hesabın var mı? giriş yap

  • sabah kahvalti hazirladigim oglumun, gec kaldim diye hafif yollu beni azarlayip cikmasinin ardindan..

    "sabahki okuzlugum icin ozur dilerim, sabahin korunde kahvalti hazirlamissin ve ben tam bir okuz gibi davrandim. ozur dilerim guzellik"

    diye, mesaj atmasi. iyi ki dogurmusum dedim sabah sabah...

  • yüzlerce mühendis yüzlerce teknik personel yüzlerce amirin olduğu bir kurumun karışmış olduğu milyarlarca liralık kaza. yine bir tatil günü yine tcdd kazası. yapmıyorsanız özelleştirin kardeşim. devletin kesesinden ekmek elden su gölden lojmaniniza kadar devletten sömürüyorsunuz ama iki treni idame ettiremiyorsunuz. yazıklar olsun size!

    lan zaten çankırı'ya giden tren sayısı belli. sinyalizasyonu geç lan bari whatsapp grubu kurun birbirinizden haberiniz olsun.
    edit: ayrıca ankara'da tcdd'nin işlettiği başkentray 19:45'de seferleri bitirmeye başladı. ankara'da ego otobüslerinin yetersiz olduğu ve salgın hastalık varken toplu taşımayı rahatlatmak yerine kısmışlardır. ben artık art niyet aramaya başladım. başkentrayın da ellerinden alınması lazım bu tembellerin. ama iş kendilerine gelince eryamanda şeker fabrikasının en merkezi lokasyondaki yeni yaptıkları lojmanları jet hızıyla bitirmişler. önünün yollarını da karayollarına yaptırıyorlar. burası karayollarının görev sahası olmamasına rağmen karayolları müthiş hizmet ediyor kardeşlerine.

  • sene 1994 aylardan temmuz veya ağustos. hava hayvan gibi sıcak. mahallede top oynadıktan sonra caminin abdesthanesinde su içiyoruz. recep tayyip erdoğan o vakitler istanbul belediye başkanı. mahallemizde bir kuran kursunun açılışına gelmiş. kursta henüz öğrenci olmadığından açılış ve medya için görüntü yapsın diye mahallenin bütün bacaksızlarını toplamışlar. bizde suyumuzu içtikten sonra bedava yemek ve tatlı hevesiyle doluştuk kuran kursuna. yanımdaki arkadaşla ikimizi hemen girişte bir sınıfa soktular. girişte pamuk helva ve elma şekeri satanları görmüştük. acaba tatlı olarak elma şekeri mi verecekler demeye kalmadan sınıfa rte ve bir sürü adam doluştu. bir de o kadar sıra arasından geldi bizimkine oturdu. adam uzun aga. tartsan 40 kilo çekmeyecek iki tane velediz ama sığışamadı mini boy sıraya. çözümü, beni kucağa arkadaşı da koltuğunun altına almakta buldu. sonra beş dakika tayyibin kucağında bir sağa bir sola bakarak patlayan flaşlara poz verdik.

    itiraf ediyorum. bugünkü durumun suçlularından birisi benim arkadaşlar. daha o vakitlerden yaklaşan tehlikeyi herkese anlatmam lazımdı. adam şimdi koca ülkeyi kucağına aldı poz veriyor. bize en azından elma şekeri ısmarlamıştı, size o da yok...

    edit: arkadaşlar olay güneşli semtinde geçti. ikitelli'ye yakın bir mahallesinde ufak bir kurs. istanbul'un çeşitli semtlerini sayan bir sürü mesaj geldi. başından benzer olaylar geçen yazar arkadaşlar varmış. bence hepimiz bir araya toplanıp "anonim rte mağdurları" adında bir topluluk kuralım. arada yüksek tavanlı bir yerde toplanır, terapist eşlinde sandalyeleri çember yapar bir birimize yaşadığımız trajedileri anlatırız.

    hatta şöyle diyaloglar döner.

    ben: merhaba, benim adım shinigami.
    topluluk: merhabaa.
    ben: ... işte şöyle böyle oldu, sonra bi baktım beni kucağına almış ühühühü.
    terapist: acını anlıyor ve hepimiz yüreğimizin derinliklerinde paylaşıyoruz kardeşim.

    gerçi şimdi düşündüm de durup dururken kaç yıldır büyüdüğü yerden söküp taşıttığı ağaçtan tut, şemsiye ile dürttüğü güvercine kadar çok geniş bir kitle var. bırak kazlıçeşme'yi avrupa yakasına sığamayabiliriz. her hangi bir şehit yakını bize güneş altında konuşacak söz bırakmayacağı için o iş yatar genşler. vazgeçtim.

  • besteler içinde ise amme hizmeti yapmış olan ve kamu güvenliği lehine hareket ettiğinden bahisle ceza almaması gereken hırsız.

    besteler içinde yoksa boşa atmış ama.

  • gümrük birliği, rekabet kanunu falan yok sayan kredidir. yalnız bu fiyata alınırmış. 2 katına bir kekoya okutana kadar bedava finansman demek. gerçi kredi yüzdesi çok düşük ama olsun. 1.36'dan 12 ay vadeli parayı zaten kredi kartından alabiliyoruz.

    kredi avantajı ve avrupa gümrük birliği:
    "avrupa gümrük birliği (agb) üyesi bir ülkenin ithal ürünlere uygulamadığı kredi avantajını yerli ürünlere uygulaması, agb kurallarına aykırı olacaktır. agb üyeleri arasındaki ticarette, ithal edilen ve yerli ürünlere aynı şartlar uygulanmalıdır. yani, bir agb üyesi ülke, ithal edilen ürünlere uygulamadığı kredi avantajını, yerli ürünlere uygulayamaz.

    agb kurallarına göre, üye ülkeler arasındaki ticarette herhangi bir ayrımcılık yapılmamalıdır. agb üyesi bir ülke, diğer agb üyesi ülkelerin ürünlerine karşı ayrımcı tedbirler uygulamak yerine, serbest ve adil bir ticaret ortamı sağlamakla yükümlüdür."

    vergi dilimleri ve avrupa gümrük birliği:

    "eğer bir ülke avrupa gümrük birliği (agb) üyesi ise, bu ülke agb kurallarına uygun olarak ticaret yapmakla yükümlüdür. agb kurallarına göre, üye ülkeler arasındaki mal ticaretinde herhangi bir tarife uygulanmaz. bu nedenle, bir agb üyesi ülke ithal ürünlere ek vergi uygulayamaz.

    ancak, agb üyesi bir ülke içinde üretilen ürünlere vergi uygulanması mümkündür. bu vergiler, yerel üreticilere karşı rekabet avantajı sağlamamak için ithal edilen ürünlere uygulanan vergilerle aynı seviyede olmalıdır. bu nedenle, bir agb üyesi ülke ithal edilen ürünlere ek vergi uygulayamazken, yerli üreticilere aynı seviyede vergi uygulayarak rekabetin adil bir şekilde sağlanmasını sağlamalıdır.

    eğer bir agb üyesi ülke, yerli ürünlere vergi uygulamazken, ithal edilen ürünlere vergi uygularsa, bu agb kurallarına aykırı olacaktır. bu durum, diğer agb üyesi ülkelerin ithalatına yönelik bir engel oluşturabilir ve bu ülkelerin agb üyesi ülke ile yaptığı ticareti etkileyebilir. bu nedenle, bir agb üyesi ülkenin agb kurallarına uygun olarak hareket etmesi önemlidir."

    rekabet kanunu ve faiz indirimi:

    "sadece bir üreticinin ürününe vergi ve kredi faiz indirimi vermek, rekabet kanununa aykırı olabilir. rekabet hukuku, adil bir piyasa rekabeti sağlamayı amaçlar ve haksız rekabeti önlemek için bir dizi kurallar ve düzenlemeler içerir.

    sadece bir üreticinin ürününe vergi ve kredi faiz indirimi vermek, o üreticiye diğerlerine göre ayrıcalıklı bir rekabet avantajı sağlayacaktır. bu, diğer üreticilerin pazar payını kaybetmesine ve haksız rekabete neden olabilir.

    bununla birlikte, bazı durumlarda, vergi ve kredi faiz indirimleri, belirli bir sektörde tüm üreticilere verilir. bu durumda, verilen ayrıcalık, sektördeki tüm üreticilere eşit bir şekilde sağlanır ve adil bir piyasa rekabeti sağlamak amacıyla düzenlenir.

    ancak, sadece bir üreticiye özel vergi ve kredi faiz indirimi sağlamak, diğer üreticilere göre haksız bir avantaj sağlayabilir ve rekabet hukukuna aykırı olabilir. bu nedenle, her durum özelinde incelenerek, adil bir piyasa rekabeti sağlamak amacıyla, rekabet hukukuna uygun olarak düzenlenmelidir."

    kaynak: chatgpt

  • yemin ediyorum gözlerim doldu. hayatımın en güzel günleri perşembe günlerini iple çekip penguen, uykusuz alıp aynı gün sabaha kadar okumaktı. yıllarca her sayısını biriktirdim. bazı yazılarda güldüm, bazılarında ağladım. karikatürist olmak umuduyla üniversite tercihimi istanbul'a yaptım. nafile. karikatürist olamadım ama bana çok şey kattı dergiler.

    turhan selçuk'tan umut sarıkaya'ya hepsine hürmet ederim.

  • -anı- 9:25

    2000-2001 yılbaşı... yani 2000.. yılının aralık ayı falan....
    asdasda teknedeyim... karayiplerde... mustik adasının açıklarındayım...
    işte.... eşim.. çoluğum çocuğum...
    allah rahmet eylesin bizim cem şaşmaz...
    eşi...
    1-2 tane daha misafirim.... teknedeyiz....
    adasf öğleden sonrası yılbaşından 1-2 gün önce....
    işte yeni demir atmışız ..... işte orda duruyoruz falan....
    aradan bi yarım saat bi saat geçti birisi bağırıyor denizden,
    ceeeeeeem
    ceeeeeeem, cıkk
    karayiplerin ortasında....
    birisi cem diye bağırıyor, bizim teknenin arkasından....
    dedik kim bu huaadasd falan çıktım baktım bi baktım cem boyner.
    aaa napıyon falan gel bilmem ne....
    .
    .
    .

    edit: bu videoyu 2 sene kadar önce şuan hayatta olmayan çok sevdiğim bir kardeşim atmıştı. "kanka millette ne anılar var ben cümleye maksimum 'beşiktaşta arkadaşlarla' diye başlıyabiliyorum, adam okyanusun ortasından koordinat veriyo" diye anlatıp gevrek gevrek gülerek anlatmıştı. videoyu keşfetme hikayesi de youtube'da eski golcülerin gollerini izlerken jardel'in gollerine gelmiş, jardel'den aklına cem uzan gelince oturmuş bi saat cem uzan röportajlarını izlemiş. arada bu sahneyi görünce de müzmin fakir arkadaşı ben gelmişim aklına, benimle paylaşmak istemiş :) bunları bize niye anlattın diye sorarsanız eğer; siz bu entariye her oy verdiğinizde güzel kardeşim aklıma geliyo yâd etmiş oluyorum. hepinizi seviyorum ama onu daha çok seviyodum...

  • devletin maaşlı memurundan siyasi propoganda dinlemeyecek olan erkektir. yüzünü sağa sola gösterip tanımadığı insanlara yalakalık yapma ihtiyacı hissetmiyordur.

  • türkiye ile kardeş ülke azerbaycan arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla kültür bakanlıkları arasında imzalanan ikili antlaşmalar çercevesinde kurulan azerbaycan ekşi dikşinaryası'nda belirmiş başlıklardır.

    günün mövzuları
    · türqiye ile ciziktirilen qültür yeminlaşması (24)
    · ekşi dikşinarya (298)
    · ekşi dikşinarya teklidi sitalar (12)
    · ssg yovarlaqsın balam (45)