hesabın var mı? giriş yap

  • birkaç ay önce r4bia diye dalga geçiyorduk, simdi r4bia olsa “dolar dip yaparken sesi cikmayan eksici” derler bizle dalga geçerler.

    griz mriz yoh, ehonomi çoh eyi.

  • ülkenin güven vermemesi, kurun giderek artması, pozitif gibi dev prodüksiyonları getirecek şirketlerin el değiştirip vw arena, babylon bomonti'ye sıkışıp kalması, zorlu psm ve küçükçiftlik park dışında istanbul'da mekan darlığı sebep olarak gösterilebilir. artık eğlence sektörü tamamen izole hale getirildi. küçük küçük kurtarılmış bölgeler dışında yapılma riski alınmıyor. zorlu psm ve iksv arka arkaya 5 gece aynı grubu çıkarması ilginin ne derece olduğunu gösteriyor zaten.
    zeytinli, nilüfer gibi festivaller istanbul dışında olduğu ve prodüksiyon olarak dev sanatçıları karşılayamayacağını herkes biliyor. festivallerin artık istanbul dışına çıkarılması gerektiğini düşünüyorum. avrupa'nın çoğu yerinde festivaller küçük şehirlerde yapılıyor keza amerika'da da o şekilde. pozitif , zorlu psm, bkm gibi dev prodüksiyonları getirebilecek şirketler zeytinli ve nilüfer gibi alternatif yerler keşfedip parlatması yeni bir heyecan getirebilir. 120 tane türk grubunun her sene aynı yerde konser vermesini büyük birşey yapıyor gibi satmak bir süre sonra iş yapmayabilir.
    ayrıca müzik kültürü rock müzikten elektronik müziğe kayıyor fikrine katılmıyorum nick cave, liam gallagher, robert plant daha geçen sene sold out yaptı. bu ülkede daha 5 sene önce rhcp,metallica, iron maiden için birbirini ezen insanlar vardı. rock müzik her zaman ilgi çekecektir hele daha önce türkiye'ye gelmemiş grupları getirebildikleri takdirde işin boyutu daha da artacaktır. daha geçenlerde sadece kur farkından metallica gelemeyebilir diye açıklama yapıldı. metallica, tool,slipknot, the cure, muse, florence and the machine sadece bu sene turlayan şahane isimler. getirmek isteyen çok fazla prodüktör olduğunu biliyoruz sadece kur farkı ve ülkenin durumu engel olarak gösterilebilir. bu sene yine güzel festivaller olacaktır kimse merak etmesin.

  • “ben çocukken annem bana hep hayatın anahtarının mutluluk olduğunu anlatırdı. okula gitmeye başladığım zaman, sınavda bana 'büyüyünce ne olmak istiyorsun?' diye sordular. ben de onlara 'mutlu olmak istiyorum' diye cevap verdim. onlar bana, soruyu anlamadığımı söylediler. ben de onlara, hayatı anlamadıklarını söyledim.”
    john lennon

  • tarihe not düşülmesi gereken bir başka türk hava yolları rezaleti ama bu seferkininin hikayesinin üstüne hbo otursa mini bir sezon dizisi bile çıkabilir o derece değişik. ayrıca türk hava yolları da böyle böyle mağduriyet koleksiyonu yapmaya devam ededursun artık itibarları gözümde metro turizm seviyesine inmiştir.

    biz 17:40’ta tk 7248 uçuşu için uçağa gitmek üzere yer servisine alındık yaklaşık 5 dakikalık bir yolculuktan sonra uçağın dibine geldik ama kapılar açılmadı. bekliyoruz bi uçak var karşımızda gitmek istiyoruz ama gidemiyoruz. uçak da küçük embraer olanlarından hani sanki "bakın nasıl uçağımız güzel mi yeni aldık" diye böyle sergiliyorlar içerde biz ise 40-50 kişi nefes nefese güneşin vurduğu pist sıcağı ise yüzümüzde. neyse on dakika içerde bekledikten sonra yan taraftan bi vip dolmuşu geldi içinde 4-5 takım elbiseli adam ve birkaç güzel giyinimli kadın. bunların direkt uçağa alındığını gördük. hal böyle olunca yaşlıca bi amcaya fenalık geldi önce, sonra cinnet geçirdi kapıyı yumruklamaya, tokatlamaya başladı. bunun üzerine benim de süper kahramanlık dürtüm ister istemez harekete geçti. kapının acil durum çıkışına yarayan kırmızı düğmesini indirmeye başladım. -zaten hep içimde bi tuhaf ukte idi bu tür düğmelere basabilmek bir gün-. yalnız ben bu düğmeyi tam kavrayamadım ve kapı açılmadı bi türlü. yardım isteyeyim bari dedim sonra ulan süper kahraman yardım ister mi hiç diye biraz daha çektim parmağım kanadı. en son dayanamadım "pardon şunu indirebilir misiniz siz de?" dedim ve o sırada diğer kapıların da acil düğmesine bastılar, tüm kapılar açıldı. yaşlı adam ve bir kaç kişi beraber hızlıca görevlinin üstüne haklı bir şekilde kızarak yürümeye başladılar.

    “biz kümeste hayvan mıyız, kaç dakikadır bu sıcakta bekliyoruz otobüste?, neden bize kapıları açmıyorsunuz? vip'leri beklemek zorunda mıyız..niye bi açıklama yapmıyorsunuz?”

    yaşlı amca yer görevlilerine kızdıktan sonra kendinden geçip hostes ve pilotlara da kızdı. (ben bu yaşlı adamın eski ünlü hakem ve de milli hakem kurulu başkanı bülent yavuz olduğunu öğreniyorum. onu da uçaktaki 6 numaralı sivok beşiktaş formalı reyisten öğreniyorum. o da akşamki gençlerbirliği beşiktaş maçına gidiyormuş tek başına destek için. -gidemedi-)

    biz uçaktayken biraz sonra yardımcı pilot anons yaptı yüzünde anlamlandıramadığım bir gülümseme.

    “ya bizim bilgimiz dahilinde olmadan sizi uçağa davet etmişler, o yüzden sizi çıkarmak zorundayız. teknik bir sorun var sonra durumdan haberdar ederiz” dedi. herkes kabin bagajlarını geri aldı ve uçaktan çıktı. otobüse binerken artık iyice sosyal bir deneye maruz kaldığımızı düşünüyorum ve de bekleme salonuna giderken farkettik ki vip’ciler de bizimle beraber bu sefer aynı otobüste. o da ayrı bi komedi. vip dolmuşu ile dönseler daha bi komedi olurdu sanırım. bi tane aşırı zengin abla da gelip şikayet etti en sonunda.

    “biz vip’den çıktık, geri dönmemiz gereken yer de vip olması gerekirken neden burada ( bu fakirlerin arasında) bekliyoruz, anlamadım”.

    ablanın mağduriyeti elite plus mağduriyet bizimkisi basic, classic. öyle de olsa zengin de olsa ablaya ben hak verdim ve kendisinin mağduriyetini birazcık da olsa giderme adına araya mesafe koydum. orda beklerken sorunun ne olduğunu söylemediler, teknik arıza dediler, pilotun uçağı işgal(!) ettiğimizden dolayı kızdığını söylediler, birbirinden çelişkili cevaplar, birbirlerini anlamakta ve bize anlatmakta sorun çeken thy ve tgs görevlileri, atar yapan ego kasan yöneticileri olan ise gariban yolcuya. ulan ben hadi gencim az da sabırlı bi insanım yanımda 80 yasında bir dede vardı "niye buraya geldim" diye söylene söylene uzaklaştı vazgeçti uçuştan. ekranda ise periyodik olarak artan gecikme süresi. 45 dakika, 1 saat 5 dakika, 1 saat 20 dakika..vs

    asıl, 2 saate yakın bir rötardan sonra uçağa bindiğimizde ise suratımıza yedik fatality yumruğunu. "taksi sıramız 12, yaklaşık 45 dakika sonra kalkışı planlıyoruz".

    yani dünyanın bütün firmalarının bütün uçakları rötar yapabilir, bu havacılığın içinde olan bişey ancak bunu insan gibi ekrana yazarlar baştan bilgilendirirler, böyle thy gibi insana gluglu yours deyip hindi muamelesi yapmazlar. insan gibi açıklama yaparlar. yolcunun mağduriyetini giderirler bir şekilde. thy koltuklarında kıbleyi gösteren uygulamalar yapacağına biraz da elemanlarına yol yordam göstersinler. hepsi şaşırmış yönlerini. dün uçuştan 30 kişi vazgeçti umarım hepsi de hakkını arayacaktır bir şekilde. benim de elimden geleni şimdilik bu.

  • şöyle bir empati kurdum kendisine hak verdim.

    bir haberde okumuştum, "rıza bey" ibrahim tatlıses'in ailesiyle tatile çıkmış, yatta 2 tane uzman dalgıç varmış. bunlara her gün taze balık yedirmek için dalıp zıpkınla balık avlıyorlarmış. nerden nereye rızacım. bende olsam girerim depresyona.

    kendisine tavsiyem duşta zencilere dikkat etmesidir. daha çok depresyona girebilir.

  • burger king kuryeleri bildiginiz gibi yonetime cok yakin adamlardir. protesto edilen kurye direk bu sikayetleri direk burger king ceo'su daniel s. schwartz'a iletmistir. cok ise yaradi yani kisacasi.

  • --- spoiler ---

    lady stark'in turk oldugunu kanitlayan dizi olmustur kesinlikle.
    kapi actiricam size bahanesiyle gitti ogluna kizina kismet buldu, evlendirdi, geri dondu. bu kadin sadece turk olabilir, iddia etmeyin.

    --- spoiler ---