9 entry daha
  • "araba şakırtıyla uzaklaşınca kadın pencereden çekildi. koynundan beş tane yüzlüğün ılık destesini çıkardı. küçük gaz lâmbasının sarı ışığında bir bir saydı, sonra tersinden bir daha saydı, daha sonra da yüzlükleri yere yaydı, karşılarına geçip oturdu. bu paralar onun için bir kuvvetti. isterse mıstık, bundan böyle eve hiç uğramasın. beş tane yüzlük! ye ye bitmez, ye ye tükenmezdi! emniyet müdürünün evi önünde arabasını öfkeyle durdurdu. yere atlamadan önce karısına içinden okkalı bir küfür savurdu. ulan ne lanet kadındı bu be! lanet, allahın belâsı, pis, aksi... nasıl da bunun böyle olacağını hesap etmeden kaptırmıştı paraları! bir şey değil, dünya dünyaya, yer yere geçse, kıyametler kopsa geri vermezdi beş yüzü. inanmazdı ki bu paranın kendi parası olmadığına! emniyet müdürünün evine aşağıdan yukarı baktı: anadolu'nun ikinci derece illerinde çokluk "konak" denilen, eski biçim, kafesli, şahnişli evlerden biriydi. îl'in en gösterişli yapılarından."
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap