ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
21 mayıs 2017 fenerbahçe olimpiakos maçı
-
rahmetli babam sizlere inanıyordu. pana maçlarında sizi mutlulukla izledi. f4'e ömrü yetmedi ama eminim gittiği yerden yine size destek veriyor.
kupayı alın, gideyim babamın mezarına formamızı giyip. eurolig zaferini haber vereyim.
kulüpten birileri okuyorsa, sarılın birbirinize. arkanızda milyonlarca taraftar var. son nefesine dek sizin zaferinize inanan taraftarlarınız var.
tanım: şampiyonluk maçı.
tıptan daha zor olan bölüm
-
ramiz dayının öldüğü bölüm çok zoruma gitmişti.
hakime cevap veren memurun sürülmesi
-
tutanak
sürgün karar
hakim tatil günü zabıt katibini whatsapp'tan uyarıyor. katip de “çocuğumu covid testine getirdim, tatil günümde bari rahat bırakın” şeklinde konuşuyor. bu cevaptan hoşlanmayan hakim, memur hakkında tutanak tutup komisyona gönderiyor. komisyon da memuru 6 aylığına sürgüne gönderiyor.
ekmeği yiyeceksiniz suyu da içeceksiniz
para isteyince pantolonumu getir diyen baba
-
evde donla duruyordur.
seda kubulu seni hala çok seviyorum
-
yalniz yenge de afrikali forvet gibi. kubulu ney lan.
edit: ispiyoncu icin tanim, gol kralligindan sonra uzaklara giden kisinin hala sevilmesi durumu!?
esnaf lokantasının olmazsa olmazları
binali yıldırım'ın ğ harfini anlamaması
-
başbakan olmak için okuma yazma bilmek şartı yok muydu?
ekşi sözlük
-
3 senedir yazar olarak içinde bulunduğum oluşum. çılgınca entry giren birisi olmadım hiçbir zaman. çoğu zaman okumayı tercih ettim. ekşi sözlük sadece yazarları ile ön plana çıksa da, aslında okuyucu çoğu zaman daha önemliydi. çünkü okuyucu olmadığı takdirde entry girmenin manası yoktu. son günlerde farkettim ki artık yazarlar hiç okumuyor, sadece yazıyor. dinlemeden dır dır eden insanlar gibi... okumuyorlar, sadece yazıyorlar.
1.60 boyunda 45 kilo esmer pürüzsüz ateşli hatun
-
benim bu
şaka len 1,77 boyunda 80 kilo esmer pürüzlü samsunlu adamım ben
maui
-
dunyanin en guzel yeri dense kesinlikle iddiali olmayacak hawaii adalarindan biri. ucakla ada sinirlarina girisle baslar buyulemeye insani, sonra havaalanindan cikarsin ve inanilmaz tatli bi esinti ve mis okyanus kokusu sana hosgeldin der. baslarsin adayi kesfe, dondugun her virajda seni “yok artik, burasi dunya olamaz” dedirten goruntuler karsilar. baslarsin fotografini cekmeye ama bi yerden sonra o guzelligi yansitamadigi icin fotograf isini birakir ve tamamen gozlerinle yasamaya baslarsin her ani. kanapaali, wahikuli, lahaina, wailuku, kihei, hana derken soklardan soklara girersin. ama ozellikle road to hana kisminda gozleri dahi kirpmamak gerekir. sanki bi an gozleri kapatirsan bi selaleyi ya da yesilin daha once dunyanin herhangi bir yerinde gormedigin bir tonunu kaciracakmissin gibi gelir. kesinlikle otelde kalinmamali. kiralayin buyuk bir van, gezin tozun ve uykunuzun geldigi yerde arabada uyuyun. ozellikle okyanus kiyisi tercih edin uyumak icin. gunes dogmadan uyandiginizda ufukta beliren renklere nutkunuz tutulacak! maui, seni cok ozleyecegim...
9 haziran 2021 hakan ural'ın ekşiye sallaması
-
adam, hakan ural'ı izliyor; hemde sabahın köründe... oğlum bu ne işsizlik? herifi haklı çıkardın...
18 mayıs 2022 ticaretin durması
-
açık söyleyim stokçu oldum.
gittim bir uğur derin dondurucu aldım.
bakliyat depolamak için sert plastik kutular aldım.
bakliyat böceklenmesin diye ortam nemini çeken aparatlar aldım.
ve yaklaşık 30 kilo eti ve balığı, aileme en az 1 yıl yetecek bakliyatı, 10 larca kilo vakumlu peyniri, kaşar peynirini, sucuğu, dayanıklı günlük kullanım ürünlerini, yıllarca yetecek traş bıçağını, pişirme kağıdını, buzdolabı poşetini, a4 kağıtları, tuvalet kağıtlarını ve rulo kağıt havluları
sonra onlarca litre ayçiçek ve zeytin yağını stokladım.
hanımın telefonu ya da kendi telefonum bozulursa diye yedek telefon bile aldım.
geçen yıl tanesi 19 bin liraya iki adet bilgisayar aldım. şimdi ikisi toplam 108 bin lira ediyor. makinelerin biri yedek olsun diye. ilerde bilgisayar almak zorlaşırsa ya da ekran kartı vs bozulursa yedeğime geçeceğim.
eskiyen elektronik eşyaların tamamını yeniledim.
sonra bir yıl yetecek kadar mutfak tüpünü stokladım.
bunların çoğunu da ucuz banka kredilerini çekip çekip yaptım. millet kredi çekip ev araba aldı ben ilerde evi ve arabayı yiyemem diye mala girdim. dağ gibi borcum var ama kimin umrunda... tl değer kaybettikçe tl borç devede kulak kalır.
eşim ve babam bir paranoyak olduğumu düşünerek benimle dalga geçtiler aylarca...
şimdi 5 ay önce aldığım 100 liralık somon 430 lira oldu. 30 liraya aldığım kıymalar 120 lirada 130 liraya aldığım tüpler 300 lirada geziyor. eşim ve babam dalga geçmeyi kesiverdi her nedense...
tabi bunların hiçbiri bir işe yaramaz. eninde sonunda stok mutok tükenir ama...
işte bir umut fırtına belki 1 yıl sürmez diye ihtiyati tedbir diyelim.
lakin çok umutsuzum sözlük. gelecekten inanılmaz korkuyorum. türkiye'nin gelecek yıllarda ne kadar güvenli bir ülke olacağını bilmiyorum. en çok da 5 yaşındaki kızım için korkuyorum.
samimi söylüyorum 37 yıllık hayatımda kafayı işte bu sene yedim ben.
yunanistan'a 40 adet f-35 satılması
-
odemesini turkiye'nin yaptigi satilmadir.
bir nevi akepe hediyesidir