hesabın var mı? giriş yap

  • hamaset nedir?
    işte tam olarak budur.
    plajlarımıza cesetleriniz vurduğu için özür dilemene gerek yok yavrum.

    o plajlarda, çakal sürüsü gibi toplanıp, nargile çeke çeke, bağıra çağıra, gözlerinizle ve fotoğraf çektiğiniz kameralarınızla kadınlarımızı rahatsız etmeyin yeter.

    bir de bu mağdur ayaklarını bırakın. kimse salak değil. mağdur ile yüzsüzü birbirinden ayırabiliyoruz.

  • bu dava sürecinde aklımdan hiç çıkmayan bir cümle var. sonuçlanınca yazayım istedim. sanıklardan birinin annesi şule çet’in ailesine “kızınıza sahip çıksaydınız” demişti.

    yani türkçesi, “benim oğlum istediği zaman, istediği yerde, istediği şekilde bir kadına zarar verebilir, tecavüz edebilir, hatta öldürebilir. sorun benim oğlumda değil, sizin kızınızı oğlumun erişebileceği yerlerde bırakmanızdadır.”

    bir ebeveyn katil olan çocuğunu sevmeye, onu korumaya kollamaya devam edebilir, bunda hiçbir problem yok. ama oğlu tarafından zarar görmüş, mağdur olmuş, tacize-tecavüze uğramış, öldürülmüş bir genç kadını suçlayan bir ebeveyn gördüğünüzde bilin ki o insandan bir canavar yaratan bizzat o anne babadır.
    her şeyi paşa oğluna hak görenler için söylüyorum; bu durum sadece kendi zihninizde yaratacağınız bir evrende mümkün olabilir. o hayal dünyasında istediğinizi yaşayın ama etten kemikten bir insana zarar verdiğiniz anda uykudan uyanma vaktiniz gelmiştir.
    keşke büyütürken oğlunuza sahip çıksaydınız.

  • iflas etmeye yüz tutmuş, er ya da geç batacak olan ülkedir.

    türkiye'dir.

    elinde ne var ne yoksa satılmış, özelleştirme adı altında peşkeş çekilmiş ülkedir.

    100 liraya fabrikadan çıkan otomobilin 900 liraya satıldığı ülkedir. (kötüden örnek olmaz derler ama bu en kötüden örnek olsun..)

    tapdk verilerine göre son 10 yılda rakıya ödenen verginin yüzde 655 arttığı ülkedir.

    1 paket sigaraya yüzde 80 vergi ödenen ülkedir. (evet, 80 tl'lik 1 karton sigaranın 65 tl'si vergi..)

    maaşını alırken vergi ödeyen halkın, markete gidip alış veriş yaparken verginin vergisini ödediği ülkedir.

    pasaportundan ehliyetine, nüfus cüzdanından ikmatgahına, 3 kuruşluk kağıt parçaları için yüzlerce lira haraç* ödenen ülkedir.

    her yeni güne daha bir nefretle uyanılan ülkedir.

  • (bkz: lavaboda saç yıkamak)

    sabah sürünerek yataktan çıkıp tuvalete giden buz gibi koridordan geçerken "ulen şimdi duşta yıkarken kafayı üst baş, terlik sırılsıklam olcak" diye düşünüp tuvalette bi lavabo parsellenir. ardından çeşitli diş fırçalama sesleri, sümkürme sesleri eşliğinde burun lavaboya yapışık bi şekilde saç hafifçe çitilenir. çeşmeyi kapatırken kafa çeşmeye vurulur. havlu kafada, şampuan elde şıpıdık şıpıdık koğuşa gidilir.

    ne zaman bi lavabo görsem usulca sokulur 'merhaba' derim.

    edit: kepirtepe anadolu öğretmen lisesi'ne selam olsun.

  • astrafobi, gök gürültüsü ve şimşek korkusudur. her yaştan insanı etkileyebilir, ancak çocuklarda yetişkinlere göre daha yaygın olabilir. hayvanlarda da görülür. bu korkuya sahip birçok çocuk nihayetinde onu aşar, ancak küçük bir bölümü yetişkinlikte de fobi yaşamaya devam eder.

    fırtınaya veya aşırı hava koşullarına hazırlanmak makul düzeyde endişe veya korku yaratabilir. ancak astrafobisi olan kişilerde, fırtınalar zayıflatıcı olabilecek aşırı bir reaksiyona neden olur. bu fobiye sahip olan insanlar için, bu duygular yıpratıcı olabilir.

    astrafobi, tedavi edilebilir bir anksiyete bozukluğudur. diğer birçok fobi gibi, amerikan psikiyatri birliği tarafından belirli bir psikiyatrik tanı olarak kabul edilmez.

    semptomlar nelerdir?

    yaklaşan bir fırtına haberi, kişiyi, dışarda yapacağı planları değiştirmek zorunda bırakır ya da kişi gök gürültülü bir fırtınaya aniden yakalanırsa kendine barınak arayabilir. yıldırım ihtimaline karşı uzun ağaçlardan uzaklaşabilir. yıldırım düşme ihtimali zayıf olsa da, bu eylemler potansiyel olarak tehlikeli bir duruma uygun hareketlerdir.

    fakat astrafobisi olan bir kişi, görünüşte uygun olan yukarıdaki eylemlerin ötesine geçen bir reaksiyona sahip olacaktır. bir fırtına öncesi ve sırasında kendilerinde panik duyguları oluşacaktır. bu duygular tam gelişmiş bir panik atak haline gelebilir ve aşağıdaki belirtileri içerebilir:

    -tüm vücudu sallama,
    -göğüs ağrısı,
    -uyuşma,
    -mide bulantısı,
    -kalp çarpıntısı,
    -nefes darlığı.

    astrafobinin diğer belirtileri arasında şunlar olabilir:

    -avuçların terlemesi,
    -fırtınayı ve gökyüzünü izlemek için takıntılı arzu,
    -dolap, banyo veya yatağı kullanarak gök gürültüsünden saklanma ihtiyacı,
    -korunmak için başkalarına sarılmak,
    -özellikle çocuklarda kontrol edilemeyen ağlama.

    bu belirtiler hava durumu programı, şimşek veya gök gürültüsü gibi uyarıcılarla tetiklenebilir.

    astrafobi için risk faktörleri nelerdir?

    bazı insanlar bu fobi için yüksek risk altında olabilir. sadece çocuk olmak da bir risk faktörü olabilir. fırtınalar, çocuklar için özellikle korkutucu olabilir, ancak çoğu ilerleyen yaşlarda bu duygulardan kurtulacaktır. işitsel bozukluk, otizm ve duyusal işlem bozukluğu olan bazı çocuklar, fırtına sırasında duygularını kontrol etmek için daha zor zamanlar geçirebilirler.

    anksiyete bozukluklarının bazen genetik bir bağı vardır. ailede anksiyete, depresyon veya fobi öyküsü olan bireyler astrafobi için daha büyük risk altında olabilir.

    havaya bağlı travma yaşamak da bir risk faktörü olabilir. örneğin, şiddetli havanın neden olduğu travmatik veya olumsuz bir deneyimi olan biri fırtınalara fobi kazanabilir.

    astrafobi nasıl teşhis edilir?

    fobiniz altı aydan uzun sürerse veya günlük yaşamı etkilerse, bir doktordan veya terapistten yardım almak size yardımcı olabilir. doktorunuz, fırtınalara karşı tepkilerinizi ve duygularınızı sözlü olarak açıklayan bir tanı ve semptomlar için varsa tıbbi bir temeli ayırt etmek için sizi muayene edecektir.

    astrafobi için özel bir tanısal laboratuvar testi yoktur. amerikan psikiyatri birliği'nin ruhsal bozuklukların tanısal ve istatistiksel el kitabı'nın yeni baskısı, tanı koymaya yardımcı olmak için belirli fobilerin kriterlerini belirlemiştir.

    spesifik fobiler, irrasyonel korku ile gösterilen bir anksiyete bozukluğudur. doktorunuz sahip olduğunuz şeyin bir fobi olup olmadığını belirlemek için semptomlarınızı kriterler listesiyle karşılaştıracak ve teşhisinizi yapacaktır.

    astrafobi nasıl tedavi edilir?

    fobileriniz için etkili olabilecek çeşitli tedaviler vardır:

    1- bilişsel davranışçı terapi(cbt):

    cbt bir çeşit psikoterapidir(konuşma terapisi). kısa vadeli bir yaklaşım. bir terapistle veya grup ortamında bire bir yapılabilir. cbt, belirli bir konu üzerinde derinlemesine odaklanmaktadır ve hedefe yöneliktir. olumsuz ya da hatalı düşünme modellerini değiştirmek ve onları daha rasyonel düşünme biçimleriyle değiştirmek için tasarlanmıştır.

    2- maruz kalma tedavisi:

    maruz kalma terapisi bir tür cbt tedavisidir. fobisi olan kişilere, zaman içinde onları korkutan şeye yavaş yavaş maruz kalarak korkularıyla yüzleşmeleri için fırsatlar sağlar. örneğin, izlenirken veya kontrollü bir ortamda fırtına veya şimşek ile ilgili uyarıcılarla karşılaşmanız istenir.

    3- diyalektik davranışçı terapi(dbt):

    bu problem çözme yaklaşımı, cbt'yi meditasyon ve diğer stres azaltıcı tekniklerle birleştirir. anksiyeteyi azaltırken insanların duygularını işlemelerine ve düzenlemelerine yardımcı olmak için tasarlanmıştır.

    4- kabul ve bağlılık terapisi(act):

    act; farkındalığı, baş etme becerilerini ve benlik ve durumların kabulünü arttırmaya çalışır.

    5- anksiyete ilaçları:

    doktorunuz tedaviye ek olarak anksiyete ilaçları da önerebilir. bu ilaçlar fırtınalardan önce veya fırtına sırasında hissettiğiniz stresi azaltmaya yardımcı olabilir. ilaç, fobi için bir tedavi değildir.

    6- stres yönetimi teknikleri:

    meditasyon gibi stres yönetimi teknikleri, fobiyle ilgili kaygıyı gidermede veya azaltmada etkili olabilir. bu teknikler fobinizi uzun vadede yönetmenize yardımcı olacaktır.

  • kimse siginmaciyi geri gonderin istemiyor. ama siginmaciysa, devlet olarak kontrolunu yap, kamplarda tut, yemek ver, saglik hizmeti sun, hijyen kosullarini sagla vs.

    peki sen ne yapiyorsun devlet olarak?
    daha sayilarini dahi bilmiyorsun,
    sokaklarda dilenmelerine gozyumuyorsun,
    universitelere sinavsiz alinmalarini garanti ediyorsun,
    sigortasiz calistirilarak somurulmelerine gozyumuyorsun... vs.

    sana devlet denmez, mafyalasmis sistemin ortagi denir.

  • sözlükçülerin herhangi bir zamanda ve herhangi bir mekanda, eşinden, dostundan, arkadaşından, sevgilisinden yediği ve bir daha da unutamadığı ayarlardır.

    sözlük hep egonuzu kabartacağınız yer mi olacağıdı ?

    benim hikayem bundan 10 sene öncesine tekabül ediyor. düşün işte 10 yıldır unutamadım...
    daha 15-16 yaşlarındayım... işbu ayarı veren kız, tüm hayvanlardan korkuyor. kedi, köpek hadi neyse de, dur birazdan söyleyecem... ! çok samimi değiliz, birbirimize açıkçası biraz da gıcık oluyoruz.
    ayrıca ortamda bir de başka bir kız var ki, yeni gelmiş (babasının tayini buraya çıkmış… olurdu öyle şeyler, sonra 2-3 yıl içinde giderlerdi. vizonteledeki gibi.), hoşlanıyorum ve bir şekilde onunla daha çok konuşmak istiyorum.
    oturmuş açıkhava bir kafede muhabbet ediyoruz, o sırada 5-6 metre öteye bir kuş konuyor ve kız bu kuştan tırsıyor.
    bir insanın bir kuştan korkabileceğine ilk kez orda tanık oluyorum ve
    -yuh ya, diyorum, senin de korkmadığın herhangi bir hayvan türü var mı ?
    -var, sen.
    diye kısa ve öz bir kroşeyle işimi bitiriyor orda. masada diğer elemanlar gülemedi bile o kadar ağırdı ki. halbuki gülseler, "off" deseler "abowww" deseler belki de bu kadar koymayacak. hele de hoşlandığım kızın yarı sırıtmalı surat ifadesi yok mu dün gibi gözümün önünde halen... bak yine fena oldum.

    300 yıl sonra gelen edit: bu hikayede beni nakavt eden kızın adı birgül’dü. kocası onu terketti (galiba ona da böyle ayarsız bir ayar verdi :) ). hoşlandığım kızın adı da özay. ne oldu ne etti hiçbir fikrim yok. tolstoy okuyunca böyle saçma detaylara giresim geldi. bye.