hesabın var mı? giriş yap

  • benim değil ama bi arkadaşımın yaptığı ise 5 kısılık japon kafilesini başlarında rehber olmadan kıbrısa tura gönderecekti.. gerizekalı andaval ucak biletini kesen kız ercan havalimanının ecn olan havalimanı kodunu erc diye kesiyor bilete bakmıyor ve garibim 5 tane japon bi başlarına erzincana gittiler.

    japonlarla iş yapanlar bilir ki bu insanlar cok fazla sorgulamazlar kendilerine soyleneni yaparlar.. bunları havalimanına bırakacak olan sofor dıs hatlara bırakıyor ama yocular iç hatlara gidip bi güzel erzincan a gittiler.

    kimse de dememiş ki aga bu nedir.

  • tarihte hiç bir komutanın ve hükümdarın alamadığı kadar büyük toprak parçaları ele geçirmiş bir demircinin oğlu olarak dünyaya gelmiş cengiz han'ın en büyük mareşali ve imparatorluğun stratejisti olan tuva türküdür. cengiz hanla nasıl tanıştığı ile ilgili çeşitli rivayetlerden biri bir savaş esnasında cengiz'in atını tek okla vurarak cengiz'i atından düşürmesi sonucu olduğudur ancak aşikar olan geçmişte müslüman olan türklerin göktanrıcı türkleri maveraün nehir ve bugünkü kazakistandan sürmesine karşı gelişmiş olan bir öfke ile göktanrıcı türklerin cengiz ordusuna gönüllü olarak katılmasıdır. öyle ki cengiz'in harzemşahlar karşısına çıkardığı ordu 40-50 binlik bir ordu iken hazar denizine ulaştığında bu ordunun toplamı 200 bine ulaşmıştır.
    sübedey bagatur'un batı tarihçileri tarafından bilinen en büyük başarısı yüzlerce km uzaklıktaki orduları eşgüdümlü olarak hareket ettirerek ard arda avrupanın en güçlü ordularından olan macar ve polonya ordularını kısa sürede yok etmesidir. sübedey'in taktikleri yıldırım savaşının ilk ve en iyi örnekleri olarak kabul edilir ve bugün bir çok ülkede askeri harekat stratejisi kitaplarında okutulmaktadır. moğol devleti her ne kadar sadece barbar bir imparatorluk olarak görülse de imparatorluğun stratejisi fethedilen bölgelerde mutlak iktidarı ve düzeni sağlamak üzerine kurulmuş idi. esasında sübedey'in stratejik zekasını anlamak için sadece eş güdümlü zaferlerini ele almak oldukça hafif kalır ki sübedey avrupa'da irlandaya kadar mutlak iktidarın 20 yıl içerisinde sağlanacağı raporunu cengiz hana iletmiştir.
    bu raporda avrupanın tüm krallarının derebeylerinin kontrol gücü birbirleriyle olan ilişkilerini varlıklı tüccarların siyasetle olan ilişkileri nerede ne zamanda hangi ürünlerin yetiştiği hangi nehrin ne zaman donduğu etnik yapının dinin etkisinin nerede ne kadar olduğu v.s. her şey hesaplanmış ve sonuçları ortaya dökülmüştür. ancak hanın ölümü sonrası kurultay için geri dönülmek zorun da kalınmış daha sonrasında ise sübedey resmen emekliliğini isteyerek tula'ya yerleşerek ölümüne dek savaşlardan ve siyasetten uzak kalmıştır.
    edit: subutay veya subutai batılıların kendi dillerine uyarladıkları isimdir.

  • 1827 senesinde padişah ikinci mahmud, batılılaşma adımlardan biri olarak gördüğü kılık kıyafet yeniliklerini yürürlüğe koymayı planlar. lâkin halkın ve ulemânın böyle bir yeniliğe hazır olmadığının da farkındadır.

    ikinci mahmud zeki adamdır hocam. kendisini severim. büyük saygı duyarım. yeniçeri ocağı'nı kaldırmaya giden süreçte ahâliyi, yeniçerilerin ölünce hortlak olarak geri döndüklerine ve yakılmaları yahut kazığa geçirilmeleri gerektiğine inandırmış bir adamdır. ilk defa anadolu gezisine çıkmış padişahtır. halkı yeniliklere alıştırmak ister. adam fransız usûlü konser bile verdirmiş izmir'de. " silahlarımız dandiktir " demiş. askerlere; " ulan bu başınızdaki tüylü şeyler hem ağır hem de ıslanınca görüşünüzü engelliyor. gelin değiştirelim! " demiş; ulemâ feslerin püskülünün boyunu tartışıp cevaz verip vermeme tartışmasına girmiştir. bu adam büyük zorlukları yenmiştir hanımlar beyler.

    konumuza dönelim; ikinci mahmud, osmanlı imparatorluğu'nda ilk defa " pantolon " giyen padişahtır malûmunuz. işte bu pantolonun devlet-i âliyye'ye nasıl getirileceğini ve halka nasıl kabul ettirileceğini düşünürken avusturya'dan pantolon sipariş eder.
    bu yenilik için de iki kurban sever: avni bey ve kuruçeşmeli hasan.

    bu iki garibim, hayatlarında ilk defa gördükleri pantolonları giyerler ve mısır çarşısı'nda gezinmeye başlarlar.
    amaç; halkın nabzını ölçmektir anlayacağınız üzere.

    kuruçeşmeli hasan ve avni bey, muhtemelen korku dolu gözlerle etrafta gezinirlerken ahâliden sesler yükselmeye başlar:

    " bu ne biçim kıyafettir? ayıptır! " deyu. sesler gittikçe artar ve kalabalık, bu iki kurbanı orada tekme tokat döver.

    tabii bu olay istanbul'un her semtinde hemen yayılacaktır. bunu bilen ikinci mahmud, kahvehanelere ve çarşılara dedikodu yapmak üzere adamlarının gönderilmesini emreder. bu kişiler olayın pantolon yüzünden değil de bu iki kişinin ramazan ayında çarşıda yemek yedikleri için linç edildikleri yalanını yayacaklardır. böylece devlet de pantolon yeniliğinin daha büyük bir tepkiyle karşılaşmasını engeller.
    bu iki kurban da bursa ve izmir'e sürgün edilirler ki devletin bu kişileri cezalandırdığı görülsün!

    evet, bu topraklara pantolonun geliş hikâyesi de böyledir vesselam.

  • türkiye'nin en iyi lisesinin kapatılması talebi. sebebi neydi? sebebi futboldu. sdfghhjjjkhahaha

    edit: gsl'li değilim.