ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ayna şakasını türkiye'de yapmak
-
ikinci videodan çıkan sonuç gerçekten vahim.
ancak ben şakayı yapan arkadaşların iletişiminde de bir sorun olduğunu düşünüyorum.
orjinalinde, "arkanızdan gelen kızların ne kadar güzel olduğunu farkettiniz mi?", "arkanızdaki çift sizce de çok uyumlu değil mi?" gibi iltifatlar hoş ve naif bir ses tonuyla söylenirken, türk versiyonunda söylenen "dünyanın en güzel/ dünyanın en karizmatik..." gibi ifadeler dalga geçiyormuş izlenimi uyandırıyor.
ilkinde güzelliğinizin farkına varın gibi bir sosyal mesaj veriyorken, ikincisi fazla abartılı bir yaklaşımla "hadi lan oradan" cevabını hak ediyor.
aynı deneye maruz kalsam, ilk yaklaşıma gülümseyip teşekkür edecekken, ikincisine, "bu mu lan dünyanın en karizmatik adamı" cevabını yapıştırırdım.
dönüp bakmaya tenezzül bile etmeyenlere ise diyecek bir sözüm yok.
teknik olarak gargamel'in çok iyi bir insan olması
-
şirinler çizgi filminde hep akılda kalan "eğer iyi bir çocuk olursanız, şirinler'i bile görebilirsiniz" lafından ötürü, gargamel'in her bölüm bu mavi pıtırcıkları görmesiyle, hepimizden iyi bir insan olduğu apaçık ortaya çıkıyor.
aramızdan hiç şirinler'i gören var mı? evet biliyorum, hepimiz berbat insanlarız.
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: klavyeye kafa atıp çıkanı yazıyoruz
klavyeye tüm gücünüzle kafa atıyorsunuz çıkan yazıyıda buraya yazıyosunuz
1. mjnm nnmmnjh
iki kere vurdum ben kıyak olsun
(alayina isyan ?, 01.03.2010 23:55)
2. e=m.c²
ben biraz zekiyim de.
(uzgun kasli ?, 01.03.2010 23:57)
motosikletle tek başına türkiye turu yapacak kız
-
(bkz: allah rahmet eylesin)
debe edit: motosikletleri fark edin + şu ülkede her gezen ölmesin artık.*
aşk-ı memnu
-
zapping yaparken tekrar bölümlerine denk geldiğim, kısa süre izledikten sonra şu soruyu sormama vesile olan dizidir. "arkadaş, neden herkes sürekli ramazan bayramının birinci günü gibi giyiniyor?"
ne ürettiği belli olmayan firmalar
-
(bkz: acme)
yanan sobanın deliğinden tavana ateşin yansıması
-
hava soğuktur...
sen de küçük olmalısın.
baban,annen yanında.
ne derdin var ne kederin.
belki de içerde yer yatağında yatıyorsundur he?
akşam fındık falan konmuştur sobanın üstüne.
o soba seni ısıtsın diye çalışan baban,oturmuş çay içiyordur.o kadar da keyif yapsın değil mi?
sonra ışıklar söner,
tavanda kırmızı bir gölge...
sobadan gelen çıtpıt sesler...
annen yatmamıştır daha.sobanın içindeki odunun,kömürün tamamen yanmasını bekler.
belki de yanına uzanır.
mutlusundur işte.
huzurlusundur.
büyüyünce,o günleri bu kadar çok özleyeceğini hiç düşünmemişindir.
sobadan yansıyan ateşin kırmızısı,yerini kömürün rengine bırakır büyüdükçe.
üzülürsün.
meb'in 10. sınıflara verdiği ingilizce kitabı
-
uzaylılarla dostluk kurmanın en güzel yolunun halay olduğunu gençliğe anlatan nadide kitap;
görsel
yalnız en alttaki promise ve visit'e takıldım, yüksek ihtimalle halaydan sonra şöyle bir diyalog yaşanmış da onu aktarmaya çalışıyorlar;
-yeğenim bunu saymıyoruz, söz ver bir daha ziyaret edeceksiniz bizi ve köyümüzü.
-ne demek hüseyin abi, ne demek.. yeminle her yaz tatili burdayız artık.. diley diley yamaney dililili (zılgıt)
caminin önünde şampanya patlatan cahil
-
lan nerede şampanya patlatalım ? her yere cami diktiniz aq!
osursak caminin önünde osurdun diyeceksiniz!