2 entry daha
  • polovec diye anilan halk, aslinda batililarin kumanlarin soyundan gelen peceneklere taktigi isimdir; ruslar da 19. y.y.'da bunu yanlis bir bicimde 12. y.y.'da savastiklari kumanlara uyarlamistir. kumanlarin batiya giden boylari pecenekler olarak ayrilmis ve zamanla asimile olup balkan slavlari arasinda erimisken, yerlerinde kalanlari bugünkü tatarlari olusturmustur. dolayisiyla prens igor operasinin bu bölümünün dogru cevrilmis hali kuman danslari veya ruslarin yaptigi anakronizmde israr edilecek olunursa pecenek danslaridir; cünkü bizim tarihimizde polovec diye adlandirilmis bir halk yoktur. bu minik hatirlatmadan sonra operanin bu bölümünün konusu: kumanlar ruslarla carpisirken bir sürü rus kizi esir almis köle olarak calistirmaktadir, günün birinde, daha dogrusu operanin ilk perdesinin sonunda, bu köleler hüzünlenerek asagidaki "gurbet türküsü"nü okumaya baslarlar:

    rüzgarin kanatlarinda uc vatanimiza sevgili sarki,
    seni özgürce söyledigimiz yere,
    seni söyledigimizde kendimizi özgür hissettigimiz yere.
    yakici gögün altindaki havanin sonsuz sevinc dolu oldugu,
    denizin caglamasiyla daglarin bulutlara yaslanip uyudugu yer.
    orada günes öylesine parlaktir ki,
    yurdumuzun daglarini isigina bogar.
    essiz güller vadilerinde cicek acar,
    yesil ormanlarinda bülbüller civildar,
    ve baldan tatli üzümler de orada yetisir.
    orada özgürsün, ey sarki,
    oraya ucmalisin.

    (bu arada kuman kardeslerimiz gelir, nasil sarki söylüyorsunuz lan siz, dercesine, asagidaki metni cigirirlar)
    kaganimiza övgü sarkilari söyleyin, söyleyin!
    gücünü ve yigitligini övün kaganin!
    sanli kaganimizi övün!
    o ki, saninin parlakligiyla günese benzer!
    ve kimse saniyla boy ölcüsemez, kimse!
    kaganin köleleri övün kagani, kaganinizi!

    (bu kadar övgüye dayanamayan kagan koncak da bizzat gelerek sarkiya katilir)
    görüyor musun uzak denizlerin kiyilarindan gelen bu köle kizlari;
    görüyor musun hazar denizi'nin ötesinden gelen bu güzellikleri?
    söyle dostum,
    bana tek bir söz söyle:
    eger istiyorsan sec birisini,
    sana veririm istedigini.

    (bu teklifi duyan kumanlar iyice cosar ve)
    kagana övgü sarkilari söyleyin, söyleyin!
    cömertligini övün, merhametini!
    övün onu!
    düsmanlarina korku salar o, kaganimiz!
    kim kagan kadar sanli, kim?
    o ki, saninin parlakligiyla günese benzer!
    kaganimiz, kagan koncak, atalari kadar sanlidir!
    korku salan kaganimiz koncak atalari kadar sanlidir!
    muhtesemdir o, kaganimiz koncak!
    basimizdan eksik olmasin!

    (köle kizlar ise bu kocaklamadan hic etkilenmez ve giriste söyledikleri metni aynen tekrar ederler, bunun üzerine kizan kumanlar)
    kaganimiz, kagan koncak, atalari kadar sanlidir!
    korku salan kaganimiz koncak atalari kadar sanlidir!
    cok yasa kagan koncak!
    kagan koncak!
    danslarinizla eglendirin kagani!
    kagani eglendirmek icin dans edin köleler!
    kaganinizi!
    danslarinizla eglendirin kagani!
    danslarla eglendirin!
    kaganimiz koncak'i!
    (diyerek danslarla birinci perdeyi kapatirlar)

    operanin bu sahnesi gercekten asmis ve essiz bir müzikal calismadir. özellikle metni anlayip güftenin nasil basarili bir bicimde müzige döküldügünü duyduktan sonra bu kani bir kat daha güclenecektir.
13 entry daha
hesabın var mı? giriş yap