ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
wi-fi kelimesini vayfay diye okuyan tip
-
(bkz: ne diyem meyhmuyt mu diyem)
adidas superstar'ın 1000 lira olması
-
fiyatlar hakkında diyecek bir sözüm yok. gemi azıya aldılar artık. iki ay sonra daha yazın başında 1000 liraydı şimdi 2000 olmuş deriz. yalnız bu modeli her jenerasyonda parlatıp satabiliyor olmaları daha çok ilgimi çekiyor. milyon çeşit model arasından yıllardır üretilen ve klasik haline gelmiş bir elin parmakları kadar modeli var adidas'ın. onlardan birisinin de bütün pazarlama stratejisini afro-amerikalılar üzerinden kurmuş olmaları pek tuhaf. bu modelle özdeşleştirdiğimiz beyaz sporcu veya sanatçı neredeyse yok gibi bir şey.
normalde 1970'li yılların başında basketbol ayakkabısı olarak çıkmış bir model. önce kareem abdul-jabbar sonra neredeyse bütün zenci nba oyuncuları bunu giymeye başlayınca satışlar patlıyor. tahmin edebileceğiniz üzere çok kısa sürede sahalardan sokaklara iniyor. ilk beş yılında sadece üç farklı renkle sunulurken sonraki on yılda rap müzik yükselişe geçince sokaktaki konumunu run dmc ile sabitleyip her mevsimde onlarca farklı model satışa sunuluyor.
üç bant eşofman ve superstar ise resmen run dmc'nin iş kıyafeti haline geliyor. yetmiyor my adidas adında bir şarkı çıkarıyorlar. basketboldan sonra haliyle rap müzik, break dans vb. zenci kültürüyle özdeşleşiyor. adidas bakıyor bu iş zencilerle yürüyor, doksanlarda aynı stratejiyi devam ettiriyor. yeni run dmc albümü ve tekrar popülerleşen old school akımını yakalayıp missy elliot, nelly vb. döneminde ne kadar meşhur zenci varsa sponsor oluyorlar. sonuç ortada. bugün bir milyon farklı modeliyle her sezon mağazalarında yer alıyor.
hatta 2005 yılında coşup 35. yıl diyerek özel bir seri çıkarmışlardı. o kadar çok model vardı ki mağazada aklınız çıkıyordu. onun üzerinden dahi 15 sene geçmiş. ayakkabı olmuş 50 yıllık. tabi ki zamanla bir çok değişime uğradı lakin yarım asır boyunca aynı modeli satabilmek boru değil. en son pharell williams ve saz arkadaşları her yerde bu modeli giyerek reklamını yapıyordu. son zamanlarda popüler kültürden koptuğum için hangi esmer kardeşlerimizi kullanıyorlar bilmiyorum.
segmentasyon, ne bileyim hedef kitle vs. diyebilirsiniz. o kadarını ben de tahmin ediyorum fakat bu ayakkabı stan smith gibi direkt bir beyazın adı verilerek, ya da hedef kitlesi direkt afro-amerikalılardır gibi bir strateji ile piyasaya sürülmemiş. sporda süper star kavramının yeni yeni oturduğu bir dönemde zenci yıldızların parlamaya başladığını ön görerek tasarlamışlar. tek bir yıldızın görüp bunu giymesi ile klasik haline gelmiş.
kareem abdul-jabbar'ın demesine göre model piyasa sürülmeden önce sponsorluk vs. bir durum yokmuş. kendisi bir gün mağazada görüp beğenmiş ve satın almış. reklam işi sonra başlamış. bu dönemde piyasaya sürülüp ertesi yıl üretimden kaldırılmış onlarca basketbol modeli var adidas'ın. anlayacağınız superstar hem isim hem model olarak hedefi on ikiden vurmuş.
fiyatlarla ilgili aklıma başka bir şey geldi son dakika. bunu doksanlarda gurbetçiler gelip türkiye'den alırdı daha ucuza satıldığı için. almanya değilse bile almancılar kıskanırdı türkiye'yi. eğer başlık altındaki almanya fiyatları doğru ise bugün tam tersi hale gelmiş.
19 ağustos 2015 pkk'nın siirt'te mayınlı saldırısı
-
dolar 3 liraya dayanmış, hergün şehit veriyoruz, istanbul'un göbeğinde dolmabahçe'de silahlı saldırı oluyor ama adam hala muhtarlara maval okuyor. ya sabır
sahibinden kapatılsın
-
sahibinden gibi siteler sağlıklı ekonomilerde bilgi asimetrisini azaltarak pazarın daha sağlıklı oturmasını sağlar.
sağlıksız ekonomilerde ise bizde olduğu gibi yapışkan enflasyonun daha da yapışkan olmasını sağlar.
kötü olan site değil, ekonomi.
kapatacaksanız liyakatsiz ekonomi yönetimini kapatın.
kızım istediği erkekle yatabilir diyen baba
-
bu baba:
amerika'da ise; "tabi korunmak şartıyla" diye ekler.
fransa'da ise; "tabi fransızca konuşması şartıyla" diye ekler.
rusya'da ise; "tabi ayık olmak şartıyla" diye ekler.
türkiye'de ise; "tabi bir daha kalkmamak şartıyla" diye ekler.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: kenan doğulu karslı mı beyler
1. hani doğulu diyorlar ya.
3. yılmaz güney antalyalı mı piç
4. uzay hepari mars li mi amk bebesi
15. özgür çek praglımı amın oğlu
16. cristian baroni baron mu
19. tarkan altarin oglu mu amina soktugum?
ccc tan ccc
avrupa'ya gidip veliaht prens kafesleyen kezban
-
kadın ne yaptı ki kezban oldu şimdi.
cetvelin üzerindeki anlamsız delik
-
cetvel hava alsın diye açılmistir.
türkiye ile norveç arasında yapılan müthiş anlaşma
-
https://twitter.com/…?t=lqnfywnsnewruic7dyynva&s=19
"türkiye ile norveç arasında yapılan anlaşma ile norveç vatandaşları türkiye'ye kimlikleri ile seyahat edebilecek, türk vatandaşları için vize zorunluluğu devam ediyor"
bir kez daha ülkemle gurur duydum. ancak yine de biraz yetersiz gibi geldi bana. afgan, suriyeli ve pakistan vatandaşları ülkemize kimliksiz bile girebiliyorken, norveç halkından kimlik istememiz pek yerinde olmamış.
edit: arkadaşlar biliyoruz biz de turizm, o, bu, bilmem ne... sizce trajikomik olan şey bu söyledikleriniz mi? çok mesaj geldi. yeter artık. norveç, isveç, herkes bize giriyor. biz giremiyoruz. hep bize giriliyo. olay bu.
türkçe yetersiz bir dildir
-
(bkz: bu da mı zaytung değil)
yeter ama. bu adamlar taş mı yesin? koca cumhurbaşkanı adamların işine göz dikti.
sınıfa girmeyen arkadaşını bıçaklayan başkan
-
sınıfa girmeyen çocuk bıçaklasaydı terörist olacaktı. ama başkan bıçaklamış. şimdi soruyorum: ne işi varmış o çocuğun sınıfın dışında?