ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
eskişehir'deki çorap satan çocuk
-
altı üstü birkaç dakikadan ibaret olan video, hayatım boyunca izlediğim tüm dram filmlerini bir kenara fırlattı adeta. nasıl her şeyi sığdırdın şu yaşına çocuk? tam da oturduğum yerden, "ülke bitti yeaa" dediğim zamanlarda ne güzel çıktın öyle karşıma?
bu ülke mert'in, mertlerin yüzü suyu hürmetine bitmeyecek.
gün olacak, tek soruyu sekiz defada anlamayan kazık kadar adamlar, sefa sürdükleri saraydan tıpış tıpış çıkacak. yerlerine mert gelecek!
tübitak başkan yardımcısının cv'si
-
yeterli koşulları sağlayan cv'dir. ilahiyat mezunu olmak, islami dergilerde çalışmak, belediyede görev almak.
o ses türkiye
-
şu an engelliler için özel yayın yapan program.
"destek" yazıp 5633'e mesaj atarsanız, 5 lira destek olabilirsiniz.
slogansa "engelleri kaldıralım"
tanımı yaptım, bilgiyi verdim. şimdi cevaplarımı döşeyeyim.
yaptığınız iş çok güzel. birçok engelli maddi yetersizliklerle tekerlekli sandalye, protez vb. araçlara sahip olamıyor. aynı şekilde bazıları da tedavi olabilecekken maddi yetersizliklerle olamıyor. hepsine eyvallah.
ama 2 büyük sorun var. profesyonel bir engelli olarak itiraz edeceğim.
-1) art arda gelen vtr'lerde minörlerden giden acıklı keman sesi üzerine, "tüm fragmanları seslendiren adam"ın, belgesel seslendiren tarkan tonuyla, zaman zaman da çoşarak ajite metinler okuması ve akabininde hadise'nin bi bok varmış gibi ağlaması çok çirkin ve sinir bozucu.
-2) tüm bu toplanan paralar şahane! ama engelleri kaldırmıyor.
daha bugün taksim'den geldim. talep ettiğim rampalar yapılmış diye gittim. yapılmamış. meydana çıkmak için 1 saat dolandım.
hatırlayınız: taksim metrosu'ndan meydana 61 dakikada ulaşmak
nihayet gerekli çalışmanın yapıldığı haberi geldi ama yalan çıktı. bugün güncellenmiş haliyle tüm süreç şurada: http://www.simtoalev.com/…lli-erisimi-surec-takibi/
ha keza başbakan'ın "reform"una cevabım da burada: (bkz: #32144171)
bir tekerlekli sandalyem var. az buçuk bir eğitimim, kültürüm de yok değil. zengin olduğumu söyleyemem ama yoksul hiç değilim. çalışıp paramı kazanıyorum. yani bu kampanyalar ile sahip olunabilecek araç, eğitim, para ve işe sahibim.
ama,
- şehir içinde bir noktadan diğerine geçemiyorum.
- tiyatro, sinema, konser vb. etkinliklere katılamıyorum.
- canımın istediği restoran, kafe vb. bir yere girip yiyip içemiyorum.
- trafiğe karışmadan yol bile gidemiyorum.
o halde nereye kaldırıyorsunuz engelleri allah aşkına?
misafirlikten giderken ev sahibine korna çalmak
-
babamla birlikte ne zaman misafirlikten dönmek üzere arabaya binsek beni strese sokan kornadır. en az 50 kere "korna çal" der babam. bir defa inat ettim çalmadım, neredeyse geri dönüp özür dileyecekti adamdan. babacığım az önce vedalaştın, sarıldınız öpüştünüz, bin tane iyi dilekte bulundunuz birbirinize bu korna olmasa ne olur dedim ama anlatamadım arkadaş. o korna çalınacak, yoksa orada seni ayakta bekleyen adama edepsizlik olur diyor. örf adet desen, gelenek desen şunun şurasında kaç senedir arabaya biniyoruz ki yahu. yoksa eski türkler ayrılırken at kişnetiyorlardı da ordan mı kaldı acaba.
bergüzar korel
-
boş duyar kasıcı.
neymiş; rahmi koç kulübüne 10 milyon lira bağışlarken hasta çocuklara da yardım yapmayı düşünür müymüş.
koç ailesi'nin, koç vakfı'nın çocuklara ve gençlere yaptığı yardımlar buradan uzaya yol olur. bırak da şahsi servetini istediği gibi harcasın insanlar. biz sana ''paranı tekne tatillerinde harcamak yerine falancaya verseydin.'' diyor muyuz; demiyoruz. o halde sen de insanların şahsi harcamalarına karışamazsın.
tayt giyen kızın kıçına bakmamayı başarmak
-
bir kadın olarak benim başaramadığımdır
ismi su olan kıza akrostiş şiir yazmak
-
sen gelme
ulan ayı
igod
-
ayarin allahini aldigim programdir..
me:
i think you are pathetic.
god:
you are the one talking to a computer.
pazarlamacıların okuması gereken kitaplar
-
pazarlamacıların okuması gereken kitaplar sadece pazarlama disiplinine ait olmamalıdır. iyi bir pazarlamacının önce insanı, sonra toplumu, akabinde toplumun hikayelerini / edebiyatını iyi anlaması gerekir ki akabinde bu baz üzerine doğru bir şekilde pazarlama bilgisini entegre edebilsin.
okuma listesinin akışı psikoloji, sosyoloji, antropoloji, edebiyat, hikaye ve pazarlama şeklinde olduğu takdirde daha verimli olur.
(bkz: psikoloji)
sigmund freud, ben ve ıd
sigmund freud, uygarlığın huzursuzluğu
nicholas epley, mindwise
sheena ıyengar, the art of choosing
dan ariely, predictably ırrational
daniel pink, drive
kaiser fung, numbers rule your world
charles duhigg, the power of habit
mihaly csikszentmihalyi, flow: the psychology of optimal experience
(bkz: sosyoloji)
jean baudrillard, tüketim toplumu
jean baudrillard, simülakrlar ve simülasyon
cemil meriç, bu ülke
guy debord, gösteri toplumu
peyami safa, doğu batı sentezi
jean m. twenge, ben nesli
douglas holt – douglas cameron, cultural strategy
paul adams, grouped
(bkz: antropoloji)
franz boas, antropoloji ve modern yaşam
r.b. edgerton, hasta toplumlar
levi strauss, ırk, tarih ve kültür
levi strauss, modern dünyanın sorunları karşısında antropoloji
philip k. bock, insan davranışının kültürel temelleri psikolojik antropoloji
richard dawkins, the selfish gene
carl jung, man and his symbols
ruth benedict, patterns of culture
(bkz: edebiyat)
hakan günday, malafa
peyami safa, fatih harbiye
george orwell, 1984
halit ziya uşaklıgil, aşk-u memnu
dostoevsky, karamazov kardeşler
steinbeck, fareler ve insanlar
ahmet hamdi tanpınar, saatleri ayarlama enstitüsü
(bkz: hikaye)
robert mckee, öykü
joseph campbell, kahramanın sonsuz yolculuğu
joseph campbell, the hero with a thousand faces
jonathan gottschall, the storytelling animal
(bkz: pazarlama)
philip kotler, kevin lane keller – pazarlama yönetimi
philip kotler, hermawan kartajaya, ıwan setiawan, pazarlama 4.0
gerald zaltman, pazarlama metaforları
david zweig, ınvisibles
richard p. rumelt, good strategy bad strategy
martin lindstrom, buy.logy
emanuel rosen, the anatomy of buzz
al ries & jack trout, positioning
chris anderson, the long tail
malcolm gladwell, the tipping point
malcolm gladwell, david and goliath
seth godin, tribes
senin gençliğini söndürürüm çocuk
-
motoru kullanan kişi 50-60 saniye önce daracık bir yerden arabanın sağından geçiyor ve yoluna devam ediyor.
dayı ile olan sahnesinde ise solda kaçacak geniş bir alanı olmasına rağmen ve hafif gaza yüklense çok rahat geçeceği halde bunu yapmıyor. acemi diyecem ama pek acemiye benzemiyor. kural mural demesin kimse, motorcu kurallara uyan birisi olsa ilk sahnede o dar yerden geçiş yapmaz.
dayı emekli albay triplerinde ani bir çıkış yapıyor. dayı o çıkışı yapmasan dibine kadar haklısın, o tehditler yaşına yakışmamış.
sonuç: her ikisi de hatalı. motorcu kameralara oynamış.
bürokrasiyi alaşağı ederiz
-
yabancı gerizekalı değil böyle bir vaade kanıp gelsin. yabancı bilir ki bugün kendisi için değiştirilen kanun yarın tekrar değiştirilip kendisine silah olarak döner. ekonomiden anlamıyorsunuz onu anladık bari biraz konuşmayı da bilseniz.