ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
90 milyon doz biontech aşısı geliyor
-
bakın belki koca'nın söylediği doğrudur, söz konusu miktarda aşı söz konusu zamanda gelecektir ama aşıların geldiğini görene kadar asla inanmıyorum. inanmıyor oluşumun da suçlusu ben değilim.
zeynep bastık adblock filtresi
-
bu dahil tüm zeynep bastık başlıklarını yok eden filtre.
eksisozluk.com##a[href^="/zeynep-bastik"]
ben adguard kullanıyorum ama her türlüsünde çalışır. zeynep bastık ile başlayan tüm başlıkları yok eder. şu şekil:
görsel
takvim umuttur
-
haftalık not yazılabilecek masa takvimleri çok işlevseldir. eşim emekli olduğunda da bu takvimleri çok kullandı. dün kendisini toprağa verdikten sonra kullandığı 2016 yılına ait takvimde bir sayfaya bakmam gerekti. takvimin başına söyle bir not düşmüş : "takvimin umut olduğunu öğrendim. geleceğe bir bilet gibi. okşadım. son yaprağını görmeyi,kullanmayı diledim. bu umudu bana maral (maral erol) getirdi. birlikte görmeği diledim. "
ve eşim son yaprağını kullanamadı ise de gördü.takvimde yazılandan habersiz ben de ölümünü facebook'tan bildireyim diye söyle yazdım " 2017 yılını gördü. o çok sevdiği kokinaları da gördü.rahat uyu artık yoldaşım"
takvimler bir anlamda tertip düzen yapma anlamı da taşır.hatta ahsen-i takvim ,
en güzel tertip ve şekil yani mecazen insan demektir.
evet takvim umuttur.
not : eşimin ölümü nedeniyle yazan,mesaj gönderen tüm sözlük arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
durakta bekliyorum. durakta 3-5 kişi var. karşıdan belli vücut geliştirmeyle uğraşmış biri sırıta sırıta geliyor. durakta oturan birinin yanına gidiyor. eski tanıdık olduklarını tahmin ediyorum. diyalog şöyle gelişiyor:
kaslı genç: selim naber ya tanıdın mı beni ?
duraktaki genç: ilyas sen misin olm? nolmuş böyle sana ya? kasilyas olmuşsun resmen ehe ehe. *
ne adamlar var ya. allah belanı vermesin selim. düşündün mü bunu daha önce ne yaptın. ben tutamadım kendimi güldüm orada şahsen. herkes güldü gerçi.
terminator 4
-
- sarah connor?
- kim?
- sarah connor?
- ha sen benim eski adımı diyosun. değişti o, sarah öztürk oldu. evlendim ben...
- olumsuz! kayıtlara göre sarah connor hiç evlenmedi...
- canım kayıtlara geçmedi zaten. imam nikahı yaptık...
- hımm... that changes everything...
sözlükçülerin en tuhaf korkuları
-
sokakta cop kutusuna bir sey atacakken icinden kedi firlayacak korkusu.
cittaslow
-
italyanca'da "yavaş şehir" anlamına geliyor. şehir merkezlerinde araba kullanımını yasaklayarak, mcdonald’s şubeleriyle süpermarketleri kapatarak yaşanır şehirler oluşturmaya çalışıyorlar. toskana’nın minik chianti şehri 1999 yılında ilk “citta slow” kenti olmuş, ve gittikçe yayılıyor. belli kontrollerden geçerek "yavaş şehir" olarak adlandırılmaya hak kazanan şehirler şirin mi şirin bir salyangoz logosu kullanıyor.
logo bu: http://www.dalane-golfklubb.no/…ttaslow100x75-1.jpg
şeytan diyor, bırak bu koşuşturmayı, git yerleş bir italyan "cittaslow"a, sakin sakin, şarabını yudumlayarak geçir hayatının geri kalanını...
yüksek maaşlı iş bulunca hemen istifa eden çalışan
-
bomboş bir yorum.
birader o zaman ver 6 bin fazla gitmesin. sanki kârından çalışanına pay veriyomuşsun gibi ömür boyu sana neden mahkum kalsın?
nasıl ki sen ticaretinde kârına bakıyosun, çalışan da kârına bakıyo.
edit: imlâ
sevgilisine 3 liralık dürüm yediren erkek
-
(bkz: kız sevgili)
debe editi: yazar arkadaşlardan çok acayip mesajlar alıyorum. olm ben de istemezdim bu entry ile debe'ye girmeyi, niye kılıçlarınızı çektiniz saldırıyosunuz. başlık yazımındaki anlatım bozukluğuna dikkat çekmek istemiştim sadece. buna da bir bakarsanız güzel olur bence;
mutluluğun sırrı (bkz: #37803677)
24 eylül 2014 şantiyede çekilen karınca belgeseli
-
fantastik bir belgesel.
şimdi inşaatcı arkadaşlar bilir, genelde dağ başında oluyor bu şantiyeler. özellikle de yol, içme suyu, doğalgaz şantiyeleri ise. o yüzden de bir takım fantastik mahlukatlar hep çevremizde.
ulan sabah tuvalete gideyim dedim.
o da ne ?
bir yaratık tuvalet fayanslarında ölü olarak yatıyor.
oha lan, bu ne böyle, dur şunun bir fotosunu çekeyim. baktım karıncalar toplaşmaya başlamış.
sonra da iş çığrından çıktı, belgesele döndü.
işte fotoğraflar.
yaratık bu, karıncalar ufak ufak toplanmaya başlıyor. yaratık hala tek parça.
http://i.hizliresim.com/8eqw8a.jpg
karıncalar çoğalıyor.
http://i.hizliresim.com/02lwlb.jpg
antenler falan gidiyor yaratığın.
http://i.hizliresim.com/oz9qjb.jpg
parçalamaya başlıyorlar.
http://i.hizliresim.com/78pwyn.jpg
lan lan, bir kol gitmiş.
http://i.hizliresim.com/ng29on.jpg
e yuh artık, sırtlanmışlar bacağı gidiyorlar.
http://tinypic.com/…php?v=200ryxk>&s=8#.vcmmhappx3v
bakalım sabaha ne kalacak? tembih ettim herkese, son halini de göreceğim.
son durum raporu editi: evet arkadaşlar, öğleye doğru geldim baktım. tembihlemiştim zaten dokunmayın, bulaşmayın, temizlemeyin diye. ne ufacık bir parça ne de tek bir karınca kalmıştı.
sınavlarda verilmiş en kötü yanıtlar
-
1900lu yillarda aynen ya$anmi$tir.
edebiyat sinavi. soru: "baki'nin her yaneden ayagina altun akup gelür /
escar-i bag himmet umar cuybardan beytini ceviriniz." cevirinin sonu "dusen yapraklar medet umar irmaklardan" olacak.
yanda oturup "cuybar ne?" diye soran adamin soyadi akarsu'dur.
-"oglum, cuybar ne lan?"
-"fisir fisir"
-ne?
-"nehir. nehir."
-"ne?"
-"yahu, nehir! river, ....riviere,.... irmak, ....dere,... cay"
-"ne?... ne?...ne?... ne?...ne?... ne?...ne?... ne?..."
- "ooooof! hah, soyadin salak!"
- "tamam. saol."
sonuc: sinavdan cikilir, zaman gecer. notlar aciklanir.
edebiyatci: "x, sen bi daha istersen y'den kopya isteme evladim. senin iq seviyene gore fazla komplike kopya veriyo. ben de cok dusundum soyadini nerden cikartti bu diye."
adamin yazdigi: "du$en yapraklar medet umar soyadlarindan."
20 nisan 2000 leeds united galatasaray maçı
-
kim atti kral atti sozunun soylendigi mactir bu.. ben sahsım adina babamla bir kahve de babamin ismarladigi limonlu gazoz ile hakan sukurun golunu gazozun sisesini ondeki adamin kafasina vurmak suretiyle kutlamistim bu ikinci golu ve "kim atti kral atti" bagirisini.. bereket abimiz de o golun sevinci ile "vurma lan kafama piç" demekle yetinmis babam da "piç dediginin babasi benim" kivamina bir yakarisla 15 yasindaki veledini korumustu o gunlerde.. hayat feci eglenceliydi zamaninda.. cine5 vardi bir de..