hesabın var mı? giriş yap

  • bir berber, bulunduğu köydeki erkeklerden, yalnızca kendi kendini traş edemeyen erkekleri traş ediyor. berberi kim traş edecek?

    1- eger kendi kendine traş olmasa, bu durumda kendi kendine traş olamayan erkek sınıfına girecek ve kendisi de kendini traş edemeyen erkekleri traş ettiği icin kendini traş etmesi gerekecek.

    2- kendini traş etmesi durumunda da kendi kendine traş olabilen erkekler sınıfına girmiş olacak ve sadece kendi kendine traş olamayan erkekleri traş ettiği için, bu kuralı bozmuş olacak.

  • sözlüğün kendi arasında anlaşabildiği üç konu vardır evlat; birincisi monica ablamız, ikincisi bal porsuğu, üçüncüsü ise ince siyah külotlu çorap...
    onun için fazla saçmalama, valla doğduğuna pişman ederler seni burada.

    linç başlasın.

    t:mal beyanı

  • (1841-1919)

    porselen ressamlığıyla işe başlayan, izlenimci akımın önemli temsilcilerinden olan renoir'in üslubu monet'e çok yakındır. monet'in daha çok manzara ressamı olmasına karşın, renoir hep insanların resmini yapmıştır. okuyan kız adlı yapıtı onun, resmin bütün yüzeyinde oynaşan ışık yansımalarına egemen usta tekniğinin örneğidir. yaşlandıkça söyledikleri daha özlü, resimleri doğal öğelerin uyumu bakımından daha klasik ve yoğun olmaya başlar. ardında bir kaç bin tablo bırakmıştır.

  • misvak denen oluşum paçavradır ona şüphe yok da...

    öyle pankarta böyle karikatür işte. adamlar haklı.

  • demin instagram keşfet'te önüme düştü de, sayfasına girdim bi. hesap onun mu diye baktım evvela. daha ikinci paylaşımında, yeni behzat ç. dizisi/filmi setinde, oyuncularla çektiği fotoyu gördüm. iki gün önce paylaşmış. fotoda erdal beşikçioğlu, hayalet, akbaba, evliya aykan vs. var. en son olarak da güven kıraç ile bir foto paylaşmış.

    insta 1 - görsel 1
    insta 2 - görsel 2

    ya ben anlamıyorum. bu adam, sarhoş halde araba kullanıp bir baba ile kızın ölümüne sebep olmadı mı? suçu arkadaşının üstüne atıp, yakalanacağını anlayınca teslim olmadı mı? sonrasında da iki yıl mı üç yıl mı ne yatıp tahliye olmadı mı? nasıl tahliye ettilerse orası da büyük bir muamma. bu, güya ahlâk ve hak hukuk timsali olan bir polisi canlandıran erdal beşikçioğlu, güven kıraç ve diğerleri; nasıl bu adamla tekrar iş yapmayı içlerine sindirebiliyorlar; nasıl hiçbir şey olmamış gibi güle eğlene film çekiyorlar?? bu nasıl bir iğrençliktir, nasıl bir akıl tutulmasıdır. üç kuruş için değiyor mu gerçekten?

    o zaman, ozan güven neden iki senedir ekranlarda yok? üstelik onunki darp idi, cinayet de değil. ya da, bir adamı öldürdüğü için yılmaz güney'i neden eleştiriyorsunuz o halde? leyla ile mecnun setinde ezgi asaroğlu'nu darp eden, ama yine de her dizide ve filmde yer almaya devam eden ushan çakır'ı neden konuşuyoruz o zaman? veyahut ahmet kural'ı? hı?

    herkesin yaptığı yanına kâr kalacaksa, doğru düzgün bir yaptırımı olmayacaksa; o zaman biz neyi konuşuyoruz? ya hiç konuşmayalım kimin ne yaptığını, ya da konuşacaksak herkesi konuşalım. en sevdiğimiz dizinin yazarı bile olsa. vince gilligan de olsa!

    ben hiçbir zaman behzat ç. izleyicisi olmadım ama, bu herif breaking bad bile yazsa; açıp bir saniye dahi bakmam. izleyecek olanlar da, neye onay verdiklerini tekrar bir düşünsün isterim.

    meramım bu kadar. herkese iyi geceler.