• ülkenin büyük sinemacısı, sinema oyuncusu. kendisi sinema eleştimeni atilla dorsay'a şöyle diyor:

    "sen zaten benim adımı hala bilmiyorsan, baba sen zaten bırak sinema köşesi yazmayı..."

    bu adam 3 tane recep ivedik filmi çekti diye türk sineması'nın duayeni sanıyor kendini. atilla dorsay senin adını bilse ne olur, bilmese ne olur?

    abicim bu egonun kaynağı nedir, nedir bu özgüven? çektiğin filmler alt tarafı recep ivedik be... atilla dorsay emek sineması'nın yıkılmasını protesto ederken bu adam o'na laf sokmanın derdinde.

    bazen kendini bile aşıyorsun şahan.
  • geçenlerde bir televizyon programında -adını hatırlayamıyorum- sinema konusunda ne kadar cahil olduğunu gösterdi şahan. recep ivedik 2 isimli filminin tanıtımı için mikrofonlara konuşurken sunucunun ''bir röportajınızda sanat filmlerinden hoşlanmadığınızı söylemişsiniz.'' demesi üzerine bir anda su görmüş kediye dönmüştür. ''aaa hiç gelemem , hiç dayanamam. aman allah korusun'' diyerek garip bir tribe girmiştir. sanat sineması sever sevmez , buna bir lafım olamaz elbette ama konuşmanın devamı her şeyden önce şahan için çok talihsizdi. ''şimdi ben alayım ağzıma bir sigara , başlayayım buradan eminönün'e kadar yürüyeyim. arada denize bakayım bir şey demeden. al sana sanat filmi.'' eyvah eyvah. bu kadar mı bağırır bir insan ben cahilim diye. tamam , sevmiyorsun etmiyorsun ama bu mudur senin sanat filmi benzetmen ? devam ediyoruz. ''öyle fukaralık edebiyatı yaptıklarına da bakmayın , milyon dolarlar kazanıyorlar festivallerde aldıkları ödüllerden sonra.'' sanırım burada nuri bilge ceylan a bir taş atıyor. e şahan bırak da adam kazansın para yahu , sen mi kazanacaksın olan parayı. neyse , devam. ''oyunculara da para vermiyorlar bunlar. mehmet sen gel , ahmet sen gel diyerek tanıdıklarını oynatıyorlar. bedavaya getiriyorlar filmi'' hmm. bu da oldukça talihsiz bir açıklama. acaba kaç sanat filmi izledi bu adam ? gerçekten tanışsam ilk önce soracağım bu. söylevinin en komik yerini sona sakladım tabi ki. ''zaten toplasan kırk ya da elli plan var. öyle film mi olur.'' hmm. demek ki film yapmak için devamlı cut , devamlı geçiş , devamlı bir aksiyon olacak öyle mi. baksanıza adam fellini , bergman triplerine girip sinemayı açıklıyor. planların ne kadar önemli olduğunu belirtiyor. gerçekten yazık. adam , sen sevmeyebilirsin. recep ivedik çek , izlen. bir lafım yok. ne diye çıkıp kendini gerçekten komik duruma düşürüyorsun ? sinema üzerine konuşacak son insanlardan birisin , bari konuşma.

    (bkz: gonuşma layn)
  • malum twitlerini görünce üşenmedim ve önce keepass'ı açıp, tee nezmandır giriş yapmadığım imdb şifreme baktım, ardından log in olup yeni filmini arattım ve büyük bir keyifle oyladım. (bkz: 1)

    komedyendir.
  • sanırım 6 ay önce hafızasını falan kaybetti. sonra uyandırdılar ve ülke gündemini sıfırdan takip etmeye başladı.

    çıkmış "bu gerçek mi? yani siz mecliste gercekten 2.5 liraya corba icip,18 liraya kebap yiyip, üstüne 4 liraya sütlaç mı yiyorsunuz?" diyor.
    e sen beyaz tv'de rte'ye övgüler dolu röportajlar verirken de böyleydi bu. ne yani yeni mi öğrendin meclis lokantasının ucuz olduğunu?

    geçen de "2023'de 100 yıllık hesaplaşma olacak" diyen sayın belediye başkanı, konuyu biraz daha açar mısınız?" diye bir tweet atmıştı.
    adamlar yıllarca atatürk'e ayyaş dedi, 100 yıllık esaret dedi, onu dedi bunu dedi, şimdi şahan gökbakar sanki ilk defa karşılaşmış gibi şaşırıyor.

    kardeş yossi kohen misin, yoksa 20 yıllık komadan falan mı uyandın? birileri bir açıklama yapsın milyonlar dönüşünü hayretle izliyor.

    edit: fikirlerini değiştiremez mi diye mesajlar yağıyor. iyi bir gün nagehan alçı'yı da öyle aranıza alırsınız. memet ali alabora'nın galler'de ne işi var lan sonunda ikisini de "sen de bizimlesin" diye bağrımıza basacaksak?
  • adam mahallesinde yangın söndürmek için seferberlik başlattı, “villasını korudu” dendi. drone ile olay yerinden canlı yayın yaptı, yine eleştirildi. şimdi “şu an kullanılmayan ankapark’ın ziyan olan bütçesiyle 24 canadair yangın söndürme uçağı alınırdı” diyor. türkiye’nin tüm orta ve alt sınıflarına hitap eden mizahıyla, diğer pek çok “sanatçı” gibi popülist davranıp etliye sütlüye dokunmadan makbul sanatçı olarak ömür boyu gişesini koruma garantisi varken politik risk alıp doğruları söyleyen adama ben saygı duyarım.

    edit: 3.6 milyon instagram takipçisi, 4~7 milyon gibi bir gişesi var bu adamın. siz beğenmeseniz de onu benimseyen kitlenin kırkta biri “acaba?” dese “koyun işte, aysun haklı”dan öteye geçmeyen tepkiselliğinizden daha fazla farkındalık yaratmış olur.
  • bir yangın söndürme uğraşında söndürme faaliyeti için yukarı çıkan insanlar aşağıya nasıl indirilir?

    cevap: koridor oluşturularak. çünkü yukarıda cansiperhane yangın söndürmeye çalışan kişiler dumandan etkilenmiş olabilir ve aşağı inerken sendeleyerek düşebilir, yuvarlanabilir.

    bu kıymetli bilgiyi şahan'ın yayınından öğrendim. günlerdir muhalif basının yangınla ilgili yayınlarını izliyorum da hepsi çöp. hele ki bugün fox haberde öyle bir şey izledim ki... yangın bölgesinden yayın yapan gazeteci bozuntusu sanki çatışma ortasında kalmış gibi çığlık çığlığa, nefes nefese arabaya koşuyordu. oysa ki yangın en az bir kilometre ötede, ebesinin a.ındaydı. gelin görün ki şahan dumanların, alevlerin içinden yayın yapıyor. öyle boş bir yayın da değil. yangına ilişkin bir sürü ayrıntı, bir dolu bilgi var. gece sadece gönüllüler tarafından söndürme çalışmaları yapıldığını, helikopter uçmadığını da onun sayesinde öğrendim mesela. ben teşekkür ediyorum kendisine.
  • koy kapatmış, imarsız yere ev yapmış diyenleri gördükçe ünlülere yapılan tacize, yalan habere okuyucunun nasıl da çabucak sahip çıkıp üzerinde tepindiğine şahit oluyorum. çok uzun yıllardır yazları burada geçiririz. şahan gökbakar’ın evi ilk ne zaman yapıldı hatırlamıyorum bile,belki hep vardı. yani çok uzun yıllardır orada.. tek katlı mütevazı köy evidir. kara ulaşımı olmadığı için önünde iskelesi de vardır. 50 -100 m ötesinde bir başka ev daha var. dünden önceki gece patlayarak yandı. çünkü o ev tam ormanın içindeydi.
    ben bu yaz buraya geldiğimde şahan’ın o evi aldığını öğrendim. birkaç gün sonra da kaçak ev, kaçak iskele haberleri çıktı. o an çok da komik geldi. yok koyu kapatmış, yok koya girenleri çıkarıyormuş,koya “girilmez özel mülktür” yazmış. gerçekten gülünç.
    orası kocaman bir koy, koyda başka evler ve de bir tesis var. bu da koyun bir köşesinde küçük bir ev. “özel mülktür girilmez” yazısını evine asmış, daha normal ne olabilir? buradaki her evde var.
    şahan evi var diye bağırıyor diyenleri dehşetle ve hayretle izliyorum. burada bir tek şahan bağırmadı, herkes haykırdı. ünlü olduğu için doğal olarak onun sesini, onun haykırışını duydunuz.
    gözlerimiz gökyüzünde günlerce hani şu sürekli yetkililerce şu sayıda bu sayıda diye “açıklanan” uçakları, helikopterleri bekledik. sanırım 4. gündü 2 helikopter geldi, yalandan koskoca alana 2-3 kovamsı bir tankla yasak savar gibi, dalga geçer gibi su döktü söndürmeden çekip gitti.2 helikopteri bir arada bir tek o gün gördüm.ondan sonraki günlerde 1 helikopter ve şanslıysak 2-3 tur su.o kadar. çünkü genelde 1 tur gördük.
    bu arada helikopter pilotlarının hakkını teslim etmeliyim, o cehenem sıcağına, o göz gözü görmez dumanların arasına dalmak gerçekten cesaret ve büyük bir yetenek gerektiriyor. pilot sonuçta kendisine verilen talimatı yerine getiriyordur.
    fakat kişisel olarak gördüğüm, bu çapta yangını helikopterle söndürmeye çalışmak en hafif deyimiyle iş bilmezlik. bir uçağın 1 defada yapacağı işi bir helikopter 50 defada yapamaz. gözlerimle şahit olmasam iktidardakilerin ve bataklık medyasının anlattığı helikopter masallarına ikna olurdum belki. helikopter belki yangın çok büyümeden faydalı olabilirdi, ama sen 4 gün yandıktan sonra bu kadar büyümesine izin verdiğin yangını helikopterle söndüremezsin, nitekim de söndüremedin.ve umarım bu sadece iş bilmezliktir.
    bu arada,twitter’da “yangın bölgesindeyim uçak yok, helikopter çok yetersiz”dedim, bana onlarca kişi yalancı diyip küfürler etti, ama en çok gelen yorum “kanıtla” oldu. görmedediğin şeyi kanıtla. ben de mantıksızlıklarını anlarlar diye kanıt olarak boş gökyüzü fotoğrafı paylaştım, “yalancı, uçağın, helikopterin olmadığı yeri çekmişsin, onun yan tarafı vızır vızırdır” dediler. bu sürü itfaiyeyle orman yangını söndürülebileceğini zannediyor. . sosyal medyada “bu da devlet yangınları söndürmüyor diyenlere kapak olsun” minvalinde paylaşılan itfaiye ve orman müdürlüğünün araçlarının fotoğrafına bakarak yorum yapmak gerçekten cahilce. ayrca ben “ ormancılar gönüllülere su vermiyor” iddiasına asla inanmıyorum. olmuşsa teknik sebeplerden veya güvenlik sebebiyle verilmemiştir. özellikle itfaiyeciler halkla birlikte ölümüne çalıştılar. ama akıl var mantık var hortumla orman yangını söner mi? uçağın yoksa orman yangını söndürülemez.
    konuya dönecek olursak,şahan evini, köyünü savunuyor diye adamı linç etmek nedir ya? iyi ki buradaymış ve iyi ki farkındalık yaratmış. çabası koca bir yarımadayı kurtardı.
  • ayın 21'inde buradan, ayın 23'ünde inci sözlükten başlattığım kampanyanın dallanıp budaklanıp buralara geleceğini, sosyal medyanın çalkalanacağını tahmin edemezdim.

    yıllardır sevdiğim, toz kondurmadığım, 7 sene önce kimse bilmezken, ben lise yıllarında tüm okuluma farklı parodilerinden oluşan 3 saatlik gösterisini yaptığım bir insandı şahan gökbahar.

    recep ivedik 2'den sonra her seveni gibi ben de programlarını takip etmez, filmlerini merakla beklemez oldum. ne olduysa celal ile ceren'i izleme gafletine düştüğümde oldu. bir de daha ilk haftasında, ilk gününde. olmamıştı. yarıda çıkmayı hep geyik sanar, bu lafı kullanana çok kötü'yü basardım. nitekim öyle olmadı, aradan dönüp 5 dakika oturup, bir hışımla çıktım.

    biraz zaman sonra imdb sayfasını kontrol ettim. sadece 150 oyu vardı ve 6.9 puanı vardı. o hışımla 1 puanı hanesine yazdırdım. ardından burada film başlığına bu durumda benim gibi düşünen birilerini bulurum ümidiyle, imdb linkini ve oy isteğimi yazdım. o entry zamanın ötesine, hatta en karanlık yerine gitti. fifi oldu yani, tınn oldu... tabi o zamanlar böyle filme sallamak yok; film çok güzel, her giden çok memnun. en azından "ne bekliyorduk ki işte" tutumu hakimdi başlığa.

    2 günde en fazla 300 oy gelebildi buradan ve 4.9'a geriledi. soluğu inci sözlük'te, kendimi kıyasla daha rahat ifade edebileceğim yerde aldım. badi'lerinin yalnız bıraktığı ama panpa'larının kucak açtığı yazardım artık.

    filmin adını dahi aceleyle yanlış yazdığım başlık olan, "ceren ile celal ziyareti koş"a 2500'den fazla entry yazıldı. çığ gibi büyüyen, moderasyon'un defalarca olan bitene taşıdığı başlık, kontrol'den çıkmıştı.

    bottom 100 hedefiyle çıkılan yolda, 4 puan'ı gören 3'ü istiyor, 3'ü gören 2'yi istiyordu. 3 günde hedefimize ulaşmıştık. sözlük rahat bir nefes alacakken, şahan'ın beklenen "fifi" li açıklamaları gündeme bomba gibi düştü. olan o zaman oldu.

    şahan'ın karşısındaki gladyatör'ü devirmesine rağmen, halk ölüm diye bağırıyordu. bottom 100 listesine girmişti ama çırpınışlar devam ediyordu. 1000'den fazla 10 puan çıkmıştı lehine. listenin ortalarında 3 gün geçirdi böyle.

    gelen özel mesajlarla, entry'lerle fikir alışverişi yapıyor, listenin en başında bu filmi nasıl görebiliriz'i tartışıyorduk. bir anda kendimi tahtta bulmuştum. halkın arena'dan naraları yankılanıyor, gladya meydanında şahan'ı yaralı ama canlı vaziyette görüyordum. birşeyler yapmalıydı. 1.7 puanı olan filme 10000 oy dahi versek ilk sıraya yerleşemezdi artık. aritmetiği de, ortalaması da müsade etmiyordu.

    "şahan imdb ziyaretinde şok gelişme" başlığı ile ikinci defa söz hakkı alıyordum. "şahan'ı 1. liğe indiremiyorsak, diğerlerini yukarı çıkartalım" fikri tutuldu ve 2 günde 6000'den fazla 10'ar puan bu filmlere verildi.

    bugün "o sozzzluk çocukları!" açıklamaları şahan'dan geldi. halkın da isteğiyle kapan açıldı ve ilk önce kükremesi sonra aslanın kendisi gladyatörümüzün üzerindeydi. gün itibariyle de filmi dünyanın en kötü filmi olarak sahnede.

    gazeteler, haber siteleri, sözlükler derken, iş çığırından çıktı; olay 2 büyük gazetenin röportaj isteğine geldi. haliyle söyleyecek pek birşey yoktu, herşey ortadaydı. kabul etmedim. çıkış amacı haksız rant'a tepki olan olaydan, gazetelerin bizi kullanarak rant elde etmesi kabul edilemezdi.

    peki neden bu entry'i yazdım?

    az önce bir inci sözlük yazarı aracılığı ile resmi mail'den suç duyurusu iletildi. ip'nin bulunması, belçika server'lı sitenin şikayet edilmesi bile söz konusu değilken, tehdite maruz kaldım. tamamen anonym olan ben, kendimi en iyi nerede ifşa ederim diye düşünüp, kendimi bu yazıyı okuyacağını bildiğim şahan'ın başlığına attım.

    en güzel ip, açık adres, kimlik bilgileri burada veriliyor. şahan'a son bir kıyak yapıyorum.

    -------

    an itibariyle de filmin listeden çıkartıldığı haberini alıyorum. imdb'ye mailler atılmaya hazırlanılıyor.

    taban puan 1.9 oldu, filmin puanıda 1.6... tekrardan birazcık oylanıp, 1.9-2 puana yükseltilirse listede yerini alır.
    10 günde imdb'yi hatim ettim, az sakin, telaşa mahal yok.
  • ''celal ile ceren''i ımdb'nin ''en kötü filmler'' listesinden çıkarmaya kararlı olan şahan gökbakar, yeni filmi için hazırlıklara başladı...
    zaytung | son dakika
  • az önce milliyet'te kendisi ile ilgili, beni şaşırtan bir habere rastladım:

    recep ivedik'in galasındaki izdihamdan şikayetçi olan bir bayan gazeteci, şahan gökbakar'a;

    "bir daha gala yapmamanızı rica ediyoruz" demiş.

    şahan gökbakar, buna karşılık;

    "sana özel bir gösterim yapacağım... ama film değil; sana başka bir şey göstereceğim. sana özel." yanıtını vermiş.

    sevgilisi merve sevi ve çevresindekiler de bu cevap sonrasında kahkaha atmışlar, zeka seviyeleri ile ters orantılı olarak.

    http://www.milliyet.com.tr/…8496/default.htm?ver=07

    ***

    söz konusu iğrenç cevap, aşağıdaki videoda mevcut. 1:50'den itibaren:
    http://www.habershow.com/…sil-keciye-benzetti-video (video linki için hegemonya'ya teşekkürler)
hesabın var mı? giriş yap