden titreme geliyor. oysa aynı adam, ben sıcak bir duş aldıktan sonra karşıma geldiğinde ona kurtlar vadisi'ndeki ömer baba gibi davranıyorum:

    - abi iyi akşamlar, yönetim kurulu karar aldı... aidatlara 50 ytl zam yapıldı.

    - olur evladım...

    - bu ay bir de bakım masrafı var 50 ytl... yönetici "kat maliklerinden ikisini birden tahsil edin" dedi...

    - hay hay... yönetici oğluma da çok selam söyle... ona de ki zamanında bir derviş ormanda gezerken yaralı bir ceylan görmüş... ceylanı acı çekmesin diye öldürmüş... o gece rüyasında ceylan dile gelmiş, demiş ki...

    - benim işim var, başka katlara gidecem... eyi akşamlar...

    - hayırlı akşamlar evladım... güle güle git...
  • beyin hücrelerinin bi kısmını sıcak suya feda ettiğimize delalettir, az zaman sonra bünye kalan beyin hücreleriyle yaşamaya adapte olacağından eski halimize dönmüşüz gibi gelir. aslında kayıp kalıcıdır ne yazık ki..
    biz yanıldık çocuklarımıza yazık olmasın, haşlamayalım sabilerin beynini, ılık suyla yıkayalım mümkünse.. artık teknoloji çok gelişti, beyaz sabuna talim etmiyoruz, binbir türlü duş jeli var şampuanı var, ılık suyla da gayet güzel temizliyo bunlar..
  • 2008 yılında bu başlığı okuduğumda gofret beyin her zamanki gibi yardırmış, acaba ben de yıllar sonra yaşlandığımda ıscak banyo sonrasında ömer babaya dönüşürmüyüm diye düşünmüştüm. bu emelimi gerçekleştirmeme en az 20 yılım olduğuna da yemin edebilirdim; ancak öyle olmadı.

    aynı dönüşümü bugün kendimde gördüm. banyoya girmeden, evin de biraz soğuk olması münasebetiyle, şofbenin sıcaklık ayarını baya bir çevirdim. evet, hayvanlıktı benimki. sanki las vegas'ta para çevirme makinasının koluyla oynuyorum! neyse, ıscak banyo çıkışında pelte olmuş yüzümü, uzun süredir dokunmaya kıyamadığım kirli sakallarımı buğulu banyo aynasında görünce şoklandım. ömer baba aynanın içinden bana doğru bakıyordu! dönüşümümü kabullendikten sonra daha sevecen, sevgi pıtırcığı, mülayim bir hale büründüm.

    şimdiyse bu entryi kafam güzel, şirinlik muskası, aşk böceği bir halde yazıyorum. bir "höt" dese, "buyur canım" derim, o derece.
  • hele bir de yorgun geçen, kan ter içinde kalınan bir günün akşamındaysa bu, hakikaten banyodan çıkar çıkmaz suratta ebleh bir gülümsemeyle otomatik olarak "hz. isa bir gün havarileriyle dertleşiyormuş" diye anı anlatırsın.
  • yazın soğuk kışın kaynar su ile banyo yapan biri olarak beni de ehlileştiriyor sıcak su.
    öyle bir banyodan çıkıp hamburger yemek istemiyorum mesela, brokoli haşlıyorum. öyle doyumsuzca bira içmek değil de bir kadeh şarap içerken kitap okumak istiyorum. bu ömer baba'ya dönüşmek mi oluyor yani bilemedim ama pisleşme sorunu yaşıyorum sıcak banyo sonrası, yatmadan önce yapılan da çiçek gibi uyutuyor sonrasında.
hesabın var mı? giriş yap