• edirne'nin sarayiçi semtinde tunca adası içinde 58 hektarlık ormanlık alan...rivayete göre, bu alan eski yıllarda binlerce tavuk yetiştirilen bir yer olarak kullanılmaktaydı ve elde edilen yumurta akları horasan harcına karıştırılırken; tavuk etleri askeri bölgelere gönderiliyordu.

    aynı zamanda bu alnda bir çok şifalı bitkiyi de bulmak mümkündür.bunlara örnek olarak şu otlar verilebilir: akyıldız, morsümbül-adasoğanı, dağ sümbülü-arapotu, akçebardak, gölsoğanı, çoban değneği, yaban soğanı, düğün çiçeği, andız, çiğdem, yılan yastığı-dana ayağı, karakafes.

    padişah 4. mehmet(avcı mehmet) tarafından 1671'de yaptırılan av (bülbül) köşkü de bu orman içindedir
    görülmeye değer adalet kasrı ve kırkpınar yağlı güreş alanına çok yakındır hatta dibindedir...

    yaz aylarında bisiklet gezilerinin yapılabileceği orman içinde çok hoş ve küçük bir patika vardır...
  • edirne-sarayiçi civarında eskiden kırkpınar güreşleri esnasında güreşçilerin antrenman yaptıkları bir yerdi. daha sonra buraya ağa köşkü yapıldı. *
  • 58 hektarlık bir ormanlık alana sahip olan sarayiçi tavuk ormanı, edirne’nin önemli mesire alanlarından biridir. bir rivayete göre burası eski dönemlerde binlerce tavuğun yetiştirildiği bir yer olduğu için adı tavuk ormanı olarak anılmıştır. burada birçok şifalı bitki bulunmaktadır. avcı mehmet olarak bilinen padişah iv. mehmet tarafından 1671’de yaptırılan av köşkü de bu orman içerisinde yer almaktadır. yaz aylarında bisiklet kullanmak için oldukça uygun olan bu orman, yaz ayları rağbet görmektedir.
  • ünlü bizanslı tarihçi dukas, kroniğinde, edirne sarayı'nın has bahçesi içerisinde kalan tavuk ormanı'ndan şu sözlerle bahseder:

    "...murad, birkaç genç ile beraber sarayından çıkarak şehrin yakınında nehirlerin ikiye bölünmesinden hâsıl olmuş ve geniş bir arazi haline gelmiş olan adaya geçti. bu adanın arazisi sık ve sağlam olduğundan burada hayvanların otlamasına yarar yeşil meralar vardı. bu ada üzerinde kısraklar, katırlar ve sultanın en iyi atları, sürüler halinde barınırlardı. yine bu ada üzerinde, her zaman için zevk ve sefaya ve eğlenceye müsait muhtelif binalar yapılmıştı. murad, bu adada oğlunun icra kılınan düğününden dolayı katlandığı zahmetlerin ve çektiği üzüntülerin yorgunluklarını gidermek için, tenezzüh maksadı ile kendisine yakın olan bazı kimselerle beraber hususi bir şekilde, birkaç gün geçirmek üzere bu adaya gitmişti. bu adada fevkalade bir gün geçirdikten sonra ertesi gün başının ve bütün vücudunun ağırlaştığını ve uyuştuğunu söyleyerek saraya götürülmesini emretti. sarayda üç gün hasta yattı ve sara hastalığına tutularak 1450 senesinin şubat ayının ikinci günü vefat etti..."

    kaynak: dukas kroniği - kabalcı yayınevi sf. 160
hesabın var mı? giriş yap