• bodrum katında oturma eylemi düzenleyen asansörlere sahip kitap. bilim-absürd kurgu ve unutmadan rehberdeki birşey gerçekle çelişiyorsa, kesinlikle gerçekte olanda hata vardır. yayın evine açılan davayı yayın evi kazanmıştır, o kadar.
  • bunu okuduğumdan beridir her vedalaşmada istemsizce
    so long and thanks for all the fish derken buluyorum kendimi.

    genelde de karşıdaki boş boş bakıyor :)
    gerçi bu referansı anlayacak insan bulursam da kolay kolay vedalaşmam sanırım.
  • önce bbc radyosunda yayınlanmak üzere beş perdelik bir oyun olarak hazırlanıp sonra 1979 yılında beş cilt olarak basılmış, toplam yaklaşık 900 sayfalık bir douglas adams romanı.

    arthur dent, bir perşembe sabahı belediye tarafından evinin yıkılması için hazır bekleyen görevlileri karşısında bulur. daha sonra arkadaşı ford prefect gelir ve dünyanın çok kısa bir süre sonra yok olacağı haberini verir. ve olaylar gelişir. inanılmaz bir hayal gücü ve çok keyif verici bir mizah anlayışıyla yazılmış bu kitap, okudukça daha da içine çekiyor insanı.
    keyifli okumalar...
  • douglas adams tarafından yazılmış, dünyaya ve olaylara bakışımı tepeden tırnağa değiştirmiş serinin ilk kitabıdır.
    son derece eğlenceli, düşündüren ve muazzam şekilde hayaller kurmanıza sebep olacak, hiç gitmediğiniz evrenleri ve farklı yaşam türlerini yüz yüze tanıyıp ilişkiler kurmuşsunuz gibi hissettirecek bir eserdir.

    kitap okuma alışkanlığını kaybetmiş ve hayattan pek keyif almayan yazarlara bizzat öneririm.
  • ...
    " robotlar bundan hoşlanmıyor, efendim. "
    " ne?"
    "savaş, efendim görünüşe göre onların morallerini bozuyor. dünya işlerinden bıkmış gibiler, belki de evrenden bıkmışlar demeliyim."
    "iyi de bunu nesi yanlış, onlar zaten evreni yok etmeye yardım etmek için yaratılmışlardı."
    "evet ama bu artık onlara zor geliyor, efendim. sanki bir yorgunluk ve ilgisizlik halinden muzdaripler. iş yapmakta zorlanıyorlar. yani bir güç eksikliği içindeler."
    "ne demeye çalışıyorsun."
    "efendim, sanırım bir şeye canları çok sıkılmış."
    "krikkit aşkına, sen ne söylemeye çalışıyorsun?"
    "şey, son bir iki çatışmada mücadeleye giriyor, ateş etmek için silahlarını kaldırıyor, ama ansızın niye rahatımı bozayım? kozmik anlamda bütün bunlar ne demek oluyor? diye düşünmeye başlıyorlar. sonra hepsi de biraz yorgun ve keyifsiz görünüyorlar. "
    " peki başka ne yapıyorlar? "
    " eee, çoğunlukla dörtlü denklemler efendim. her açıdan korkunç zor şeyler. şey, bir de surat asıyorlar. "
    " surat mı asıyorlar? "
    " evet, efendim. "
    " bir robotun surat astığını kim duymuş? "
    " bilmiyorum efendim. "
  • sahnesi uzay olan absürd komedi bilim kurgu serisidir.

    j.r.r tolkien bir konuşmasında; "iyi bir kitap yazmak için önce kahramanların bulunacağı dünyayı tasarlamak, sonra bu dünyanın kurallarını, fiziğini, yönetim şekillerini, kültürlerini belirlemek ve hayal etmek gerekir. daha sonra hikayenin kahramanlarını bu dünya içine serpiştirdiğinizde, zaten kendi yollarını bulacaklardır. hikayenin akışı onları da sürükleyecektir." der.

    otostopçunun galaksi rehberi'nde bir dünya değil koca bir galaksi tamamen karakterlerin yaşam alanıdır. galaksinin ayrı ayrı bölgeleri, bu bölgelerde bulunan yaşanabilir gezegenler, o gezegenlerin coğrafyaları, üzerinde yaşayan insanlar, bu insanların yönetiliş biçimi ve oradaki kapitalizm ve materyalizm yapısına kadar her türlü ayrıntıyı bize farkında bile olmadan verebilen bu kitap, olaylara bakış açısı ile kesinlikle tüyler ürpertir. örneğin bahsedilen galaksi rehberinde "bir noktada gerçekle rehber çelişiyorsa doğru olan rehber, hatalı olan gerçeğin kendisidir." yazar ki aynı rehberde uçmak eyleminin sadece düşerken yeri ıskalamak olduğu da okunabilir. demek istediğim adams bu kitabı yazarken tam bir çocuğun bakış açısından bakabilmiş ve bunu yetişkin dünyasındaki nesnelere enjekte edebilmiştir. bu da kusursuz bir alaya alma örneği çıkarır ortaya.

    sadece bilim kurgu çerçevesinde kalmayıp bunun yanında en basit kavramları da karakterlere söyletmektedir: "insanlar dudaklarını devamlı çalıştırmazlarsa, diye düşünmüştü, belki ağızlarını bir daha hareket ettiremiyorlardır. birkaç ay süren dikkatli bir inceleme ve gözlem sonucunda bu kuramı bir başkasıyla değiştirdi. insanlar dudaklarını devamlı çalıştırmazlarsa, diye düşündü, beyinleri çalışmaya başlıyor."

    son olarak hayatın, evrenin ve her şeyin cevabını bulmak için aşağıdaki cümleyi aratmanız gerekmektedir.

    "what is the answer to life, the universe and everything"
  • içinde "ne aradığımı bilirsem onu arayamam." cümlesi geçen enfes kitap.
  • "galaksinin batı sarmal kolu'nun bir ucunda, haritası bile çıkarılmamış ücra bir köşede, gözlerden uzak, küçük ve sarı bir güneş vardır.." diye başlayarak evrendeki önemsizliğimizi yüzümüze vuran kitap serisidir. okyanusun ortasındaki -haritada bile yer almayan -minik bir kayacık gibiyiz velhasıl kelam.
  • kabalcı yayınlarının ansiklopedi gibi olan 5i bir arada versiyonunu zamanında okuduğum kitap serisidir. açıkçası aradan zaman bayağı bir zaman geçti fakat sevdiğim bir kitap serisi olarak hatırlarım kendisini.
  • an itibariyle 5 kitaplık seriyi bitirdim. gerçekten inanılmaz. okuyun okutun.
hesabın var mı? giriş yap