hesabın var mı? giriş yap

  • çok yakın bir geçmişte, kuzenimi eşi ile birlikte, eviyle kaza yaptığı mesafe arası bir km olmayan bir kazada kemerlerini takmalarına rağmen kaybettik. geriye iki evladı annesiz babasız kaldı. ne saçmalıyorsun sen, trollüğün de bi edebi adabı var. trollük ile üç beş fav kasıcam diye yapmadığınız şaklabanlık kalmadı, sözlüğün içinden geçtiniz, bsg artık ya.

  • nasa, sapan benzeri bir fırlatıcı kullanarak uyduları uzaya göndermek için tasarlanmış benzersiz bir sistemi denemek için özel uzay uçuşu şirketi spinlaunch ile işbirliğine gitti.

    işbirliği, yenilikçi yeni uzay teknolojilerini keşfetmek için on yıldan fazla bir süre önce kurulan, "nasa uçuş fırsatları programı"nın bir parçası ve 2022 yılında programa katılan iki organizasyonun test uçuşları gerçekleştirmesi bekleniyor.

    sistem, elektrik motorlarıyla çalışan dev bir dönen kolun bir ucuna uydunun yerleştirildiği roketi koyarak yüksek hızlara çıkarıp uzaya fırlatarak çalışacak. görsel - video

    roket, neredeyse hiç hava direnci olmayan bir vakum odasına yerleştirileceği için kol dakikada yaklaşık 450 devire kadar hızlandırılacak ve bu sayede uyduyu taşıyan roket, hızlandırıcı mancınığın bacasından 8.000 km/s'ye varan hızlarda fırlatılacak. bu hızın uyduyu alçak dünya yörüngesine yerleştirmeye yeteceği düşünülüyor.

    ekip, bu sistemle roketlerin büyük miktarda yakıt taşımak zorunda kalmayacağı için daha uygun maliyetli ve çevre dostu olacağını belirtiyor.

    spinlaunch ekibi, 2021 ekim ayında new mexico'daki spaceport america'da sistemin küçültülmüş bir prototipi olan "a33 manyetik yörünge hızlandırıcısı"nın başarılı bir test çalışmasını gerçekleştirdi. ilk test uçuşu - 7. test uçuşu

    maksimum gücünün sadece yüzde 20'sini kullanan prototip ile binlerce metre yüksekliğe bir roket fırlatmayı başardılar.

    ekip, a33 hızlandırıcı ile fırlatılan roketlerin, üst atmosfere ulaştıktan sonra ateşlenecek motorlar ile istenen konuma manevralar yapmasını sağlayacak güçlendiriciler üzerinde çalışıyor.

    ayrıca a33'ün temel alındığı ve çok daha büyük boyutlu olan l100 manyetik yörünge hızlandırıcısı üzerinde de çalışmaya başladılar. l100'ün, abd kıyı şeridinde, lokasyonu henüz belirli olmayan bir yerde inşa edilerek 2025 yılına kadar faaliyete geçmesi planlanıyor.

    kaynak: science focus, spinlaunch

  • arabasında keser taşıyan bir insanın aşırı minnoş, kalpleri ısıtan pişmanlık hikayesi. dünyanın en naif insanına bunu nasıl yapmışlar?

  • kuantum ilkeleri eğer küçük ölçeklerde önemliyse, büyük ölçekli dünyada genelde önemsizse, kuantum fiziği ile klasik fizik arasında ayrım nerededir? bu soruya niels bohr tarafından verilen cevap, uyumluluk ilkesidir.

    aslında yukarıdaki soruya ilişkin, kimi fizikçiler farklı öneriler sunmuşlardır. mesela bazı fizikçiler, kuantum fiziği her yerde geçerlidir, ancak büyük sistemler için kuantum etkileri gibi hususlar konu dışıdır derken, bazı fizikçiler "atom altı ölçekte ölçüm yapıyoruz; fakat yaptığımız ölçümleri klasik dünyadaki büyük aletlerde yaptığımız için bu ölçüm işlemi, 2 dünyayı kesintisiz bir şekilde bağlar" şeklinde düşünce belirtmişlerdir.

    burada hatırlatmakta fayda var; klasik fizik dediğimiz fizik, 17.yy, 18 yy ve 19.yy'da geliştirilen mekanik (kuvvet-hareket), termodinamik (ısı-entropi) ve elektromanyetizmanın (ışık ve manyetizma) fiziğidir. bunlarda einstein'ın 20.yy'daki özel ve genel görelilik teorilerini de katabiliriz. bunlar kuantum dışı fiziklerdir ve makro ölçeklerde son derecede başarılıdırlar.

    niels bohr'un 1913'te öne sürdüğü uyumluluk ilkesi yani ingilizce adıyla "correspondence principle", bir kuantum durumu ile sonraki durum arasındaki artışlar küçüldükçe, klasik fizik, daha büyük ölçüde kesin hale geldiğini yani kuantuma uyumluluğunun artacağını söylemektedir.

    niels bohr, bunun için hidrojen atomu örneği verir. hidrojen atomunun taban durumu (uyarılmamış hali) ile ilk birkaç uyarılmış durumu birbirlerinden önemli ölçüde faklılaşmaktaydılar. bu halde klasik davranışlar ile kuantumsal davranışlar arasında bir benzerlik yoktu. bu arada uyarılmış hidrojen atomunun taban durumuna göre çap olarak daha büyük olduğunu ek bilgi olarak geçeyim. fakat uyarılmış durumun yüzde birine ya da 200'de birine indiğimizde klasik tanımlar ile kuantum tanımları birbirine daha uyumlu gelmeye başlamaktaydı. yani elektron için gezegene benzer şekilde bir yörüngeden söz etmek olası hale gelmekteydi. elektronun 200 durumunda 199 durumuna, 198 durumuna ve 197 durumuna kuantum sıçramaları, radyasyonun klasik modelde olduğu gibi soğurularak, helezonik bir biçimde hareket etmesi anlamına gelmekteydi. yani bohr, kuantum ve klasik fiziğin yüksek uyarılmış durumlarında pürüzsüzce birleşmesi gerektiğini düşünmekteydi. yani baktığımızda taban durumundan bir uyarılmış durum ölçeğinin 200'de birini düşünürsek, bu mesafedeki bir sıçramada klasik fiziğin uyumluluğu artar.

    kaynak: kenneth w.ford, 101 quantum questions. harvard university press; first edition edition

  • aradaki demir tel ve kangurunun efendiliği olmasa kanguru bunu kulağından tutup sikip atacak ama ortamlarda kanguru tokatladım dersin kim bilecek.

    edit: hayvanat bahçesinin kurallarını hiçe sayan, kendi eğlencesi için hayvanı bunaltan tepki gösteren vurmaya çalışan videodaki şahıs hakkımda hakaret davası açacakmış. mahkemede görüşürüz o zaman delikanlı :)

    edit 2: suç duyurusu "sedat purut" adlı çaylaktan geldi. trollüğü ile meşhur. büyük ihtimal tırt ama yarın bahsettiği hukuk bürosu ile iletişime geçip işin doğrusunu öğreneceğim. eğer ortada bir şey yoksa bu sefer ben yaktım seni sedat purut uğraşır durursun büroyla :)

  • birebir çalışmış bir insan olarak diyorum ki nurgül yeşilçay haklıdır. bilen bilir onu kupası hep doludur, bir şeyler içer. bazen çok neşeli olur sağı solu öper bazen kızgın olur yoldan geçene saldırır. sabahtan akşama öküz gibi çalışırsın bir de bu tipi beklersin. geldiğinde hep kıpkırmızıdır ve bir ton pudra mudra bir şeyler gerekir.

  • belli ki kendi kendine çekmiş çocuk gerizekalının teki de bulup yaymış. ulan hanginiz ayna karşısında saçma sapan hareketler yapmadı ben 25 yaşındayım ben bile yapıyorum halen. çoğu kişi de öyle. gece 2 gibi gelen yakışıklılık hissi gibi bir şey olsa gerek.