white men can't jump

• wesley snipes'ın "yapamadığın her atış için bir dolar toplayalım ve düşkünler evi açalım. böylelikle ananın da bir evi olur." cümlesiyle yar yar yardığı film. ayrıyeten woody harrelsonun manitada çok güzel kıç vardır...
• (bkz: sisman cant jump)
• sokak basketbolu hakkında yarmış güzel filmlerden biridir...izledikten sonra adama sokağa çıkıp basketbol oynayası,oyunda dalavereler çevirip,pota kırdırası gazınıda beraberinde getirir...
• dublajında "kazanana benden kurufasülye pilav" ve "bazen güneş köpek kıçlarını bile ısıtır" gibi geçen emprovize çevirilerle birlikte zevkle izlenesi film.
• türkçeye nasıl çevrildi bilmiyourm ama bir diğer ünlü quote şudur atılan tuğla gibi şutlardan sonra ;
  
  billy hoyle : "i'll tell you what.why don't we take all these bricks and build a shelter for the homeless , so maybe your mother will have a place to stay."
• inandırıcı gelmeyecek belki ama büyük usta kubrick'in favori filmlerinden biriymiş. izlemek düşüyor bize de, bakalım.
• zenci argosunun ne boyutlara ulaştığını gösteren film.
  mac oynanmaktadır, basket olur:
  - 8-7
  - hey! anan astronot mu adamım
  
  (bkz: oha)
  (bkz: itu ucak ve uzay bilimleri fakultesi)
• basketbolun, anavatani abd'de nasil yasandigini, sokakta nasil
  oynandigini anlatan soka basketbolu konulu film olup ingilizce adinin anlami "beyazlar ziplayamaz" fakat "beyazlar beceremez" olarak türçeye çevrilmiştir
  
  konu olarak işlediği temas şöyledir; venice (kaliforniya) kentinde yasayan zenci sydney deane usta bir sokak basketbolcusudur ve gecimini pota altindaki bahislerden kazandigi paralarla saglamaktadir. bir gun kendine ortak olarak beyaz oyuncu billy hoyle'u secer. zenci oyuncular tarafindan onemsenmeyen hoyle icin bu son firsattir, cunku mafyaya odeyecegi kabarik bir borcu vardir...
  
  "beyazlar beceremez" anlam olarak zencilerin bir fiziksel avantajini ortaya koyuyor. siyah irk, adalelerindeki uzunluk nedeniyle daha hizli kosuyor, daha yuksege zipliyor, daha dayanikli oluyor. kisacasi sporda ve atletik yapi gerektiren her sahada siyahlar onde. ancak is organizasyona, analize, hizli dusunmeye gelince beyaz adam one cikiyor ve kazanmanin gerektigi yerlerde hep ustun duruma geciyor. "beyazlar beceremez" de bu mantik zincirine gore irklar arasi sartlanmalar, farkliliklar, tartismalar, kavgalar uzerine oturtulmus
  mizahi havayla gidiyor...
• izlediğim en başarılı basketbol temalı film. izledikten sonra basket topunu ele alıp sokağa çıkmamak mümkün değil.
• _adamım,kadınım beni terketti,hayatim ne zaman duzelecek,bittim ben sydney dibe vurdum.
  _dostum acele etmemelisin,kediyi fırına koyup kurabiye olarak alamazsın.
  _niye ama adamim ,peki ne zaman doner bana sence?
  _gunes kopeklerin de kicini isitinca dostum, kopeklerinde kıcını isitinca.
  bu arada sokakta muzik yapan bi kac siyaha gider ayak bes dolar atmistir muhabbetin ortasinda whesley abi,yine kavgaya baslarlar.
  _sydney o adamlara bes dolar verdin sen,biz burda acliktan oluyoruz,deli misin nesin be adam?
  _ben kardeslerime bakmazsam(zenci) onlara kim bakar ha billy soylesene bana.
  muhabbet soguduktan sonra whesleyin bahsettigi muzigi duyma olayini alkoliklerin vuzuh ani dedikleri olay gibi yasamaya ve duymaya baslar beyaz adam.
  _sydney su an,o galiba...
  _neyi,ne oluyo?
  _muzigi dostum muzigi duyabiliyorum.
  whesley abi sırıtır burda ikiside dibe vurmus loserlar olsalarda nirvana ya ermislerdir sanki
  favori sahnemdir bu filmde.