• edit: 2015 olacak. lütfen düzeltin.

    edit 2: olayı baştan sona tüm tarafsızlığımla anlatıyorum. orijinal ilk kısa entry'm aşağıdadır.

    şimdi efendim beni özellikle ir ve pols okuyan insanların çoğu az çok tartışma etkinliklerinden ve derslerden bilir. hdpli değilim. sosyalist değilim. solcu bile değilim. kapitalist köpeğin tekiyim. liberteryanım. pkk'ya da tartışma etkinliklerinde açıkça terörist demiş adamım (sivil katliamları hasebiyle). bununla birlikte ülkücü de değilim. milliyetçi duygularım hiç yoktur. milliyetçiliğin zeka geriliğine sebep olduğundan şüphelenirim. yani kendi başına, bireyselci bir insanım. gelin görün ki hdpliler yakın arkadaşlarım, onlarla çok takılırım. bu sebeple de bugün etkinlikte yine yanlarındaydım. olayın tam içinden, tarafsız bir gözle anlatıyorum her şeyi.

    ----------------olay başlangıcı----------------
    olay: anma henüz başlamadan hdpli grupla a'nın önündeki merdivenlere oturduk. duyuru okunmaya başlayınca ben yanlarından ayrılıp havuza yaklaştım daha iyi duyabilmek için. o arada sloganlara geçildi. kurt işareti yapılıp a binasına dönülerek "kampüs'te pkk istemiyoruz" sloganı atıldı. hdpli grup da "faşizme karşı omuz omuza" sloganı attı.

    değerlendirme: ülkücülerden birkaç kişinin a binasına yönelerek sloganı atması açık ve net saldırgandı. ama birkaç densizin a'ya yönelmesini görmezden gelmesi gereken hdpli grubun "faşizme karşı omuz omuza" sloganı atması biraz daha kötüydü. anma yapanların slogan atması daha kabul edilebilirken, anma dışındakilerin direk ananları hedef gözeterek slogan atması daha az anlaşılır.

    olay: daha sonra ortalık kızıştı. ülkücülerin hemen hemen tamamı a binasına dönerek "apo'nun piçleri yıldıramaz bizleri" sloganı attı. aralarından birkaç kişi öne atılıp "orospu çocukları" "şerefsizler" "piçler" diye bağırdı. ama tehditleşme kitleselleşmedi. ama küfür devam etti. "apo'nun piçleri yıldıramaz bizleri." hdpli grup da "üniversiteler bizimdir, bizimle özgürleşecek" minvalinde sloganlar atmaya devam etti.

    değerlendirme: ülkücülerin bir önceki olayda anlattığım üzre üstlerine alınması ve hepsinin a'ya yönelmesi oldukça anlaşılır ancak gelin görün ki küfürlü slogan atmaları kesinlikle kabul edilemez. olayın fitili böylece ateşlenmiş oldu.

    olay: bu gerginliğin ardından hdplilerin yanına gidip ben de oturdum. gerisine içinden tanıklık ettim. güvenlikçilerin tamamı bizim başımıza geldi. en yüksek amire (gerçi en yüksek amir dediğime bakmayın okulda toplam 20-25 güvenlik görevlisi var ve 5'i amir. bu adam da onların başında) hep birlikte tepki gösterdik. "küfür ediyorlar engel olsanıza, dağıtsanıza, işlem başlatsanıza" minvalinde şeyler söyledik. o ahmed bey denen amir de "size olduğunu ne biliyorsunuz? öldürene küfrediyorlar. öldürenle bir bağınız mı var? var mı söyleyin? öldürenle ortak bir şey mi paylaşıyorsunuz?" dedi. ben "benim var. buyrun benim var. insandır, kardeşimdir." dedim. önüne döndü bir şey söylemedi (tarafsız ve haberci üslubumu korumak için söylüyorum. aslında renkten renge girdi)

    değerlendirme: küfür başlayınca güvenliklerin hdplilerin çevresine gelmesi absürddü. yapmaları gereken, metne bağlı kalmayan gruba gitmeleri ve onların küfretmelerini engellemeleriydi. bu ağızlarını kapatsınlar demek değil. haklarında işlem başlatacaklarını söylemeleri, etkinliğin derhal bitirilmesi gerektiğini söylemeleri gerekiyordu. ahmed bey'e gelince ise pek yorum yapmicam. yaptığı apaçık "öldüren pkklıydı. siz de mi pkklısınız? hadi yiyorsa söyleyin." demekti. grubu sindirmeye çalıştı tarafsız güvenlik amiri ahmedd bey. burdan ahmedd bey'e tekrar ve tekrar söylüyorum. bu olayı rektörümüz abdullah atalar'a aynen bu şekilde anlatacağım. yaptığınız sindirme çabasını "sıkıyorsa söyleyin" tavrınızı birebir anlatacağım. koltuğunuz sağlammış, ordan burdan gelmişsiniz, şu sene şu görevde bulunmuşsunuz beni ilgilendirmez.

    olay: tören organizasyonundaki kişiler biraz sert bir dille de olsa sükunet çağrısında bulundu ve anmayı bitirdi. anmanın bitmesiyle birlikte ülkücüler en önde ellerinde bayrak açılmış şekilde hdplilerin oturduğu a binasına girmek için yola çıktılar. yaklaşık 50-60 kişi önde bayrak hdplilerin üzerlerine yürüdüler. güvenlik müdahale etmedi. tersine hdplileri kaldırmaya çalıştılar. hdpliler kalkmayınca ülkücüler yürümeye devam ettiler ve merdivenlere geldiler.
    ***************************önemli not***************************
    burda bir bilgi eksikliğim var. o arada telefonda olduğum için 10 metre kadar uzaktaydım ve hdpliler binanın girişini kapattılar ve ülkücülerin geçmemeleri için barikat kurdular mı yoksa ülkücüler durup dururken kenarda oturan ve aslında girişi engellemeyen hdplilerin üzerine mi gittiler bilmiyorum.
    ***************************önemli not***************************
    iki grup birbirine girdi ve itiş-kakış olmaya başladı. sesler yükselince hemen ben de oraya geçtim ve gerisini yine içinden anlatıyorum. iki taraf da birbirine küfrediyor ve ittirmek suretiyle fiziksel müdahalede bulunuyordu. güvenlik hdplileri çekiştiriyordu. ben de arkadaşlarımı tutup tutup geri çektim. güvenlik, ülkücüleri a binasına soktu ve kapıyı kapattı. hdpliler (artı ben) güvenlikle tartışmaya başladık. böyle bir birbirine girmeye izin verdiği için güvenlik amirlerini istifaya davet ettim. daha doğrusu işten atılmaları gerektiğini söyledim. çünkü 2+2=4, bu iki grubu her ne yaparsan yap karşı karşıya getirmeyeceksin. sözlü sataşmalar, küfürleşmeler her iki taraf için de devam etti.

    değerlendirme: anmada yer alan insanların çoğu törenin bitmesiyle dağıldı. iyi oldu bunun olması. ülkücülerin hdplilerin üzerine yürümesi kabul edilemez. bahanelerini ve çürütmesini aşağıya bırakıyorum. güvenliğin bilkent tarihindeki ilk sınavıydı ve güvenlik sınıfta kaldı. itişmede fazla değerlendirecek bir şey yok, iki taraf da yaptı. ama güzel haber şu ki yumruklaşma olmadı.
    -------------------olay sonu--------------------

    iddialar ve yanıtlar:

    gerek ekşi'de gerek bilkent duyuru'da her iki taraf da bazı iddialarda bulundu, değerlendirmelerim şu şekildedir.

    1. ülkücüler kötü amaç olmadan bayrakları koymak amacıyla a binasına girmek istedi.

    yanıt: şimdi hepinizin sağduyusuna güveniyorum. küfürleşilmiş, bireyselce tehditleşilmiş bir grubun oturduğu yere önde bayrak 50 kişi gitmek pek de iyi niyetli değil. bu apaçık. eğer amaç gerçekten bayrakları koymak olsa, katlarsın verirsin üç beş kişinin eline girersin ya da hemen aşağıdaki t girişinden girersin yolunun üstü zaten. gerginlik çıkacağı belli ne gerek var?

    2. hdpliler a binasının girişine dizildi ve geçişi önledi.

    yanıt: bilmiyorum, o sırada orada değildim. yaptılarsa gerginliğe büyük katkı sağlamışlar. ve burda da iyi niyet pek yok. ama yapmadılarsa çirkin bir iftira.

    3. yumruk atıldı, bir ülkücü yaralandı.

    yanıt: yumruklaşma olmadı. ülkücülerden bir arkadaş yaralandı evet, çenesinde ve elinde problem olmuş. "duvara çarptılar beni" demiş güvenliklerin söylediğine göre. kim kimi çarptı bilemiyoruz tabi. olayın tamamı kameralarda mevcut. umarım sorumlu kişi cezasını çeker. geçmiş olsun diliyorum kendisine.

    detaylar ve özel teşekkür:
    eski rektör yardımcımız çok değerli hocamız metin heper ve sosyoloji bölümü hocamız değerli nilgün fehim kennedy olay esnasında öğrencilerin yanında bulunmuş ve gerginliğin bitmesi için çabalamışlardır. her ikisine de tekrar teşekkür ediyorum.

    son not:
    olanlar beni ziyadesiyle üzdü ve sinirlendirdi. özellikle güvenliğin tavrı ve bilkent duyuru ve ekşi'deki yorumlar.

    güvenliğin tavrı, amirin eski bir mitçi ve emniyet müdürü olması hasebiyle, doğuda insanların yıllarca -devlet eliyle yaşadığı- baskıyı bana yeniden göstermiştir. doğuda görev yapmış sıkı kemalist annem ve babam bile anlatırlardı çoğunlukla tabi ki emniyeti destekleyerek bazen de yererek, ilk kez minimalist (milyonda biri kadar) bir örneğini yaşadım ve doğuda yaşananları hayal edip ziyadesiyle üzüldüm.

    bilkent duyuru ve ekşi'deki yorumlar ve entryler ise insanları kürt kimliği üzerinden vuruyordu ve bunu da fazlasıyla aşağılayıcı ve üzücü buldum. "kekeler" "kekolar" "kürtler" diye hitap ediliyor. ve bunu hakaret olarak kullanıyorlar. pkklılar deseniz anlarım, düşmanlığınız var. ama insanın ırkıyla/etnik kökeniyle ona hakarette bulunmak lütfen 15 yıl önce bitmiş geçmiş yüzyılda kalsın.

    --------gereksiz bilgi ve bir temenni----------
    yıl 2006-2007. yaşım da 16-17. küçük bir ildeyim. balık almaya gittim bir akvaryumcuya. köpek balığı var büyük bir akvaryumda. minicik bişi tabi. bilmiyorum gerçek mi değil mi. "korkarım ben bundan alamam" dedim. 70-80 yaşlarında bir dede karşımda. satıcı o. "korkak olma. yunan dölleri saldırsa kaçarsınız siz." dedi. orda dedeye ne kadar çıkışabilirsem çıkıştım "ben düşmanlık beslemiyorum insanlara. nasıl hakaret edersiniz!" dedim ve balık filan da almadan çıktım. 80 yaşlarındaydı. belki ölmüştür. umarım mutlu ölmüştür. ya da yaşıyorsa mutludur. neler yaşadı, neden böyle bir ruh hali içindeydi bilemem. pişmanım ona o şekilde davrandığıma. ama o 80 yaşındaydı. cahildi, okuyamamıştı büyük olasılık. travmatik şeyler yaşamıştı belki kendi belki babası. anlaşılırdı. eski insandı. dedim ya 80 yaşındaydı. lütfen sevgili suserler ve okuyanlar... ırkçı söylemlerimiz, insanları "kürt" diyerek aşağılamaya çalışmalarımız 1900'lerde kalsın. lütfen bunu devam ettirmeyelim.
    --------gereksiz bilgi ve bir temenni----------

    ------------------------------
    orijinal entry:

    az once yasanmis, gerginligi suren olaylar. bilkent tarihinde bir ilk olarak siyasi kavga cikmis ve guvenlik sinavinda sinifta kalmistir.

    bilkent ulkucu teskilat ege universitesi'nde oldurulen firat cakiroglu icin anma etkinligi duzenledi. cok sert sozlerine hdpli grup "fasizme karsi omuz omuza" sloganlariyla karsilik verdi.

    ulkuculet hdplilerin oldugu yerden binaya giris yapmak uzere yuruyuse gecti. guvrnlik mudahale etmedi. ıki grup birbirine girdi.
  • 4 senelik lisans hayatımda bırakın böyle olayları, anma töreni bile görmemiştim. şu an yüksek lisansımı bitirmek üzereyim, yeni yeni çıktı okulda böyle adetler. bu demek değil ki okulda kimsenin kafası çalışmıyor. aksine, böyle karışıklıkların kimseye faydasının olmadığının bilinci vardı. bu olaylar olurken ben tesadüfen iktisat binasının ortasındaydım arkadaşlarımla. içeride bekletilen gruptan insanların "çıkalım dağıtalım abi" dediğini duydum. daha olaylar tam başlamamışken içeri giriyordum, dışarıda bir öğrencinin tüm ısrarlara rağmen içeri girecek gruba yol vermemek için merdivenlerde dikilme ısrarını da gördüm. demem o ki, karşılıklı saygı kalmamış. herkes birbirini fişeklemenin peşinde. bugün o binada gördüğüm manzara karşısında hem çok şaşırdım hem de fazlasıyla üzüldüm. insani duygularla yapılan bir anma töreninin sonucu böyle olmamalıydı; hele de böyle olayları tarihinde barındırmayan bir okulda hiç olmamalıydı. bilkent uyanıyor falan denmesin, herkes uyanık zaten. sadece gidişata tepki gösterme yolu ilkelleşiyor gitgide.
  • her şey macchiato mu latte mi tartışması ile başladı.
  • yucici kabilesi ve muntiki kabilesi arasında tırmanan tehlikeli bir gerginliktir.
  • adamların ülkeyi boka sardırıp fatalıty yapmayı planladıklarını kanıtı bir olay. korkuyorum lan bu sefer hakikaten korkuyorum, memleketin boktan haline bir de üniversite olayları eklenirse düşünemiyorum.
  • bilkent gibi bir ortamda da siyasi olay çıktıysa iyice ayvayı yediğimizin resmidir dediğim. sığınaklara inebilirsiniz arkadaşlar.

    edit: söylediğimin gamsızlıkla, zengin bebesi olmakla alakası yok. o kampüste zamanında herkesin herkesin düşüncesine saygısı vardı.
  • bmwcilerle mersocularin tasli sopali kavgasina sahne olmustur.
  • bilkent üniversitesi'ndeki pkklılara ağzının payının verildiği olaydır. olayın aslı ise şu şekilde olmuştur:

    okulda bulunan milliyetçi bir topluluk, ege üniversitesi'nde kahpece şehit edilen fırat çakıroğlu için bir anma töreni hazırlamak ister. bu amaçla resmi olarak ilgili mercilere başvurur. başvuru kabul edilir.
    milliyetçi topluluk gayet sakin bir şekilde açıklama yapar, sloganlar atılır, terör lanetlenir. iktisat binası önünde oturan pkklı elemanlar istiklal marşı okunurken ayağa kalkma teşebbüsünde dahi bulunmazlar. tören devam ederken iktisat binasının önünde oturan elemanlar "faşizme karşı omuz omuza" diye slogan atarlar. ulan zaten öfkeli bir kalabalık var orada, bir ülküdaşını kaybetmiş adamlar, sen ne diye bağırırsın orada, ne diye tahrik edersin bre gavat. milliyetçi topluluk iktisat binasının önünde oturanların tahriklerini aldırmaz ve etkinliği sloganlarla bitirir. etkinlik bittiği için törende kullanılan malzemeleri ilgili yerlere bırakmak için iktisat binasından girmek isteyen milliyetçi topluluk, iktisat binası önünde oturan pkklılar tarafından engellenmek istenir. güvenliğin ısrarlarına rağmen çekilmeyen pkklılar, korkakça bir tavırla içlerindeki kızları milliyetçi topluluğun önüne sürmeye başlarlar, onlara ses çıkaramayacaklar ya-öyle alçakça bir düşünce işte-. bu sırada bu pkklı grubun erkekleri de kızların arkasına saklanır. daha sonra bu pkklı grup itiş kakışa geçmeye başlar. edilen ağır sözleri hiç söylemiyorum bile. "siz şu yandan geçin" diyeni mi dersiniz, "yok geçemezsin" diyeni mi dersiniz, lavuklar milliyetçi topluluğun okula girmesine izin vermemeye çalıştılar, başaramadılar. itiş kakışın ardından milliyetçi topluluk pkklılara ağzının payını verir ve iktisat binasına girer.

    düzeltme: şu başlığı 24 şubat 2015 bilkent üniversitesi olayları diye değiştirin adminim, başlığa sahip çıkalım heheheee *
  • lattenize koydurtmayın o okulda siyasi görüşü olan insanlar sesini çıkarmıyor diye kimseyi asalak yerine koyamazsınız.okulda bir çok şey saygı ve sevgi içerisinde yürürdü lakin son zamanlarda kendilerini solcu olarak nitelendiren keko pkklılar iyice işin bokunu çıkarıp eşşeğin amına su kaçırmaya başladı.vatanını seven her insan gibi bilkentlilerde üzerine düşeni yapmaya çalıştı. o yüzden sikik starbucks muhabbetinizi kendinize saklayın.

    edit:imla
hesabın var mı? giriş yap