hesabın var mı? giriş yap

  • bize ne ya. turistler düşünsün.
    konsolosluklara falan gidip dertlerini anlatsınlar.
    tanım: türk vatandaşlarını ilgilendirmeyen durum.

    yanlış anlaşılma editi: bu taksiciler türkler'i almıyor ya, alsa da mesafe beğenmiyorlar falan. ona gönderme işte. esprisini açıklamak zorunda kalan adam oldum ya la.

  • fenerbahçeli olmama rağmen gururlandıran olaydır. futbol dahil birçok konuda bize tur bindirmiş bir ülkede, türkiye'nin bir değerinin -bireysel de olsa- benimsenmesi ne güzel lan!

  • beceriksizve salak canlılara verilen isim.
    neden salaklar? suda yaşıyorlar. bi kere suda yaşanmaz ki. yaşansa biz çıkmazdık sudan. kafası çalışan bütün canlılar çıktılar. balık hala suda.
    neden suda yaşanmaz? havadar değil. adam gibi oksijen bulunmuyor. olanı da kullanabilmek için değişik değişik şeylerle uğraşıyorlar: süzgeç.
    süzgeç gerçeği! süzgeçle nereye kadar yaşanır? evet denizde oksijen var ama suyun içinden süzeceksin de kullanacaksın da...ölme japonum ölme. çok meşakkatli. ayrıca deniz hayatı çok streslidir. orada kural olarak büyük balık küçük balığı yer. ve eğer az önce çıktığınız mercanda daha büyüğüyle karşılaşmadıysanız, diğerinde mutlaka karşılaşacaksınızdır. böyle stresli bir ortamda şöyle derin bir oh çekemez, rahat bir nefes alamazsın. çabuk ölürsünüz.
    balıklar neden ölür? çünkü birbirlerini sizi yer. denizde mutlaka sizi yiyecek birilerine rastlarsınız. rastlamadıysanız da stresten ülser olursunuz. neden? "derin bir oh" çekecek hava yok da ondan. diyelim ki kendinize akciğer geliştirdiniz, en büyük balık oldunuz, olsanız olsanız balina olursunuz.
    balinalar az mı yaşar? yetişkin bir balina ortalama olarak 15-20 yıl yaşar *. fena bir ömür sayılmaz aslında. ama onların karadaki muadillerine oranla çok daha kısa süre yaşarlar. serseri mayın bir fil ortalama olarak 60-80 yıl yaşar.
    peki bu aradaki fark neden? rutubet. rutubet adamı yer bitirir. istersen balina ol. her taraf su. suda ne olur? çürüme. ben o denize ne atsam çürür. fil atsam fil de çürür.
    bu konuda devlet bişey yapamaz mı? yapamaz arkadaşım. devlet bana yapsın ne yapacaksa.
    işte bu bahsettiğim sebeplerden ötürü suda yaşanmaz.balıklar sudan çıkmayı akıl edemediklerinden ölürler. akıl edenleri de var. ama onlar da beceremiyorlar. en akıllı balık: yunus. akciğer olayını da hallettiler. fakat gel gör ki sudan çıkacak teknoloji henüz ellerinde yok. öyle zıplaya zıplaya çıkılmaz. bakma sen kurbağa çıktı. ama onun durumu başka. o çıkabilmek için kaç bin yıl zıpladı biliyor musun sen?
    binaenaleyh, aklı olan karada yaşar.

  • tatilya projesinde yer almış olan adamın konuşmasını izlemiştim. tatilyanın neden battığını hatırladığım kadarıyla şöyle açıkladı:

    + türk ailesi çocukları için hiç bir şey yapmaz. tatilya projesi amerikan aile yapısına göre tasarlandı, her çocuk için iki yetişkinin de geleceği düşünüldü, neredeyse şehir dışına yapılması da sorun olmayacaktı çünkü aile taa beylikdüzüne kadar gitmeye çekinmeyecekti.

    oysa anladık ki türk ailesi çocuğu için o kadar uzağa gitmez. türk ailesi alış veriş merkezine kendi ihtiyacı için gider çocuğunu da avm'deki ufak oyun parklarına bırakır, kendi ihtiyacı yoksa sadece çocuğu için gitmez.

  • asla ben usta oldum denmesin. araba kullanmak çocuk oyuncağıdır diyen arkadaşımı trafik kazasında kaybettim.

  • şu sıralar öğretim üyeliği yapan bir kişiye ait tez.

    ders anlatıyor, danışmalık yaptığı kişilerden etik çerçeveler dahilinde çalışma yapmalarını talep ediyor bu zat.

    ayrıca, eğer gerçekten bizim anlayamadığımız kadar sofistike bir çalışma değil de büyük bir koftilik söz konusu ise, bu doktora tezinin savunma jürisindeki beş öğretim üyesinin de bir an önce soruşturulması ve diğer jüri görevlerinin de araştırılması gerekmekte. çok büyük rezillik söz konusu.

    edit: tarihçi bir öğretim üyesi arkadaşımla konuştum, acaba kaçırdığım bir şey mi var falan diyerekten. özetleyerek aktarıyorum;

    "alışveriş listesi gibi...
    başlık yanlış, osmanlı'yı olmaz, osmanlı devleti olur...
    bu jüri bunu nasıl savundurur...
    tezi bırak, herhangi bir makalede bile hayatımda böyle bir akademik dil görmedim, her baktığım cümlede hata var...
    ingilizce yazılan bölümler sıkıntılı..."

    bakalım sonuç ne olacak, özellikle akademik camianın bu işin peşini bırakmaması gerek. doktora tezi bir akademisyenin namusudur. kariyerindeki en önemli adımlardan birisidir, umarım burası türkiye deyip geçilmez.

  • gençlikte yurt dışına taşınmaktır. bir akrabam (kadın) 45+ yaşta abd'ye taşındı, 2016'da dolar bu kadar absurd değilken burdaki güzel konumda evini satıp oradan bahçeli ev aldı, çocuklarını okullara yerleştirdi, "benim için o sayfa kapandı" derken orada aşık da oldu, burada yaş farkına takılan bir kadınken şu an hayatındaki insan kendisinden 10 yaş küçük, orada yeni bir çevre yaptı, az evvel bana iş yerindeki shift'i sırasında ses kaydı bıraktı, burada yönetici klasmanında bir işi varken orada mavi yaka minvalinde bir iş yapıyor ama mutlu, resmen mutlu. 45+ ve yepyeni hayat. nefes aldığınız her an istediğiniz her yere yerleşirsiniz.