hesabın var mı? giriş yap

  • okulda en ön sıraya oturmakla, telefonuna müzik indirmekle, spor yapmamakla kıroluk arasında ilişkiyi hala çözebilmiş değilim. arka sıralarda dersi dinleyemiyordur, ilgisi dağılıyordur? boyu kısadır ya da gözleri bozuktur tahtayı göremiyordur? vakti yoktur spor yapamıyordur? veya belki yaşadığı muhitte rahatlıkla sporunu yapabileceği parklar, spor alanları yoktur ve parasızlıktan spor yapamıyordur? ipod'u yoktur müziklerini telefondan dinliyordur? tabi siz aşırı derecede mükemmel, entellektüel, sportif ve zenginsiniz ya kendi halindeki kızlar bile size göre kıro. hepiniz paşa torunusunuz ondan herkese burun kıvırıyorsunuz. ekşi'de ne tür ruh hastaları dolaşıyor belli değil.

  • her kış 5 kilo alıp yaza kadar 5 kilomu vermem lazımcı tiplerin dramını okurken sinirleniyorum resmen. biz burada obezite ile mücadele etmeye çalışıyoruz, millet 60 kilo oldum kilolarımdan insan içine çıkamıyorum diyor. sanki 150 kiloyla morbid obezsin de yürüyemiyorsun anasını satayım yaa...

    hangi bakış açısı sadece 50 kiloda fit olacağınıza inandırıyorsa sizi, gidin ona öfkelenin lütfen.

    hala tartıda gördüğü rakam için delicesine bunalıma giren insanlar görüyorum ki asabım bozuluyor.

    az ağırlık kaldırın ki kaslarınız güçlensin. her yaz aynı teraneler için kafa şişirip durmayın. kilo vermenin ve fit olmanın tek yolu temiz beslenip, spor yapmaktır. bugün kilo vermenizi sağlayan mamalarınızı (!) ömrünüz boyunca kullanamayacağınıza göre sürdürülebilir alışkanlıklar kazanmak yararınıza olacaktır.

    special k, çilekli activia yiyip tatlı krizine girmeniz çok normal. kalorileri değil etiketleri okumaya başladığınız an doğru yola giriyorsunuz demektir.

  • siyasal islamcılığın neden mide bulandırıcı olduğunu gösteren önemli bir sözdür. sümeyyesi de selçuk'u da durmadan saçma sapan açıklamalarla malum kişiye baston olmaya devam etsinler bakalım.

  • bu pazar yaptığım eylem. dünya tatlısı bir sözlük yazarı ile tanıştım. hatta enteresandır birbirimizi neredeyse hiç görmeden tanıdık, tanıştık sıcak bir cay içtik aynı sıcaklıkta bir sohbet ettik.

    bu ilk değil aslında, gerçek hayatta görüşmeye devam ettiğim bir sürü dostum oldu. hatta geçen sene evde kızılca kıyamet kopup ben pılımı pırtımı toplayıp evi terkettiğimde, bu dostlarımdan biri öğrenir öğrenmez "ev bomboş duruyor, anahtar komşuda al, gir istediğin kadar kal" diyen jet hızında bir mesaj çekti taa londra'dan.

    bir başkası avukat dedi istediğin an. bir başkası iş dedi hatta "düşünüyorum, ne yapabilirsin diye 3 gündür, istersen buraya gel" dedi. tabi ki istisnalar vardır ama insanlar her yerde tanışıyorlar her yerde arkadaş, dost, sevgili olabiliyorlar. iyi insanlarla, kötü insanlarla karşılaşma ihtimali her yerde var. bu ihtimal galiba sizin ne aradığınızla da alakalı.

    sonuç olarak şu ana kadar, gerçek hayatta karşılaşıp, dost olduğunu zannetiğim kadar zarar görmedim henüz hiç birinden. demek ki o kadar da kötü bir şey değil.

  • eğlenceli bir mobil oyun. katil kim, köylü vampir gibi bir şey. 10 kişi uzay gemisi gibi bir yerde çeşitli görevleri tamamlamaya çalışırken aralarındaki hainler bu kişileri sabote etmeye çalışıyor. impostor denilen bu sabotajcı dilerse diğer oyuncuları yakalanmadan öldürmeye çalışıyor. her ölümden sonra ya da şüpheli durumda acil durum düğmesine basıldıktan sonra oyuncular aralarında istişare ederek katilleri bulmaya çalışıyor. oylama yapılarak katiller gemiden atılana kadar devam ediyor. katiller bulunursa oyunu gemi tayfası, bulunamazsa doğal olarak katiller kazanıyor.

    kim bilir neler yazdım yukarda acaba. neyse.

    e: oha oyun yürümüş gitmiş.

  • ilkelerini ivan pavlov'un koyduğu ilk öğrenme kuramıdır. organizmada hiç bir tepki yaratmayan nötr bir uyarıcının, organizmada doğal olarak bir tepki yaratan bir uyarıcıyla uzun süre birlikte verilmesi sonucu artık nötr uyarıcının da organizmada doğal uyarıcı gibi bir tepki yarattığı temel mantığından hareket eder. yeni bir davranış kazandırmaktan çok zaten var olan bir davranışı, başka ve ilgisiz bir uyarıcının da ortaya çıkarması sağlanır. türklerin yazdığı psikoloji kitaplarında "insanda klasik koşullanma pek yoktur" kandırmacasına rağmen bilakis son yıllarda insan zihnini kontrol etmede en çok başvurulan yöntemlerden birisi olarak kullanılmaktadır. örnek mi? hemen:

    örnek 1: cnn international, tv5 ve bbc world gibi kanallardan haber seyrederken çoğu kez "ortadoğu'da patlama 12 asker öldü" ya da "afganistan'da/irak'ta amerikan askerlerine saldırı" gibi haberlerde önce bir süre islami bir öge görürsünüz. ezan sesi ya da dinci olduğu belli bir adam görüntüsü, daha sonra ise patlama ya da dehşet verici olay ile ilgili görüntüler gösterilir. oysa haberin orjinalini seyretmek üzere irak ya da afgan kanallarına giderseniz olay esnasında ezan sesi olmadığını farkedersiniz.

    orjinale gitme gibi bir derdi olmayan çoğu kişiye bu haberler öyle sık tekrarlanır ki bir süre sonra islam ile ilgili ögeler terör ve şiddeti çağrıştıran ögelere dönüşür.

    örnek 2: belirli ürünlerin reklamı yapılırken çok sevilen ve insanlarda eğlence düşüncesi yaratan kişiler (örneğin sanatçılar vs.) bu ürünleri tanıtır. ürün--> sanatçı; ürün--> sanatçı; tıpkı zil-->et gibi, bir süre sonra böylece o kişilerin yarattığı eğlence düşüncesi o ürün tarafından da bizde oluşturulur hale gelir. ürünün satışları artış gösterir.

    örnek 3: politik liderler toplumda önem verilen ögelerle birlikte görülmeye dikkat ederler. örneğin bayramlarda toplumun önem verdiği değerleri çağrıştıran resimleri kendileriyle birlikte çektirirler. bu resimleri her yere astırırlar. bir süre sonra bu kişiler, aslında o değerlerin yarattığı güven ve huzur duygusunun aynısını tek başlarına oluşturabilir hale gelirler.

  • bir devrin türk sinemasında damga vurmuş efsanevi tarkan serisi süphesiz herkesin bir zaman denk gelip izlediği kült bir türk sineması klasiğidir. bu film serilerinde ana karakterimiz olan tarkan, çeşitli düşmanlarını alt etmiş adeta onların korkulu rüyası olmuştu. ben de sabah sabah fularımı çıkardım entelektüelitemi tarkan serisinin bazı kötü adamlarına ayırmaya karar verdim.

    benim en favori kötüm olan wank yu ile başlayalım. sima guand, çinli bilim adamı ve tarihçi, onun için ''ahlaksızlık insan olsaydı o wank yu olurdu'' diyor. imparatorun karısıyla aşk-ı memnu yaşayan kungfu reis, altın kılıcı ele geçirip çin tahtına geçmek istiyordu. görsel
    bu uğurda kılıcı ele geçirmek isteyen tarkan ile iki düello yaptı. ilk düelloda tarkan'ı patates çuvalına çevirdi, karton gibi katladı ve bir ağaca ayaklarından asıp öylece bıraktı. dönüşte tarkan'ın küllerini buda'ya hediye edecekti. tarkan kurbanlık gibi asılıyor
    fakat tarkan arkadaşları sayesinde kurtuldu ve kaplıcaya girip şifa buldu. ıı. karşılaşmalarında fizik kuralları ile izah edilemeyecek bir şekilde kendisine gelen demirden kılıcı, plastik gibi çevirip wank yu'ya saplayarak onu öldürdü. aha da bakınız

    viking kralı toro

    ragnar lothbrok'un büyükbabası olan toro, önceki kral gero'ya darbe yapmış ve kafatasından şarap içmişti. düşmanlarını acı şekilde, gözünü kırpmadan öldürmesiyle bilinirdi. kral toro

    verdiği vazifeleri yerine getiremeyen veya korkaklık gösteren adamlarının gözlerini kuşuna oydururdu. düşmanlarını ise çocukluktan beri beslediği ahtapota yem eder ve bunu seyretmekten sadistçe bir zevk alırdı.

    toro, işleri yoluna koymuşken tarkan'a saldırarak adeta cami duvarına işemişti.
    tarkan'a ânî bir saldırı yapıp çok sevdiği kurdunu öldürmüş ve yanındaki kızı da rehin almıştı. intikam için tutuşan tarkan, devrik kralın kızı ursula ile fizik kurallarını atlatıp onu öldürmüştür. göçebe ve savaşçı bir kavim olan vikinglerin yazılı geleneği olmayışı tabii olarak toro hakkında fazla bilgi almamızı engellemektedir.

    kostok - alan kralı

    türk kaynaklarında ''hain'' olarak adlandırılan kostok kurnaz ve iyi bir siyasetçiydi. o dönem kedi, büyücü goşa, hortis ve sorkof gibi mahallî liderlerle ittifak kurmuştu.

    tarkanın babası büyük altar'a boyun eğmeyi içine sindiremeyen kostok, bir ziyafet bahanesiyle komplo tertiplemiş ve altar'ın obasında kimseyi sağ komamıştır. bu komplodan tarkan ve altar'ın silah arkadaşı tulga sağ kurtulmuştur. ilerleyen yıllarda tulga, tarkan'ı dövüş sanatlarında eğitmiş ve intikam için onu harekete geçirmiştir. fakat sürecin başında sorkof'un oklarıyla hayata veda etmiştir.

    kostok'un bütün müttefiklerini teker teker avlayan tarkan, en sonunda onu kıstırmış ve bu anam için,bu babam için, ve bu tüm hun türkleri için derken adamı delik deşik etmiştir.

    vandal kralı genzeriko

    kafayı savaş tanrısı mars'ın kılıcı ile bozmuştur. kızı ile aralarında mükemmel bir ilişki vardı, öyle ki kılıcın yerini tarkan'a söyleyen kızını öldürmüştü. ölümü çok aradığı mars'ın kılıcıyla olmuştur.