çocuk odası

• benim odam çocuk odası. yani, çocuk odası dediğim de önceden abilerim ablam kalırmış bu odada. bir nevi çocuk odası.
  
  annemdeki nasıl bir alışkanlıksa evdeki çirkin, estetiksiz ve aşırı büyük eşyaları bu odaya koyuyor. tabi, abilerim ve ablam yok, yalnızca ben kalıyorum bu odada. ne yaptım, ne ettimse vazgeçiremiyorum annemi bu sevdasından. odada insanın içini daraltan bir dolap var. kahverengi ve dağ gibi. içinde tahmin edelim ne var? misafir yatakları. insan özeniyor tabii başka odalara.
  
  ankara'da okuduğumu fırsat bilip benim özene bezene baktığım kitaplığıma gelmiş, yüz yıllık kitapları koymuş. koyduğu kitaplar kötü değil, fakat bana göre de değil. asrın kur'an tefsiri mi dersin, hayatü's-sahabe mi, yoksa ihyâu 'ulûmi'd-dîn mi. cilt cilt kitaplar. sığmıyor hiçbir yere.
  
  bu gece hepsini kaldırıp tekrar düzenledim kitaplığımı. umarım yine bozmaz.