ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
mavi köşk
-
vakti zamanında sophia loren in bir gece misafir olduğu rivayet edilen kıbrıs güzelyurt yakınlarında bulunan köşk. sahibi olan avukat, kıbrıs barış harekatı sırasında köşkünü terketmiştir. 1989 a kadar, başka bir deyişle mafya tarafından vurulana kadar da para yardımı yapmıştır.
elit kesimin çocuklara koyduğu sikimsonik isimler
-
bizim sitedeki genç evliler direkt sikimsonik koymuşlar oğlanın ismini.
90'lı yıllardaki zenginlik belirtileri
barış isteniyorsa önce türkiye ismi değiştirilsin
-
(bkz: abdülselam bi sus amk)
yaran facebook durum güncellemeleri
-
türk kadınları gitsin, yerine italyan erkekleri gelsin ona bile razıyım. en azından muhabbet ederiz.
yaşlı bir insan gibi yaşayan genç
-
dışarıda olan işlerini bitirip kendini bir an önce eve atmak ister. ilişki olayının kasıntısına girmez. heyecanı yoktur, öyle sevinmek, şaşırmak gibi reaksiyonlar vermez. yemek yediği zamanlar en keyifli anlarıdır günün. gezmek, sosyalleşmek, yeni heyecanlar bulmaya aman kim uğraşack diyerek karşı çıkar. veya şartların istediği gibi olmayacağına kanaat getirmiştir.
kısaca üzerine ölü toprağı serilmiş bir gençtir. elini eteğini çekmiştir hayatın getirisinden. nasılsın sorusuna yuvarlanıp gidiyoruz diye cevap verir. kendisiyle ortak yönlerim mevcuttur.
kitap okumuyorum eksikliğini hissetmiyorum
-
mantıklı bir laf. zira insan kitap okumamanın eksikliğini hissetmez, çevresindekilere hissettirir. zaten "kitap okumuyorum, eksikliğini hissetmiyorum" açıklamasında bile bu eksiklik ayan beyan ortada.
aykut kocaman
-
gün itibariyle yerinde olmak isteyeceğim son adam. düşünsene aykut kocaman'sın, televizyonda fatih terim'in drogba'yla sohbetini izliyosun; o sırada kapı çalıyo, gelen bekir. hocam diyo yarınki idmana gelmesem olur mu.
mehmet bey üzüntüden arabadan inip evine yürümüş
-
elitliğe bakar mısınız?
bu ülkede
bakanın biri iki gün üstüste aynı gömleği giydi diye,
diyanet işleri bakanı evine yürüdü diye,
acindirma yapılıyor.
utanma duygusu olur insanda... herkes mercedes'e binebiliyormuş. bu cümledeki "herkes" hangi herkes? bizim çalık, milletin a.ına koyacağız, bakara makara, gemi değil gemicik, alo fatih, bilmemne villaları, urla, kupon arazi kavramlarının muhatabı "herkes" mi?
yoksa, ananı da al git denilen çiftçi, çizmesi sedyeyi kirletir diye endişelenen madenci, kendisine iş verildi diye şükretmesi gerektiği söylenen engelli, dilenci yerine konulan kanser hastası öğrenci, 30 yıldır çocuklarından haber alınamayan anneler mi?
insanlar var gözleri görür, sözleri dünyamızı karartır,
insanlar var gözleri görmez, sözleri dünyamıza ışık tutar.
edit: ajitasyon dogru tabir degilmis. acindirma olarak degistirdim. uyaran rolandmicrocube'e tesekkurler.
veyis ateş'ten ses kaydı açıklaması
-
hangi telefon konuşmasına 10 milyon dolardan bahsediliyordu da kırpıp yerleştirdiler diye merak edilesi açıklamadır.
darbe gecesi para çekenler ülkeden kovulsun
-
atin vatandasliktan be. nolur atin. hemen, sevinerek cikarlar. turkiyenin gotu boklu vatandasligina kalmadilar - vatansiz kaldiklari, bu muameleyi gordukleri anda gittikleri ulke aninda siginma hakkini verir, kafalari rahat yasarlar.
(bkz: valla mi lan)
aydın boysan
-
"istanbul'da balıkçı sayısı kebapçıların altına düştüyse sorun var demektir."
adam bir cumlede o kadar guzel anlatmis ki sehrin durumunu. buyudu, buyudu, tam bir ortadogu sehri oldu..
roportaj
taksiciler battı mutlu musunuz
-
nükleer bombadan sonra yeryüzünde; hamamböcekleri, emlakçılar, taksiciler ve müteahhitler hayatta kalacaktır. merak etmeyiniz, bir şey olmaz onlara.