ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
mesai saati
-
18. yüzyılın sonlarında endüstri devrimi’nin ortaya çıkardığı yeni dünya düzenine yön veren, üretim miktarını artırma yarışı, fabrikaların haftada 7 gün, günde 24 saat yani hiç durmadan çalışmasına neden oldu.
endüstri devrimi öncesinde tarım alanında çalışan işçilerin birçoğu kente göç ederek fabrikalarda çalışmaya başladı. mesai kavramı da işte o zaman ortaya çıktı. tarımda güneşin gökyüzündeki konumuna göre belirlenen çalışma saatlerinin yerini, sıkı sıkıya uyulan vardiya sistemli mesai saati aldı. üstelik mesai süresi 10 ila 16 saat arasında değişmekteydi.
ortaya çıkan yeni işçi sınıfının ağır çalışma şartlarının sürdürülebilir olmadığı çok geçmeden anlaşıldı. ütopyacı sosyalist görüşleri ile büyük etki uyandıran robert owen, günde 8 saatten uzun çalışmayı protesto eden bir kampanya başlattı. “sekiz saat çalışma, sekiz saat eğlenme ve 8 saat dinlenme!” sloganı etkili oldu. kısa bir süre sonra ford motor mesai saatlerini değiştirdi, yeni çalışma süresi standardını 8 saat olarak belirledi.
1914 yılında ford motor tarafından uygulanmaya başlanan 8 saatlik mesai süresi, sanılanın aksine üretim yarışında ford motor’u öne geçirdi. koşulların iyileştirilmesi işçilerin verimliliğini artırmış, daha kısa sürede daha çok iş yapar hale gelmelerini sağlamış, hal böyle olunca şirketin karlılığı da artmıştı. her daim olduğu gibi başarılı sonuçlara sebep olan bu yenilik de kısa sürede birçok takipçi buldu. sekiz saatlik mesai süresi böylece yeni standart olarak belirlendi.
yani sonuç olarak; mesai saatinin 8 saat olarak belirlenmesinin ardında; fabrikaların verimliliği gözetilerek oluşturulmuş, iki yüzyıllık tarihi olan bir çıkar olgusu vardır.
bahçeli'nin kılıçdaroğlu'nun elini sıkmaması
-
erdoğan'ın elini yalayan elin kılıştarın elini sıkmaması bende memnuniyet uyandırdı şahsen.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"sabah uyandığımda alarmın çalmasına daha 2 saatin olduğunu gördüm, sevinçten uyuyamadım... uykusuzum..."
bayern münih'in hazırlık maçını 23-0 kazanması
-
üzen olaydır. daha geçen gün oradaydık şansa yaşıyoruz valla.
not: fb.
mustafa yumlu'nun yaptığı muhteşem defans
-
konsepti tamamen yanlış anlamış. golü yiyen değil atan secdeye yatacak.
babaların ilk aşklarının ismini kızlarına vermesi
-
-kızımıza neden mustafa ismini verdiğini hala anlayamıyorum necati ?
-rica ederim sus.
tanrının yapamayıp insanların yapabildiği şeyler
-
(bkz: ölmek)
türkiye'nin aslında %90'ının deist olması
-
yanlış önerme. türkiye'nin %90'ı deist de değildir, müslüman da değildir, pokemon da değildir. türkiye'nin %90'ı cahildir. üzülerek söylüyorum ki biricik hayatlarını başkalarının yönlendirmesine, yönetmesine alışmış tembel insan topluluğundan başka hiçbir şey değildir ama olsun türk ulusu çok yüce. en büyük biziz! hadi yatalım...
kezban zombi
-
ilk ısırığı karşıdan bekler.
nba maçlarının gece 3'te oynanma sebebi
-
sabaha karşı hava serin olduğu içindir. oyuncular daha az terliyor.
26 mayıs 2021 sedat peker'in özür dilemesi
-
gözleri samyeli haberlerine çekmek istemiştir.
gözler bir anda oraya yöneldiği için
artık herkesin böyle bir olaydan haberi olmuştur.
hileli ama güzel oynuyorsun sedat.
yonaguni
-
japonya'da bulunan yonaguni adası (asıl adı yonagumi-jima) açıklarında bulunmuş ve gizemi hala çözülememiş yapıdır. denizin 23 metre altında bulunan yapı 182 metre uzunluğa ve 27 metre yüksekliğe sahip.
1987 yılında köpek balıklarını daha iyi gözlemleyebilmek adına yer araştırması yaparken tesadüfi bir şekilde kihachiro aratake tarafından bulunmuş. 1987 yılında bulunsa da bilimsel olarak keşfi 1997 yılında yapılmış. yapılan testlerde yapının m.ö 10000 yılına ait olduğu söyleniyor.
yapının gizemi insan tarafından şekillendirildiği/yapıldığı iddiasına yönelik. sebebi ise taş olan yapının çok keskin kenarları, basamak benzeri şekilleri olması ve hatta piramidi andırması. su tarafından bu kadar keskin bir şekilde aşınmış veya şekillendirilmiş olması neredeyse imkansız görünüyor. bu en genel kanı şu anda.
fakat bazı bilim adamları ise böyle bir şeyin mümkün olmayacağını, o dönemde bunu gerçekleştirebilecek imkanların olmadığı görüşünde. bilinen tarih perspektifinden baktığımızda haklı olabilir bu bilim adamları. ama şöyle de bir gerçek var: (bkz: göbeklitepe).
göbeklitepe de bilinen tarih kuramlarıyla tamamen çelişen bir yapı. nedense bazı batılı bilim adamlarının olaya yaklaşımı sorgulamaya yönelik değil gibi duruyor bu açıdan. öğretilen ve bilinen şeylerin temelde/başlangıçta yanlış olması demek, dindar kesime din yok demekle aynı etkiye sahip sanırım bazı bilim çevrelerinde.
not: yabancı kaynaklarda genel olarak yonaguni monument olarak geçse de dilimize çevrilebilecek en mantıklı isim bu gibi geldi bana. yonaguni underwater ruins olarak da geçiyor bazı kaynaklarda.
freediving yonaguni