kötünün iyisi

• tüm evli kadınların tarafından kocam şeklinde tasvir edilebilen olgu.
• kısıtlı bir alanı belirtmek zorunluğuna sahip kavram. bu açıdan bakıldığında, kötünün kötüsü ya da iyiyinin iyisinde olduğu üzere süreklilik arzetmediği düşünülebilir.
  
  bu sayede, "kötünün iyisinin kötüsünün iyisinin kötüsünün iyisi" olmaz denebilir.^*
• ak partinin bu kadar başarılı olmasının altında yattığını düşündüğüm düşünce.
• 33 yaşında hala buna mecbur kalmaktan, hala buna mecbur edilmekten nefret ediyorum. 18. yaş günümden beri 1 sefer oy kullanmıştım sırf bu yüzden. ama ortam öyle bir saçmaladı ki, bu kez resmen gidip oy kullanmam gerekiyor. ve bana kalsa oyumu değil günahımı vermeyeceğim bir adaya, sırf sürece dur demek için oy vermeye hazırlanıyorum. oldukça eğlenceli.
  
  tanım: ülkemin kaderi, hatta bazen o bile değil.
• (bkz: ehveni ser)
• oyunlar teorisinde iki rakip oyuncunun toplamları 0 olan bir kazancı paylaşmaları esnasında kaybetmeye mahkum olanın bari en az kaybedeyim mantığıyla seçtiği strateji böyle tanımlanabilir. kazanacak olan oyuncu da bunun tersi olan iyinin kötüsünü seçer ve oyun değeri bu iki değer arasında belirlenir.
• (bkz: yetmez ama evet)
• (bkz: ic guveysinden hallice)
• bütün seçeneklerin açıkça kötü, kalitesiz, vasat olduğu bir kümeden seçilebilecek en iyi şey, aralarında en iyi olan.
  "seçmek zorundaydık , biz de en iyisini seçtik." gibi bir durumda anlam kazanır.
• kaf dağında sadece anka kuşu yaşamıyor.
  ne kadar ovalarsan ovala,
  hiç bir lambadan cin çıkmıyor.
  hayra yorulan rüyalar olmazken,
  kötüye yorulanlar nedense gerçek oluyor.
  her mutluluğun başında dikili bir telaş duruyor.
  yine de hayat adil davranır insana;
  kötünün iyisini seçme şansı veriyor...