kaçırtmak

• normalde türkçe'de kaçırmak fiilinin ettirgen hali olarak kullanılan, ve tdk tarafından da "1. kaçırma işini yaptırmak." ve "2. birinin kaçırılmasına sebep olmak" şeklinde tanımlanan fiil. atv'nin "yayınlanmakta olan haberin başlığının, ekranın alt kısmında kısa bir açıklamayla birlikte yazılmasından sorumlu servisi"yse^* dün itibariyle bu kelimeye yeni bir anlam kazandırmıştır. daha doğrusu kelimeyi sadece yanlış kullanmıştır da diyebiliriz. gün ortası haberlerinde yaklaşık olarak şöyle bir şey yazıyordu;
  
  "endonezya'da faaliyete geçen volkan 20.000 insanı kaçırttı."
  
  eğer ki "birinin kaçmasına sebep olmak" gibi bir işlevi olsaydı bu fiilin, pek doğru bir cümle olabilirdi bu, lakin burada volkanın aktif olarak bu işi yapıyor olmasına karşın, tdk'nın tanımlarında edilgen bir durum söz konusu. yani volkan başka birisine kaçırtmıyor o insanları, bizzat kendisi "kaçmalarına sebep oluyor". metnin doğrusu şöyle olabilirdi;
  
  "endonezya'da faaliyete geçen volkan, 20.000 insanın kaçmasına neden oldu."
  veya biraz uzun olacak ama;
  "endonezya'da faaliyete geçen volkan, 20.000 insanın bölgeyi terk etmesine neden oldu."
  
  sonuç olarak, mevzubahis yazıyı yazan arkadaşın yeri dar olduğu için, bunu elinden geldiğince "kısa" bir şekilde anlatma zorunluluğu olduğunun da farkındayız. biz de şurada "bir başlığı 50 karaktere sığdırmaya çalışan bir neslin çocukları"yız^**, ama malum, orada dünyanın en ciddi mesleklerinden birisi olan habercilik icra edilirken, bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. haliyle orada çok daha dikkatli olmak gerekmektedir.
  
  ps. ben bugün karşılaştım bu kelimeyle, ama aynı kelime geçen hafta da kullanılmış olacak ki, 7 mayıs'ta ukte olmuş bir yazarın içine.
• hırsız anlamındaki çalan ve kaçıran için çalgıç, kaçıraç önerileri harika. iterek kovalayan için kaçırtaç.
  
  ocukmak'ın ettirgeni ocukturmak korkutmak anlamıyla birlikte kaçırtmak anlamını da içeriyor.
  
  (ilk giri tarihi: 26.2.2016)
  
  (bkz: kaçırmak)
  (bkz: kaçılmak)
  (bkz: kaçışmak)
  (bkz: kovalamak), sürmek
  (bkz: ön kat etmek)
  (bkz: tezikmek)