ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
facebook'un whatsapp'ı 16 milyar dolara alması
-
facebook'un kazıklandığı olay. çok para vermiş, ben bedavaya indirdim.
evlenmek için lazım olan para
-
tek taş pırlantaya 25 bin tl, gümüş çikolatalığa 5 bin tl, evin içindeki beyaz eşya, mobilya gibi eşyalara da 70 bin tl vermezseniz o kadar da abartılı olmayan bir meblağ olsa gerektir.
evlilik öğrencilik yıllarındaki gibi "bir arkadaşınla eve çıkmak" gibidir.
"yok aabi öyle olmuyor, sen bi evlen görürsün" demeyin, alnınızı karışlarım. tabularına sıçtıklarım...
yazarların ünlülerle olan kötü anıları
-
benim var bir iki tane.
milli takım kampı bulunduuğm şehre gelmişti.
kimler kimler yok ki tanju, rıdvan, feyyaz, metin, ünal karaman, engin ipekoğlu, oğuz çetin falan.
neyse, o zaman liseliyiz.
hergün gidip izliyoruz bunları, millet imza alıyor, kızlar peşlerinde.
biz de beşiktaşlıyız ayıptır söylemesi.
bizim sarı fırtına yanında iki futbolcuyla beraber, tabir-i caizse takımdan ayrı düz koşu yapıyor.
biz de iki üç arkadaşız.tribünden aşağı inmişiz, tellerden izliyoruz.
aslında daha o yaşlarda bile ünlü falan görünce gidip hemen konuşayım falan derdinde biri değildim.ama gaza geldim ben de.
neyse, "metin abi" "metin abi" diye çağırdık biz bunu.
eliyle tersledi bizi, azarlar gibi bir şeyler söyledi. "görmüyor musunuz çalışıyorum" gibisinden.
buz kestik hepimiz.hiç kimse tek laf edemedi.
fena halde kırılmıştık.
haklıydı aslında.
ama en azından selam verip geçebilrdi.
o gün bugündür metin'i sevmem.
aynı kamptan bir başka anı.
bu sefer feyyaz.
otobüsün içinden insanlara bakıyor.
yüzlerce kişi var ortamda.
el sallıyorum, fark etsin istiyorum, garsona el kaldırırsınız da görmeyince kafayı kaşırsınız ya öyle.
sonra nasılsa fark etti beni, gözgöze geldik, gülümsedi, el salladı o da.
feyyaz'ı zaten severdim.o günden beri daha da sevdim.hem o metin'in yerine olsaydı asla azarlamaz, kibar feyzo gibi gülümserdi bize.
ünlü olmak hakikaten çok zor ve ilginç. adam (metin) 25 sene önce birine atar yapmış. belki o gün canı çok sıkkındı, belki o gün çok kötü bir haber almıştı.bilemeyiz ama karşı taraf hala unutmamış o azarlar tavrı.
diğer yandan diğer adam, kalabalıkta birini fark etmiş ve el sallamış.sorsan hatırlar mı? ama 25 sene sonra o selam hiç unutulmamış.
madencilere verilen 1993'te üretilen gaz maskeleri
-
soma'da bulunmuş bir cinayet delili.
madencilerin kullandığı ve üzerinde çince bir şeyler yazan gaz maskelerinin üretim tarihi 1993 ve son kullanım tarihi üretim tarihinden 3 yıl sonrası.
az önce cnntürk haber yaptı izledik. kanımız dondu.
taner yıldız ve faruk çelik bir saniye oturmayın arkadaşım orada.
allah'ın gazabı çok büyüktür.
hayata dair gülümseten detaylar
-
metroda kulak misafiri olduğum iki yaşlı amcanın arasındaki şu konuşma;
-benim bir arkadaşım var gazeteyi gözlüksüz okuyor.
-gözlüksüz müü?
-eveet.
-vay bee...
gülümseyerek dinledim çünkü gerçeklik budur, çok içten geldi bu muhabbet. bizim de böyle diyeceğimiz günler gelecek...
kedi yola fırlamasın diye yanından yavaşça geçmek
-
bunu yapan adamdan zarar gelmez.
phantom thread
-
130 dakikalık, 2017 yapımı film.
8 / 10.
yetişkin, işine ya da hobilerine aşık bir erkeksiniz, kariyeriniz yolunda gidiyor lakin hormonlar tetikliyor; ne yapmalı, varoluşun peşine düşüp nesli devam mı ettirmeli? hayatı bir kadına teslim etmenin, düzenli yaşamanızı değiştirmenin ve teslimiyetin zamanı mı geldi? hmm...
35,000,000 dolares bütçeli film paul thomas anderson tarafından yazıp yönetildi. çok özenli bir sinematografi ve sanat yönetimine sahip olan film beklendiği üzere kostüm ve mekan tasarımı açısından da çok özenli. bütünlük ve konsept kurgusu olarak da enfes.
saygıdeğer usta aktör daniel day-lewis ise filmin birçokları gibi benim için de en özel yanıydı. onun sıkı ve son beyaz perde performansına 1983 doğumlu vicky krieps eşlik ediyor. filmin başında ne kadar uyumsuz bir cast ya da lewis için ne kadar silik bir rol arkadaşı diye düşünebilirsiniz fakat senaryo açısından çok iyi bir seçim olduğunu eminim film ilerledikçe fark edeceksiniz. akademi adaylığı bulunan lesley manville de yan rollerin iyilerinden ekleyelim.
düzenli, disiplinli ve işkolik * * reynolds woodcock karakteri ile kuracağınız empati, filme olan ilginizi ve beğeninizi artırabilecek etkenlerden. benzer takıntılara sahip biri olarak ben kurabildim örneğin. düzenli hayatınızı yaşarken bir eş seçimi neleri değiştirir, gereklimidir, eşiniz sizin ilginizi çekebilmek için neler yapabilir, ne kadar ileri gidebilir, neden ve ne tarz bir ilgi ister gibi fikirler film ardından akla gelenlerden. filmin tüm bunları acelesi olmadan ve sıradanlaşmadan aktarma becerisi çok dengeli.
her eve imdb
türkçe şarkılarda geçen mükemmel sözler
-
''herkesin acısı sevgisi kadar''
müslüm gürses - hangimiz sevmedik
big in japan
-
eskiden bir yerde okuduğuma göre, özellikle 70'lerde japonlar yabancı (pop-rock) müziğe çok meraklıymış ve bunun için deli gibi de para harcarlarmış. özellikle yurtdışından gelen şarkıcı ve grupları büyük bir coşkuyla karşılarlarmış. avrupa'da, amerika'da istediği başarıyı elde edememiş müzisyenler japonya'ya turneye gidip hem çok seyirci ile özgüven tazeler hem de konser gelirleri ile ceplerini para ile doldurup geri dönerlermiş. bu tür müzik çevrelerinde ilgi görememiş ama japonya'da ilgi görmüş kişi ve gruplara da dalga geçmek maksatlı, mealen "burada bir halt değilsin ama japonya'da kralsın be abi" demek olan "big in japan" derlermiş. (bkz: #3218429)
alphaville'in big in japan diye queen'e sataştığı da rivayet ediliyordu aynı yerde. gerçekten de queen'in 70'lerde avrupa'da henüz o kadar ünlenmemişken japonya'da fırtınalar estirdiği bir kaç sene üst üste seri turneleri olmuştu. hoş, ben alphaville ile ilgili bu rivayetlerin doğruluğuna pek inanmıyorum, internette de buna yönelik bişey bulamadım açıkçası. ancak durum gerçekten buysa da alphaville'in halt etmesidir ancak.
9 ocak 2021 whatsapp'tan telegram'a yaşanan göç
-
telegram bilgilerinizi kimseye vermiyor değil mi ? amerikan mandasından rus himayesine geçiyorsunuz asagagagcahsbs
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"basbakan secim mitinglerinde dinleyenlere "dusunebiliyor musunuz..." diye baslayan cumleler kuruyor ya, trajikomik bi vaka..."
bebek'te yalıya giren yaban domuzu
-
ebru gündeş'in yalısı olabilir. umarım çocuğu etkilenmemiştir.
(bkz: azerbaycan domuzu)
(bkz: devletin malı deniz yemeyen domuz)