ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
15 temmuz demokrasi ve milli birlik günü
-
rabbim bu millete bir daha meydanlarda döner yiyip demokrasi nöbeti tutturmasın.
doktor hasta diyalogları
-
az önce oldu:
- amca bu ilacı niye kullanıyosun?
- benim değil ki o ilaç... haa... benim benim... unutkanlık için.
ilaç yazdırmak için gelenlerden bu kadar inandırıcısını görmemiştim.
mustafa koç'un denize işemesi
-
"çevreci kimliği ile tanınan mustafa koç, yatıyla çıktığı deniz sefası sırasında yatındaki tuvaleti kullanmak yerine denize çişini yaptı." yatın tuvaletindeki çişlerin nereye gittiğini merak etmekteyim.
doların yükselmesinin zararları
-
yerli ve milli ürün he mi.
peki şunu sormak lazım o yerli ve milli ürünler işlenirken fabrikalar, tesisler su mu yakıyor? elektrik yakıyor değil mi. buyurun biraz sektörel bakalım.
elektrik üretiminin 3 büyüğü, doğalgaz, kömür ve hidro'dur. elektrik fiyatları saatlik belirlenir ve bu bir şekilde ağırlıklı ortalamadan belirlenen tarife ile meskenlere ve doğrudan anlık maliyet ile sanayi kuruluşlarına yansıtılır (son kaynak tedariği deniyor)
şimdi yerli ve milli kömürümüz yok mu? var aslında ama verimsiz. ithal kömür kullanılıyor. üretimin hemen hepsi dolar endeksli. dolar arttığı her saniye elektrik daha pahalı hale geliyor.
peki hepsini rüzgar, güneş, su falan yapsak, hayat bayram olsa? ı-ıh neden çünkü yekdem var. yenilenebilir enerji kaynakları destekleniyor. süper. ama dolar bazında destekleniyor, neden çünkü borçlar dolar endeksli. yani suyla üretiyorum bedava diyorsunuz da şu anda mesela 1 mw 185 tl ise, devlet bunu 330 tl'den alıyor su vs olunca. aradaki farkı bilin bakalım kimden tahsil ediyor (tedarikçiden, tedarikçi de kullanıcıdan)
dolayısı ile dolar tık tık artıyor ya, her artışta o yanan lambalarınız, işleyen makineleriniz daha maliyetli dönmeye başlıyor. dükkanını açan hasan amcadan, dev sanayi kuruluşlarına herkes zarar ediyor.
tüm üretimi yerlileştirmek buradan tek çıkış yolu. ancak ne öyle bir altyapı ne de tesis var. sadece buna odaklansak herhalde 25-30 yıl sürer. kaldı ki yerli üretim destekleme mekanizması konuşuluyordu. tüketiciye değişen bir şey olmaz yani.
24 pkk'lının kimyasal silahlarla katledilmesi
-
(bkz: mayın döşeyen onurlu gerilla)
israil devletinin twitter'da paylaştığı video
-
israil neden islam topluluklarına üstün geliyor?
hiç öyle yok nüfus falan demeyin. katar nüfusu ne kadar? 2 milyon. o nüfusla zenginlik o biçim. e ne buluyor bu adamlar hacı? bakın israil'de yapılan çalışmalar ile gelecekte göz tedavisini (miyop gibi uzağı görme sorunu falan) damla ile çözmeyi planlıyorlar.
islam alemi de ramazanda oruç tutmayan kâfir midir sorusundan öteye gidemedi. halen ramazanda yemek yiyorlar diye dövecek adam arayan primatlar bile var.
bu kadar müslüman ülkesi bir israil düzeyine ulaşamadı ya çok üzücü.
pantolonun çok güzelmiş biraz fazla yakışıklısın
-
yalansa, yalanına tüküreyim, doğruysa bize ne bundan dediğim olayda geçen bir cümle.
sözlüğün içine ettiniz tebrikler.
yapmayın, etmeyin şu güzelim ortamı ergen forumuna çevirmeyin.
not: ilk entry uçmuş.
american gothic
-
en fazla tiye alınan tablo ünvanına sahiptir zannımca. şöyle ki:
http://www.freakingnews.com/…ican-gothic--30808.jpg
http://images.allposters.com/images/agf/5046.jpg
http://i9.photobucket.com/…oulishamericangothic.gif
http://www.freakingnews.com/…ican-gothic--15978.jpg
http://farm4.static.flickr.com/…5286_a2dcbbffef.jpg
*
çocukluk dönemi korkuları
-
yonca evcimik'in 8.15 vapuru klibindeki uzun bacaklı adamdan korkuyordum deli gibi, sebepsiz.
http://www.youtube.com/watch?v=sezic-5reai
july
-
"culay" diye okunur. cümle içinde kullanmak gerekirse;
"vu culay ktu drink samting?"
piyango talihlisinden 15 gün önce ayrılan nişanlı
-
yalnız haberdeki şu ayrıntıya daha çok güldüm.
--- spoiler ---
ibrahim kasımoğlu isimli bir vatandaş ise çok şaşırdığını belirterek ikramiyenin çıkan kişi ve çal ilçesi için hayırlı olmasını diledi.
--- spoiler ---
ne alaka amk? :)
metrobüs
-
gecen gun zincirlikuyu'da kapi onumde acilmasin diye dua ettim. kapi onumde acilmasin da sonradan yavas yavas, insan gibi bineyim, ayakta gideyim diye dua ettim, ama acildi... ben, evet ben hayatinda karincayi bile incitmemis yasar usta, hic gozumu kirpmadan butun gucumle yanimdaki kekolari iterek oturdum. yani oturmusum. o kadar hizli gelisti ki sonradan bi baktim oturuyorum.
butun gucunuzu kullanarak yaninizdakileri ittirmek ne demek arkadas? valla isteyerek yapmadim ama kaburgalarim kiriliyordu aminim.
gunde iki defa, cogunlukla yogun saatlerde kullaniyorum bunu. yemin ederim insanliktan ciktim iki senede.