hesabın var mı? giriş yap

  • inanılmaz bir olay. yapanları görünce ne alakası var der, dalga geçerdim. geçen kendi başıma gelince deneyeyim dedim, hala etkisini üzerimden atabilmiş değilim. böyle bir rahatlama olamaz. sanki o ok oraya hiç girmemiş gibi, çok enteresan!

    edit: gerçekten okçuyum (bkz: #40886670)

  • esasında konu derin ve uzun fakat bu şablonlar günümüze yaklaştıkça çoğalmaya başladı. insanlar kendilerini bir karede hayal ediyor, bazen bunu gerçekleştiriyor ve mutlu oluyorlar.

    esasında günümüzde çoğumuz yaşlı ergenler gibi davranıyoruz. ergenlik biraz var olanı değil hayalindekini sevmek, mutluluk şablonları hayal edip, onları elde edemeyince mutsuzlaşmak ve o mutsuzluğu dışa vurmaktır.

    günümüzün en popüler mutluluk şablonlarını payşaılan fotoğraflarda, sosyal medyada, sohbetlerde sık sık duyabilir-görebilirsiniz.

    benim örnek vereceklerim;

    - en popüler, en klas cep telefonuna sahip olmak.

    - scirocco, jetta vs. tarzı bir arabaya sahip olmak.

    - haftasonları 50 çeşit gerekli gereksiz şeyin konulduğu serpme kahvaltılar.

    - 3000-5000 arası kazandıran yormayan, garantili iş.

    - evin ikea showroomlarındaki evlere benzemesi.

    - çocuk sahibi olmak, çocuğa cool doğum günü partileri, çocuğu küçük justin bieber ya da balerin gibi giydirmek. çocuğu adeta bir aksesuara çevirmek.

    - yazın bol foto çekilebilecek cool tatiller.

    - fotoğraflarda, videolarda cool çıkan sevgili veya eş.

    - evde dvd koleksiyonu, filtre kahve makinesi, tchibo'ya-the body shop'a-watsons'a sık sık uğramak.

    - sadece fotoğraf çekilip aman ne cool'uz diye çıkılan yurtdışı tatilleri.

    - yine fotoğraflarda cool çıkan, diğer hayvanlardan çok farklıymış gibi bahsedilen kedi veya köpek.

    - evde smart tv.

    - yapmacık gülüşler, kahkahalar.

    - yapmacık fasıllar, fasıl seviyormuş gibi davranma.

    - arabada dinlenen power fm.

    - bireysel emeklilik hayalleri.

    - saçını, başını trendy bir adamın ya da kadının saçına başına benzetmek, onun gibi giyinmek. bıyık modaysa bıyık, tek kaş trendiyse tek kaş.

    ve daha bir sürü şey...

    lan belki çoğuna göre bu şablonların %20'si bile mutlu olmaya yeterli. bazılarına göre ise bunlar bile yetmez. bizler ne kadar basma-kalıp tipler olduk lan. insan bazen sahiden hiçlik duygusunu yaşıyor ve 90'ları özlüyor.

    konvansiyonel medya, reklamlar, küreselleşme, teknolojideki gelişmeler ve özellikle sosyal medya bizleri ne kadar basma-kalıp tipler yaptı lan. çoğu kadının-adımın beynini yarsak beyninden bu mutluluk şablonları çıkar, başka da mutluluğa dair bir şey çıkmaz.

    neyse amk. sıkıldım ben biraz. saçmaladım.

  • lan bu dışarda yemek yemeyin salçalı makarna yapın evde yiyin diyen mal sürüsü sosyal hayat, eğlence, gezme tozma, stres atma vs'den zerre anlamıyor. bira pahalı, evde yapın. rakı pahalı, etil alkol. sinema pahalı, kaçak izle. iphone pahalı, reedmi al. et pahalı, tavuk taşşaa ye. tatil pahalı, köye git. sigara pahalı, içme. araba pahalı, otobüse bin, anandan arabayla mı doğdun? ledtv pahalı, tüplü neyine yetmiyor? koltuk zamlandı, bir yıl yerde otursan ölmezsin. damacan su kaç lira oldu? suyu da az iç amk. umumi tuvalet pahalandı, gel ağzıma sıç.
    allah belanızı versin sizin. sizin yaşadığınız şey hayat değil ama siz anlamıyorsunuz, anlamayacaksınız.

  • e5 kıyısında 5 metrekare boş alan görse orada güllerden türk bayrağı, çiçeklerden boğaz köprüsü, çakıl taşlarından büyükşehir belediyesi amblemi, irice taşlardan kız kulesi yapmaya çalışan bir fantastik insandır, zannediyorum ibb park ve bahçeler müdürlüğü bordroludur.

    ki en son kız kulesi çalışmasında iyice kendini aşmış, cam çerçeve de getirtmiş, kız kulesini yatay manada sıfırdan inşa etmiş, tebrik ediyorum. (boğaziçi köprüsü çamlıca tarafında metrobüs duraklarına gelmeden...)

    düz yeşillik, çimen de güzel biri bu adama anlatsın rica ediyorum.

  • kuvvetle muhtemel artık ömrünüz boyunca kedi sahibi olacaksınız demektir. ömür boyu kedi sahibi olmak tüysüz kıyafet giyememek, yalnız yemek yiyememek demektir. masanın üzerinde bardak bırakamaz, evden üç gün ayrı kalamazsınız. yemeğinizden tüy çıkmasına hiç aldırmazsınız.

    kediniz biraz fazla uyusa endişelenip dürtmek, hayvancağız hevesle oyun oynayana kadar içi rahat etmemek kedi sahibi olmanın değişmez kurallarındandır. kum değiştirirken benden çok sıçmışsın eşşoleşşek diye söylenmek farzdır. tüm camlara sineklik taktırmak yine de yaz sıcağında odadan çıkarken camları kapamak şarttır.

    kedi sahibi olmak banyo/tuvalet kapısını asla kapamamak, acı acı miyavlamalar son bulsun diye alelacele duş almaya alışmaktır. kedi sahibi olma konusunda repütasyon kazandıkça kediler yalanırken kafanı uzatır kedini denersin, mis gibi yeni yıkanmış kedi kokusunu içine çekersin.

    hep güzel değildir kedi sahibi olmak.

    yardıma muhtaç kedi görünce kafanı çeviremezsin, evini açarsın, yuva ararsın. yuvalandıramadığın başına kalır, evdeki kedinle aran açılır. ama sonra yine düzelir, kaldığın yerden +1 kediyle devam edersin.

    sonra bir gün ömrünün on beş yılını beraber geçirdiğin kedini kaybedersin, o sırada yanında olmadığın için kendini hiç affetmezsin. günlerce kendine gelemezsin. bir daha asla kedi almıycam dersin.

    yine alırsın. yine yaşarsın. yine seversin.

    iyi gidiyordu halbuki, durduk yere üzüldüm.

    edit: arkadaşlar yeni yıkanmış kedi kokusu tabi ki sabunla, detarjanla yıkanmış kedi kokusu değil. saçmalamayın. kedi makineye atılmaz, sabunla çitilenmez. aklınıza böyle bir şey geldiyse derhal çıkarın, ve o kediyi kendi haline bırakın. teessüfler.