ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
kuyumcuların iflas etmesi
-
adamların elindeki mallar müthiş değer kazandı. onlar iflas etmekten değil, olsa olsa daha da zengin olamamaktan şikayetçilerdir.
kobe bryant
-
bir çok unutulmaz maçı var kobe'nin. benim için anlamı olanlardan, aklıma gelenlerden ve internette bulabildiklerimi paylaşmak istedim.
17.12.1997
kobe bryant 33 sayı - michael jordan 36 sayı
maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=yqxfjrixny8
02.01.1998
kobe bryant 20 sayı - michael jordan31 sayı
https://www.youtube.com/watch?v=ljdqvv5krxi
04.06.2000
2000 batı konferans finali 7. maçı. lakers - portland
maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=efgxg20xvua
02.06.2002
2002 batı konferans finali 7. maçı. lakers - sacramento
maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=3pnhhhym-sw
25.12.2004
kobe ve shaq'ın ayrılık sonrası ilk karşılaşmaları
maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=k8p91dfzl04
20.12.2005
kobe bryant 62 - dallas mavericks 61
maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=y9v-_5nou8q
22.01.2006
kobe bryant 81 sayı
maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=zcvplnr-c3g
30.04.2006
2006 batı konferansı ilk tur 6. maçı. lakers - phoneix suns
maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=asavqrthdhu
2006 sezonu 4 maç üst üste 50+ sayı
portland 65 sayı, maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=usfjc13klrw
timberwolves 50 sayı, maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=ujwgkwfbc-k
grizzlies 60 sayı, maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=8gxz4dfj2u4
new orleans 50 sayı, maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=f3ahip0ct9u
13.04.2016
kobe'nin son maçı
maçın tamamı: https://www.youtube.com/watch?v=dglzkcg-_yk
edit: bazı linkler yenilendi.
renkli gözlü insanlar
-
buradan hepsine seslenmek istiyorum; bütün mavi ve yeşil gözlüler objektife iyice girin tamam mı la.. iyice yapıştırın yüzünüzü makineye aferin. yoksa allah korusun anlayamayız renkli gözlü olduğunuzu..
aslanın suratına pasta vuran insan
-
hayvanın hayattan bezmişliği, çaresizliği suratından okunuyor aslanlığı bile kalmamış. arapların ne kadar boş, görgüsüz ve cahil bir toplum olduğunun kanıtı gibi video.
kadın börek yapmasını bilmiyorsa o aile dağılır
-
aman allahım o nasıl bilek,
olmak isterim yuvana direk.
bir de biliyorsan yapmayı börek,
mutluluktan olurum shrek.
chapel hill katliamı
-
katil müslüman olsaydı "islamcı terörist 3 kişiyi öldürdü", "abd'nin kara günü", "chapel hill'de terör" şeklinde manşetlerin havalarda uçuşacağı saldırı. katil müslüman olmadığı için her zamanki gibi, "psikolojik sorunları olan yalnız adam" tanımlamasına başvurulmuş.
unutmadan; (bkz: american sniper)
bunlar da ölen kişilerin facebook hesaplarıymış;
[https://www.facebook.com/razan.abusalha https://www.facebook.com/razan.abusalha]
[https://www.facebook.com/deah.barakat https://www.facebook.com/deah.barakat]
[https://www.facebook.com/yabusalha https://www.facebook.com/yabusalha]
çok üzücü gerçekten
isaac newton
-
bu zat kembirç'te prof. muş zamanında. bi düşünün:
-çocuklar bu akşam yeni bişi keşfettim.
-yaaa. yinemiiiii?
-uffffffff.
-calculus diye çok hoş bişi.
-eeee
-şimdi annatıyorum, finalde sorumlusunuz.
en düşük memur maaşının 22 bin tl olması
-
net değil brüt 22 bin lira olması durumu. onun neti olsa olsa 17 bin olur. kemal kılıçdaroğlu net olarak asgari ücretin 2,5 katı olacağını söyledi. aradaki farkı siz hesaplayın artık.
ayrıca niye seçimden sonra? sen iktidarsın. istesen şimdi anında yaparsın, seni tutan ne?
not: devlet memuruyum. değil 22 bin tl, ev araba yat kat verse yine oy vermem ve benim gibi milyon tane memur var.
ingiliz edebiyatı vs fransız edebiyatı
-
öncelikle shakespeare bütün edebiyat tarihinde tek gerçekten. türkçe olarak peter brook'un "shakespeare'i anımsamak ve unutmak"** diye bir metnini buldum geçen ay, o iyi bir başlangıç olabilir sanırım. onun dışında yine peter brook, tom stoppard ve thomas ostermeier'in hamlet'e bakışının çok doğru olduğunu düşünüyorum, özellikle ostermeier'in hamlet'i internetten falan bulunuyorsa izleyin gerçekten. şurada da çok iyi olmasa da yine bazı şeylerin çok iyi anlandığı bir hamlet var, üstelik david tennant oynuyor hehe: http://www.youtube.com/watch?v=u-nlnsq3p7y
bu kısmı sadece birileri "andromaque hamlet'i döver" dediği için yazdım aslında, hamlet edebiyat tarihinin en güçlü metinlerinden biridir çünkü. bu yüzden shakespeare'i pek katmadan devam edeceğim:
20. yy öncesinde fransız edebiyatı herhangi başka bir ülkeden çok daha büyük ve önemli bir birikim yarattığını düşünüyorum. gerçekten çok güçlü entelektüel çevrelerin birbirini takip ettiği ve birbirinin üstüne inşa ettiği bir kültür yaratılıyor çünkü. corneille, racine, moliere, hugo, balzac etc. birkaç isimle geçeceğim, keza takdir edersiniz ki yoksa zaten gider sınavıma çalışırdım.
ingilizlerin de eli armut toplamamış. milton, dickens, austen, keats falan gibi nefis bir külliyat yaratmışlar. onlara da afferin.
20. yy ise gerçekten iki ülke edebiyatının da bi rahatladığı bir dönem. fransa breton'la falan iyice bir ayaklanıp ordan artık allah ne verdiyse genet'siyle sartre'ıyla vian'ıyla perec'iyle güçlü bir 11 yakalamış. ingiltere'de de bu dönemde woolf, orwell, stoppard ve -benim gözümde 20. yüzyılın en önemli yazarlarından- douglas adams nefis şeyler yazmış. ayrıca sarah kane'i de ekliyim dedim çünkü çok seviyorum.
böyleyken böyle. fransızlar mı ingilizler mi döver konusunda çok bir şey söyleyemeyeceğim: fransız edebiyatının daha istikrarlı ve verimli olduğunu düşünüyorum fakat ingiliz edebiyatında da gerçekten eşi benzeri olmayan eserler mevcut. ayrıca ingiliz edebiyatına henüz o kadar hakim olmadığım için kaçırdığım önemli isimler de vardır muhtemelen. onları da okurum zamanla, hayat bana güzel resmen.