134 entry daha
  • şöyle bir objektif olarak albüme bakmayı deneyeyim bakalım, zor olacak ama du bakalım:

    ecnebiler ne düşünüyor bilmiyorum, ama standart türk dinleyicisine "metallica soundunu tanımla" dersen sana ortalama olarak black album civarı bir şey çıkaracaktır. her ne kadar genel istek sanki "master of puppets 2 isterük!" gibi dursa da asıl olarak metallica'nın dönmesi istenen dönem black album dönemidir, sertlik/dinlenebilirlik dozajı en iyi ayarlanmış hali yani. çünkü bugün bir death magnetic'i sadece thrashci, detçi, bilekçi arkadaş beklemiyor, eminemcisi madonnacısı da bekliyor, çünkü o da metallica dinledi zamanında, kendini ait hissediyor. az biraz sanırım anlamaya başladınız genel beklentideki imkansızlığı. ama bu kadar da değil bu iş. çok pis metalci kitleye bakalım, onlar genelde ...and justice for all'da birleşiyorlar, metallica tarihinin en kendine özgü albümlerinden birinde. produksiyonuyla, bas gitarsızlığıyla, şarkı yapılarıyla, zaman zaman verilen progressive metal'in çıkışında parmağı olduğu referanslarıyla*, lars'ın hayatının performansıyla, "cliffsizliğiyle" tam anlamıyla "tek" bir albüm. yeterince fantastik bir istek gibi gelmedi mi? bir de daha mainstream dinleyicilerin talebine bakalım, black album. son 20 küsür senenin bütün türlerde en çok satan albümlerinden biri `: kendime referans, 91'den beri amerikanın en çok satan ikinci albümü`, hala daha müzik satış listelerine giren, satışı olan bir albüm. "metal" denen müziği en alakasız insanlarla bile tanıştırmış bir albüm. işte bu albümün inanılmaz ulaşılabilirliği isteniyor bir yandan da. sonunda da bütün bu fantastik istekler şuraya bağlanıyor: e onlar da metallica be abi. nedir yani, kendimize fantastik bir evren yaratıp baş köşesine de metallicayı oturtuyoruz, bu gerçekliğe göre davranmasını(!) bekliyoruz gruptan. ama işler öyle değil tabi.

    bir kere elimizdeki gerçeklere bakalım;
    -yapımcı durumu: death magnetic black album tipi "bob rock bizi popüler yap, mtv'ye çıkar" tipi bir albüm değil. evet bu bir rick rubin albümü, evet varlığı fazlasıyla hissediliyor ama garip bir biçimde şu gözden kaçıyor, metallica tamamen bilinçli olarak bu yüzden gidip rick rubin'le anlaştı, tabiki adam damgasını vuracak albüme. bazı slayervari yerler benim hoşuma bile gidiyor, mis gibi.

    -köklere dönüş: death magnetic bir köklere dönüş albümü değil, bu gözle death magnetic'e bakılıp bir and justice for all görülmeye çalışılırsa çok feci gümlenir, iki gün sonra "ne sıkıcı albüm yeaaa" diye gelirsiniz geri. bu albüm tam tersine, ileriye bir adım. '80'lere dönüş değil 2000'leri kucaklama albümü. artık '80'ler thrashi nostaljik bir tür oldu, ölmedi ama retrolaştı, artık neo-thrash var. mesela machine head - the blackening, mesela kısmen (aslında kısmenliği bile tartışılır) slayer - christ illusion.death magnetic de ileriye dönük bir albüm. albümün "sert" olması illaki '80'ler thrashine döndüklerini göstermiyor.

    -albüm tutarsız: işte ben bunu anlamıyorum, çünkü bunu diyebilmek için albümdeki şarkılardan sadece cyanide'i ve the day that never comes'ı birer kere dinlemiş geri kalanlarını duymamış olmak lazım, ki onlar bile daha sonra anlaşılıyor. şunu anlarım, albüme girmek zor. çünkü çok uzun şarkılarla dolu çok uzun bir albüm. 1 saat 15 dakika, ayrıca öyle kolay dinlenen bir albüm de değil, standart dinleyici için kafa şişirecek bir albüm. ama eğer böyle dertleriniz yoksa, albümü mesela en az 5 kere dinlediyseniz "şarkılardaki riffler kopuk, geçişler dandik, albüm geneli bi dengesiz" demek imkansıza yakın, çünkü ortada albüm genelinde süren bariz bir yapı ve motif var. cyanide ve the day that never comes çıktığında çok eleştirdiğim kompozisyon eksikliği neyseki albüm genelinde mevcut değil.

    benim death magneticle ilgili özellikle sevdiğim şey albüme gösterilen özen. anlaşılır biçimde tarzı yüzünden çoğu kişiye sallamasyon ve dandik gelecektir tabi ama tarz sorunu olmayanlar albüme harcanan emeği fark edeceklerdir. hakikaten de hetfield ve hammett gitar kullanımı açısından kasmışlar baya, kullanmadıkları riff yapılarını kullanmışlar. ecnebilerin dedikleri gibi, albümün guitar work'une hayran olmamak elde değil. ha tabi lars onlara hiç ayak uyduramamış o ayrı. lombardo'da falan değilim, bir joey jordison yeterli şu albüm için. parası neyse aramızda toplayalım, verelim yeniden kaydetsin biz de daha bir kuduralım dinlerken.

    son olarak da şöyle bir hizmet vereyim metalikacılara, ahanda death magnetic dinleyeyim mi rehberi:

    *"benim olayım load/reload hacı, yaşasın hard rock tadına metallica"cılar: 27 temmuz 2008 metallica istanbul konserinde down sahnedeyken "ıyyy bu ne, bitse de gitsek" diyenlerdenseniz hiç bekleme yapmayın kulaklarınızı yormayın. yok iron maiden'dan daha sert gruplara aşinalığınız varsa buyrun arkadaş yardımcı olacak size.

    *"abi en güzeli black album beaa, gece yatarken devamlı enter sandman dinlerim ben"ciler: en az 10 defa dinlemeden albümü bırakma, sende potansiyel var, ışık var, evet.

    *"abi nedir o blackened'daki davullar, shortest straw'daki riffler dibim düştü yaa, tek gerçek castıs"cılar: senin işin biraz zor, davul diye bir müzik aletinin var olduğunu unutursan oluru var ama gene de beklenti eşiğin coşmuş gitmiş anam. bi' 5 defa dinle albümü, sevmezsen git ...and justice for all cd'sini tekrar tak, anca o keser seni artık.

    *"cliff öldü metalika bitti bee, mastırdaki, laytningdeki ruh nerdeee.."ciler: öncelikle sizi allah ıslah etsin, ama illa albümle şansımı denemek istiyorum diyorsanz my apocalypse'i dinleyip kapatın albümü.

    *"dave mustaine bıraktı metallica'nın sonu geldi arkadaş, kill'em all'dan sonra dağılacaklardı": sana hiçbir şey demiyorum
226 entry daha
hesabın var mı? giriş yap