ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
migros'ta içki satılıyor diye çeki oradan vermiş
-
anlatayım da içiniz soğusun.
20 - 25 dakika önce evinde lazım olduğu için bizdeki ufak taş motorunu istemeye geldi mahalleden bir komşu. ayaküstü de muhabbet ettik beş on dakika.
bu komşunun çalıştığı fabrikanın sahibi kendi şahsî hesabından bütün işçilerine 1000'er liralık migros alışveriş kartı vermiş.
tabii ki çok güzel bir davranış. yüzlerce çalışanına gönlünden kopmuş yardım etmiş adam bu salgın döneminde kullansınlar diye. gelin görün ki bizim bu komşu abi fabrikada " migros'tan alışveriş çeki vermiş çünkü orada içki de satılıyor " gibi laflar etmiş.
bir de bize anlatırken öyle sinirli, öyle kendini haklı görür bir hâlde ki!
bu konuşmalarını patrona iletmişler tabii ve adam da verdiği kartı geri almış.
utanacağı yerde hâlâ kendini haklı görüyor bizimki de.
babam, " kendin kaşınmışsın. cuma'ya bile gelmiyorsun, sonra olur olmadık yerlerde adamlık yapmaya çalışıyorsun! " diye cevap verdi de " iyi akşamlar " dedi gitti adam öylece motoru alıp.
zerre acımadım.
bre malın önde gideni! evinde çoluk çocuğun var. ne güzel 1000 liralık alışveriş hakkın olacaktı durduk yere.
ne diye şov yapıyorsun?
toplumda artık çok var bu tipler o yüzden gerçekten iyi olmuş diyorum.
böyle sert tepkilerle akıllanırlar belki.
dipçe: yine okuduğunu anlamayanlar doluşmuş başlığa! adam, " ben içki satılan yerden alışveriş yapmam! " demiyor. böyle dese kimse laf edemez ben de dahil. sonuçta adam buna mecbur değil. hatta böylesi iyi niyetli bir patrona durumunu doğru dürüst açıklasa idi eminim o patron o kartın yerine 1000 liralık normal bir çek bile verirdi gitsin istediği yerden alışveriş yapsın diye.
yalnız bu komşumuz hem kartı kabul ediyor hem de patronun arkasından sallıyor! bu ikiyüzlülüktür! bunu eleştiriyorum. " adam neden içki satılan yerden alışveriş yapmıyor? " demiyorum!
28 kasım 2016 ufo saldırısı
-
ne olur gerçek olsun dediğim saldırı.
eğer fake ise başlıklarını çok pis engelleyeceğim emreorhan kardeşim.
1916 paskalya ayaklanması
-
''easter rising'' olarak da bilinir. (irce'de: éirí amach na casca)
askeri olarak ingiliz yönetimine karsi basarisiz olmus bir isyandir. 1916 yilinin nisan ayinin paskalya pazartesisi'nde düzenlenmistir. isyan, militan cumhuriyetçilerin irlanda'nin kontolünü ele geçirmek istemesi ve birlesik krallik'tan ayrilma istegi tasimasi ile ünlüdür. devrim girisimi 24-30 nisan 1916 tarihleri arasinda, irish volunteers üyesi ögretmen ve avukat olan padraig pearse'un ve irish citizen army üyesi james connolly'nin dublin'in kilit noktalarini ele geçirmesi ve bagimsiz irlanda cumhuriyeti'nin ingiltere'ye karsi kuruldugunu bildirmesi ile basladi. ingiliz hükümetinin olaya müdahalesi sonucu çogu sivil yüzlerce insan hayatini kaybetmistir. 3000 kisi tutuklanmistir ve 15 kisi (devrimi planlayanlar) idam edilmistir. içlerinden sadece michael collins kurtulmus ve ira 'nin temellerini atmistir. bu olay irlanda bagimsizliginda çok büyük öneme sahiptir.
kursuna dizilerek idam edilenler;
padraig pearse
thomas clarke
thomas macdonagh
joseph mary plunkett
edward daly
william pearse
michael o'hanrahan
john macbride
eamonn ceannt
michael mallin
cornelius colbert
sean heuston
sean macdermott
james connolly
thomas kent
sir roger casement
life is drunk
pazar banyosu
-
banyodan çıkıldığında ev ütü kokmuyorsa bir geçerliliği yoktur.
30 kasım 2020 marmaray'da aktarmanın kaldırılması
-
ibb başkanı olarak kendilerinden olmayan birini seçen istanbulluları cezalandırmak için alınmış bir karar.
yazık günah be yeter artık! inin vatandaşın tepesinden!!!
owencan
-
adam michael jordan'ından tut pele'sine vasat diyor, biri gelmiş drogba'ya vasat dedi diye ağlıyor. hey allahım.
anglachelm
-
iddiaları vs biraz geç de olsa izledim.
arada ben de her normal insanın yapması gerektiği gibi kendi yazdığından şüphelenen, arada "belki de ben yanlış biliyorumdur" diyen biriyim. kendimi yanlış bulduğum gidip düzelttiğim vakidir.
ama okullarda cüzdanından atatürk resmi düştüğü için 15 yaşındaki çocuğa mobbing uygulayan "abiler" beni hedef almaya başladıysa herhalde doğru yoldayım diyorum.
siyasi partilerle benim pek bir işim olmaz. benim şahsi önderim mustafa fehmi kubilay'dır. tarikatlara, irticaya, yobazlara ve bunların şakşakçılarına bir gıdım yol vereceğine dik durup başını vermeyi tercih etmiş olan subaydır. bu ülkenin kurtuluşuna giden ve artık unutulmakta olan o yol kubilay gibi insanların başları ile döşelidir.
o yolda benimkinin de olmasından şahsen gurur duyarım.
kendimi savunmayacağım. benim yazdıklarım ortadadır. zaten sayı olarak çok da fazla bir yazı yok, isteyen gider okur ve ne anladıysanız odur.
şehirlerarası otobüste stephen hawking'e dönüşmek
-
4 saatten uzun süren yolculuklarda başıma gelen olay. uyuyamadığım için önce bi belden aşağısı öne kayıyor, sonra eller kucakta birleşiyor, kafa yana kayıyor derken bi de gece yolculuğuysa yıldızlara dalıyorum; ulan kainata bak amma çok yıldız var düşünüyorum bildiğin. şöyle bi 200-250 saat devam etsek yemin ediyorum tanrı parçacığı yaparım otobüsteki alet edevatla. valla yaparım.
zeka geriliğinin en büyük kanıtı
-
sigara içmek, düğün yapmak ve kalıcı dövme yaptırmayı zeka geriliği zannetmek.
hayata dair iç burkan detaylar
-
aç kalınan bir günde dışarıdan sipariş verilmesi, kapıyı açınca kapıda kişinin babası yaşında birisinin yağmurdan sırılsıklam olmuş bir şekilde kat kat giyinerek gelmiş, biraz da zorla konuşarak iyi akşamlar diyerek siparişi uzatması. üzerimde yarım kollu tişört falan vardı benim de, ev sıcak. herif belli ki üşümüş, babam yaşında, bana siparişimi getiriyor. benim dışarda yağmur yağdığından bile haberim yok. oturuyorum öyle sik sik evde.
ulan dünya bazen öyle boktan bir yersin ki.
1. cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan
-
1. cumhurbaşkanı mustafa kemal atatürk'tür. nokta.