hesabın var mı? giriş yap

  • bir cok spor dalinda başarı göstermis ancak yakalandıgı kemik kanseri sonucu 18 yasinda sag bacagini kaybetmis kanadali bir sporcudur.

    kanser arastirmalarina para toplamak icin atlantik okyanusundan sisesine doldurdugu suyu, kanada'nin diger ucuna kosup pasifik okyanusuna dokmeyi planlamistir. protez bacagi ile insanlardan cekindiginden onceleri geceleri antrenman yapmaya baslamis, yaklasik 18 ay suren 5000 kilometre hazirlik kosusunun ardindan kanada'nin dogu yakasindan yola cikmistir. protez bacagiyla 143 gun boyunca her gun yaklasik bir maraton mesafesi (42 kilometre) kosarak 5373 kilometre yaptiginda yolun yarisindan cogunu katetmistir. ancak bu sirada kanser akcigerine sicramis oldugundan kosmasi imkansiz hale gelmistir. bir sure sonra komaya girip 1981 yilinda henuz 23 yasinda iken hayata gozlerini yummustur.

    her yil dunyanin bir cok ulkesinde kanser arastirmalarina kaynak saglamak amaciyla terry fox kosusu duzenlenmekte, toplanan bagislar ise o ulkenin kanser arastirma fonuna gitmektedir.

    2004 yilinda, kanada'nin trt'si (veya bbc'si) olan cbc (bkz: canadian broadcasting corporation) tarafindan duzenlenen 'en buyuk kanadali' isimli, genis katilimli bir halk oylamasi sonucunda, kanada'daki tum saglik hizmetlerin ucretsiz olmasini saglayan tommy douglas'in ardindan ikinci sirada yer almistir. ilk onda alexander graham bell ve john james richard macleod ile birlikte insulin'i bularak nobel tip odulu alan frederick grant banting de vardir.

    terry fox, herkes bir dolar dahi bagislasa bunun ciddi bir katki olacagini soylemistir. burdan yola cikan kanada devleti, 2005 yilindan itibaren, uzerine terry fox'un protez bacakla kosarkenki figuru bulunan madeni bir dolar (bkz: loonie) piyasaya surmeye baslamistir.

  • ikisi de aşağı yukarı kendi ülkelerinde aynı işi yapan insanlara verilen paralardır. yani bir öğretmen türkiye de 100 tl kazanmak için çalıştığı süreyle, almanya’da bir öğretmenin 100 euro kazanmak için çalıştığı süre aşağı yukarı aynıdır. bu durumda türkiye’deki öğretmenin alım gücü almanya’daki öğretmene göre aşağı yukarı 6-7 kat daha azdır. yani kimse salak değil merak etme. insanlar döviz kurlarını karşılaştırarak bir sonucu varmıyor. alım gücüne bakıyor. sen de gelip burda 5 euroya trollük yapıyorsun.

    edit: çok mesaj geldi. ben sadece şunu demek istedim: birebir nominal değerlerle karşılaştırınca da zaten 6 kat civarı alım gücü farkı çıkıyor. yani 100 tl ve 100 euro karşılaştırmasını yapan insanlar da bunun farkında demek istedim. bir arkadaş şurada hesaplamış. isteyen bakabilir.

  • ege (5) ve ilay'ın (3) tuvalette biri klozete, diğeri oturağa tünemiş haldeyken gerçekleştirdikleri öldüren diyalog.

    ege: ilay bak ipe.
    ilay: ipi bana versene ege.
    ege: olmaz!
    ilay: lütfen!
    ege: bak ilay benim ipim var.
    ilay: senin pipin var ege evet.
    ege: hayır pipim var demedim, ipim var dedim.
    ilay: sen kız mısın ki pipin yok?
    ege: ya ben kız değilim, benim pipim var.
    ilay: hayır senin pipin yok, senin ipin var.
    ege: anneeeee, ilay bana pipin yok diyor.
    ilay: annneeeee ama ben ona ipin var dedim.
    romica: birbirinizi şikayet etmeyin!
    ilay: aptal ege!
    ege: ben aptal değilim.
    ilay: aptal ege, aptal ege!
    ege: terbiyesiz ilay!
    ilay: sen de aptalsın!
    ege: sen de terbiyesizsin!
    ilay: ben terbiyesizim, sen aptalsın tamam mı?
    ege: tamam, ne haber terbiyesiz ilay?
    ilay: iyiyim aptal ege.
    ege: ne yapıyorsun terbiyesiz ilay?
    ilay: bana terbiyesiz deme, ben terbiyesiz değilim.
    ege: o zaman ben terbiyesiz olayım sen aptal ol?
    ilay: haıy ben aptal değilim, terbiyesiz değilim.
    ege: anneeeee, ilay aptal olmayı da terbiyesiz olmayı da kabul etmiyor!
    romica: ?!?
    ege: ilay, o zaman ben hem aptal hem de terbiyesiz olayım?
    ilay: tamam, aptal terbiyesiz ege.
    ege: ama sen ne olacaksın?
    ilay: ipi bana ver, afferin.
    ege: eee, ne oldu şimdi?
    ilay: sen hem aptal hem de terbiyesizsin, benim de ipim var!
    ege: annneeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee!!!!!!!

  • ayı viralidir

    son zamanlarda bu ayıların kibarlıklarının olduğu videolar daha sık karşımıza çıkmaya başladı. kamuoyundaki "ayı" algısını değiştirmeye çalışıyorlar bence. ayrıca dikkat ederseniz 32. saniyede kameraya bakıyor. kesin kurgu. kameraya oynuyor.

  • nasıl başkanlık sistemi? güzel mi parti devleti olmak?

    meşajımı aldın mı köydeki ahmet dayı?

    nasıl millet bahçeleri? çaylar sıcak, kekler taze mi?

    nerde yetmez ama evetçiler? nerde çalıyor ama çalışıyor tayfası?

    ödüyor muyuz geçmediğimiz köprülerin? uçmadığımız havaalanlarının parasını?

    hazır mıyız son bölüme?

  • spikerin olcan hakkında şöyle dediği maç:

    "kısa boyuna rağmen golü kokluyor."

    kısa boyluysa ölsün mü adam amk, gol de mi koklamasın.

  • aynı iltifatları sen ben etsek, ne abazanlığımız kalır ne de sapıklığımız. elin oğlu stylish dediğinde kızın ağzı kulaklarında iki tur attı mk.

    üstüne bir kelime daha edemeden ağzımıza burnumuza biber gazını sıkar polisi, jandarmayı, belediyeyi, akutu, sahil güvenliği arardı. harbiden coğrafya hem kader hem de kederdir sevgili hemcinslerim.

  • otobüse binerken mecidiyeköy'de bir numara yok. bir güzel uyudum. sonra gözümü bi açtım, karşıdan karlı dağlar geçiyor. bir daha açtım başımda bir çocuk: “kalk abi.” diyor “kars’a geldik(!)” *

  • rahmetli olan bir arkadaşım ve yine onun rahmetli olan babasından muhteşem bir diyalogtur.
    bizimki evde canı sıkıldıkça telefonu bilmemne polis karakolu buyrun diye açardı babası arıyor bir gün
    bizimki- iyi günler bilmemne polis karakolu buyrun
    babası-oğlum ?
    bizimki-baba?
    babası-oğlum karakolda ne işin var senin???