ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ayasofya'nın duvarlarını kazıyan ziyaretçiler
-
1500 sene önce yapılmış mühendislik harikası bir yapının duvarlarını günümüzde kutsal ve şifalı diyerek kazıyıp yemek üzere poşetleyen insanlar. siyasal islam 20 senede nereden nereye getirdi bu güzel ülkeyi.
insanın dörtte üçü suysa neden su içiyoruz
-
(bkz: işiyoruz reyiz)
elit kesimin çocuklara koyduğu sikimsonik isimler
-
biz direkt elit koyduk kesimimiz karışmasın diye.
askere gideceklere öğütler
-
asi ve atarlı bir oğlu olduğunu bilen annemden gelen öğüt:
- aman oğlum, komutanların kızıp da bana söverse sakın ola bi'şey deme; onlar ordaaa ben burda!
(bkz: anne tipi realizm)
5 nisan 2019 recep tayyip erdoğan açıklaması
-
kendini bitirecek hareketleri desteklemesi basiret bağlanmasıdır.
edit: değil istanbul'u iktidarı da kaybedeceklerdir, umut vermektedir, destekliyoruz.
muhalefet uyuma.
bergüzar korel
-
“nezaketsizlik kötüdür. insanlar artık böyle oldu. yapmayın, haddiniz olmayan cümleler kurmayın.” özetli bir dizi cümle haykırmış instagram’dan habere göre.
birkaç sene önce kendisi ile tanışmam tesadüfen bir yazlık yerde oldu. adamın biri dünyada tek bir ürün yapıyor. bergüzar korel, bugün şikayet ettiği hadsizlik ve nezaketsizliğin alası bir yaklaşımla bunu dakikalarca sorguladı. ben de dükkanın dışındayım, sıra bana gelsin diye bekliyorum. o nedenle, her anına şahit oldum.
merak edebilirsin, soru sorabilirsin, anlamaya çalışabilirsin. adamın ilgili insanlara ince ince anlattığına ben şahidim. yaptığını tutkuyla anlatan adamın tüm sakinliğiyle susup karşısında olan biteni izlediğini gördüm. karşısındaki bu kadın “nasıl tek yeaaaniiiaaa?” gibi cümleler kurdu, bu ürüne benzediğini düşündüğü şeyleri anlatma ihtiyacına girdi. adam neden bildiklerine benzemediğini biraz anlatır gibi oldu, kadın hesapta dinledi. aslında yargılamak ve bildiklerini göstermek için fırsat kolluyordu. adam devam etmedi. müşteri değil, yargıç gibiydi. yukarıda biri kezban diye ifade etmiş, ne yazık ki katılıyorum.
sıra bana geldiğinde, adama dedim ki, “ne kadar zor olsa gerek böyle insanlarla karşılaşmanız. yaptığınızı anlamaya yakın bile değil.” “herkes bir dünya.” dedi sakince. nezaket budur.
kıssadan hisse: başkalarının çöplerine laf söylemeden önce kendi çöpüne bakmak iyi fikir olur. bak bu örnek, senin de başkalarınca tam da şikayet ettiğin gibi biri görüldüğünü anlatıyor.
dodo
-
nesli tukenmeden evvel yalnizca mauritius adasinda yasayan ortalama 20 kg agirliginda, 1 m boyunda olan kus. latince adi raphus cucullatusdur, ortalama 30 yil yasar. yillarca adada izole bir sekilde kendi hallerinde yasayan bu saf kuslar 1598'de portekizli gemici afonso de albuquerque'nin adayi kesfiyle gemicilerin beslenmesine hizmet etmis ve 1681'de dunyadan tamamen silinmistir.
ayni zamanda reunion adasinda bourbon isimli bir biranin da etiketini susler dodo kusu.
1 seneden beri iş bulamamak
türkiye'nin en kötü sinema ve dizi oyuncusu
-
(bkz: sinem kobal) üstüne tanımam. bir de yapılı dişler, estetikli surat olmayan yeteneğine yerde kurşun sıkmış.
ahu yağtu'nun ayakları
-
(bkz: tutankamun)
evrenin simülasyon olduğunun kanıtı
-
eğer kanıt doğruysa...
yani evren gerçekten simülasyonsa...
beni isveç class'ında değil de türkiye class'ında tanımlayan şerefsizin parmaklarına sıçayım.
konuyla alakalı:
(bkz: ay'ın yapay olması/#49876501) bir ürperme geldi :(